Şanlıurfa'da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul'da ise CHP Genel Başkanı KemalKılıçdaroğlu konuştu.
Çeşitli tesisleri hizmete sokan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terörlemücadelede kararlıyız. Güneysınırlarımız boyunca kurmaktaolduğumuz 30 kilometrelik güvenlikşeridini muhakkak tamamlayacağız.Saldırılar bizi kararlılığımızdanasla döndüremeyecek.Kimse boş hayale kapılmasın,kimse yanlış hesap yapmasın.Kimse güvenliğimizi tehdit edemez,izin vermeyiz" dedi. Erdoğan ayrıca, "Şu anda bualanda 110 bin kişi var. Bu birrekor. Türkiye'nin en önemlilokomotiflerinden birisi deŞanlıurfa'dır" diyerek bölgedekiteveccühün altını çizdi.
İstanbul'da ise KemalKılıçdaroğlu düzenlediği vizyon toplantısında,başdanışmanım diyerekJeremy Rifkin'i tanıştırdı. AyrıcaProfesör Daron Acemoğlu daCumhuriyet Halk Partisi adına konuştu.
Toplantıya Amerika'dan katılan Jeremy Rifkin, farklı bir şey söylemeyip herkesin bildiği küresel ısınmadan bahsetti. Bu arada Kılıçdaroğlu'na şunu da söylemek lazım: Başdanışman yaptığın bir kişi, "İkinci YüzyılaÇağrı" adıyla düzenlediğin ve günler öncesinden duyurduğun bir vizyon toplantısına neden müstemleke valisi gibi Amerika'dan katılır? Niçin İstanbul'a gelmez? Bunun yorumunu da CHP'lilere bırakıyorum. Rifkin'in uzaktan bağlanarak İngilizce konuştuğu salonda bir tek Kılıçdaroğlu'na kulaklık dağıtılmıştı. Dolayısıyla birçok kişi Rifkin'in ne konuştuğunu anlamadı. Kılıçdaroğlu'nun eşi dahil bazı kişilerin de uyukladığı görüldü. Kılıçdaroğlu, "Tek adam gitsinmi? Evet gitsin. Tek adam rejimibitsin mi? Evet bitsin. Ancak yerineçalışan yeni bir sistem gelsin.Yeni bir tek adam aramıyoruz"diyerek, kazandıkları takdirde "altıtane küçük cumhurbaşkanı"nınülkeyi nasıl yöneteceğinin, daha doğrusubir "kaos"un sinyallerini verdi.
Bu arada İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener de katıldığı bir televizyon programında, Mansur Yavaş veya Ekrem İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı adaylıklarını destekleyeceklerini söylerken kendisine Kılıçdaroğlu da soruldu. Akşener, Kılıçdaroğlu'nun adaylığını ise "Onun için bakarız" diyerek onaylamadığını gösterdi.
Anlayacağınız seçim hızla yaklaşırken, "icraat siyaseti" ile "hamasetve vizyonsuzluk siyaseti" kıyasıya rekabet halinde. Her zaman olduğu gibi Türk seçmeni yine en doğru kararı verecektir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.