Cumhurbaşkanlığı Forsunda, tarihte
kurulmuş 16 Türk Devletinin bayrakları
ve tam ortada da on yedinci Türk
Devleti olan Cumhuriyetimizin şanlı,
ay yıldızlı bayrağı yer alır...
...
Tarihte, bu Devletlerden hiç biri
dışarıdan bir saldırıyla yıkılmamış,
kendi aralarındaki çeşitli çekişmeler
sonucu içten bölünmüş, parçalanmıştır!
...
Ancak yine de, yıkılan-parçalanan
Devletin çekirdeğinden yeni bir Türk
Devleti hemen filizlenmiş, kısa sürede
tekrar güçlenerek dünyaya meydan
okumayı sürdürmüştür...
...
Örneğin, bir asır önce Osmanlı gitmiş,
yerine Türkiye Cumhuriyeti gelmiştir!
...
Geçmişten birkaç örnek daha...
...
Göktürklerde;
Kağan İstemi Yabgu'nun ölümünden
sonra batı kanadının başına oğlu Tardu
geçti. Ancak, doğunun yöneticisi olan
Ta-Po buna karşı çıktı...
Bu karşı çıkışın ardında Ta-Po'nun
karısının Çinli bir prenses olması ve
Tapo'yu türlü bahanelerle kışkırtması
yatıyordu...
Çin'in de bu kışkırtmaları var gücüyle
körüklemesi sonucu koca Göktürk
İmparatorluğu, Batı ve Doğu Göktürk
olarak ikiye parçalandı...
Daha sonrası ise malûm, her ikisi de
yıkıldı, tarih sahnesinden çekildi!
...
Osmanlıda;
Avrupa'nın kalbine giden yolun tam
başındaki Viyana'nın muhasarasında,
şehir ha düştü-ha düşecek durumuna
gelmişti...
Son gece, Osmanlı ordusunun başındaki
Merzifonlu Kara Mustafa Paşa'nın
vezirlerine kürk giydirmesi, ancak
Kırım Hanı Giray'a elde samur kürk
kalmadığı için mecburen başka bir kürk
hediye etmesi üzerine, Gazi Giray Han,
yakın çevresindekilerin kışkırtması ile
emrindeki kuvvetlerle tutmakta olduğu
geçidi savunmaktan o an vazgeçiverdi!
'Mustafa Paşa görsün Kırım
Tatarının ne olduğunu' diyerek, iki
dağ arasında kalan dar geçit önünde
Avrupa ülkelerinden derlediği ordunun
telef olacağı korkusuyla umutsuzca
beklemekte olan Jan Sobiyeski
komutasındaki Haçlılara geçidi ardına
kadar açtı!
Böylece iki ateş arasında kalan Osmanlı
ordusu eridi-tükendi, Viyana kapısından
bu yüzden mağlup dönüldü!
...
İstiklal Savaşımızda;
Yurdu düşmandan temizlemek için bir
araya gelen Milli Ordu (Kuva-yı Milli)
karşında, bu ordu ile mücadele etmek
üzere İngilizlerin bastırmasıyla
İstanbul'daki Damat Ferit Hükümeti
Kuva-yı İnzibatiye'yi kurdurdu!
Nice şehitler verildi, bu topraklarda
bağımsızlık kolay elde edilmedi...
...
İşte böyle;
Tarih boyunca bölüne bölüne...
Kendi kendimizle mücadele ede ede...
İçimizdeki bozguncuları alt etmeye
çalışa çalışa yine de şükür ki dimdik
ayakta kalmayı başardık...
...
Bakın günümüze;
MHP ele geçirilmeye çalışılıyor, ikinci
aşama ülkücüleri sokağa dökme planı!
Yeni sokak eylemleri düzenlenip buna
liseli gençleri de katma projeleri!
Dış dünyaya yeni yalanlar salıp ülkenin
sürekli olarak kınanması gayretleri!
...
Bir yanda terörü bitirmeye çalışanlar...
Diğer yanda bu mücadelenin başarıya
ulaşmaması için her türlü dalavereyi,
hainliği eksiksiz uygulayan bazı siyasi
partiler, bazı akademisyenler, Fetöcüler,
iğrenç gazeteci bozuntuları!
...
Bir yanda memleketi mamur hale
getirmek için gecesini gündüzüne
katanlar...
Diğer yanda Türkiye'yi tekrar esir
etmeye çalışan yabancı güç odaklarıyla
ortaklaşa-aynı istikamette iş tutanlar!
...
Ne yaparlarsa yapsınlar tüm bunlar
Allah'ın izniyle boştur!
21'nci yüzyıla damgasını basmak üzere
olan "17'nci Devlet" şüphesiz ilelebet
payidar kalacaktır...