MEHMET AKARCA

CHP… Nihayet!

Muhalefete;

'Ufak at da civcivler yesin'

demeden önce iyi bir düşünün…

Sallamasınlar-alkışlamasınlar da

ne yapsınlar yani!

İktidarın on üç yıllık icraatı, onlara

başkaca hareket alanı bırakmadı ki!

'Lâfla Milliyetçilik' dönemi desen

bitti…

'Lâfla Solculuk' dönemi desen

kapandı…

Yurt dışında atalarımızın kabirleri

yeni baştan yapıldı, nerede izimiz

varsa pekiştirildi, Orta Asya'dan

Avrupa'nın her köşesine, Afrika'dan

Karayipler'e kadar Türkiye'nin kökü,

gücü ve âlicenaplığına dost-düşman

yakından tanık oldu…

Dünyanın her yanındaki muhtaçlara

el uzatıldı, nerede gariban varsa sahip

çıkıldı, dertlere deva olundu, zulme

uğrayanların yaraları sarıldı…

Mazlumlar için yurt dışında hastane,

okul, yetim evleri, aş ve bakım

merkezleri tesis edildi…

Muhalefetin ufku, bırak memleketin

içini, sadece TİKA'nın-Kızılay'ın yurt

dışındaki faaliyetlerine bile ulaşamaz

hâle geldi!

IMF'ye borç kalmadı, kalkınma

rekorları kırıldı, milli gelir katlandı…

Ekonomi rayına oturtuldu, Sosyal

Devlet anlayışının gerekleri bir bir

yerine getirildi, enflasyon tek haneye

indirildi, işsizlik de fakirlik de bariz

şekilde azaldı, istikrar sağlandı!

Batıya göbekten bağımlılık, kapitalist,

emperyalist karşısında el ovuşturma

günleri mazide kaldı…

Netice itibariyle…

Milliyetçiliğin, Sosyal Demokrasinin,

Milli Görüşçülüğün, Demokratlığın,

Özgürlükçülüğün en ileri-mükemmel

örnekleri sergilendi…

Bu doğrultuda, eski dönemlerin;

'Sağcılık' özlemleri de tatmin oldu,

'Solculuk' sloganları da anlamını

tümden yitirdi!

Muhalefet vaat sallarken boş bulunup;

'Köprü' dese…

'Hastane' dese…

'Tüp Geçit' dese…

'Duble Yol' dese…

'Havaalanı' dese…

'Okul-Derslik' dese…

'Modern Şehirler' dese…

'Milli Silah Sanayi' dese…

'Hızlı Tren' dese, gülünecek!

'İnsan Hakları' dese…

'Düşünce Özgürlüğü' dese…

'Din-Vicdan Hürriyeti' dese…

'Çözüm Süreci' dese, bunlar da

toplum nazarında komik kaçacak!

Ee! O zaman;

Ne yapsın?

Seçim yaklaşıyor;

Ne desin?

Baktı ki oylar da düşüyor;

Ne etsin?

Düşündüler, taşındılar…

Batılılardan akıl aldılar;

'Desteksiz Atmaya'…

Ve toplum gibi onlar da

'Alkışlamaya' karar verdiler…

'Atmasyona' sarılıp,

'yağmasan da gürle' atasözü

gereği, belki inanan çıkar anlamında

nemalanmaya çalıştıkları belli!

'Alkışlarken' bilinçaltlarını dışa

vurarak, 'bükemediğin bileği

öpeceksin' deyişine uygun bir tepki

verdikleri de aşikâr…

Avuçlarıyla olsun itirafta bulunmaları,

ruhlarındaki nankörlük izlerinden

arınmalarına elbet katkı sağlayacaktır!

Ey, yumurtaya can veren, minicik

tohumdan koca ağaçları halk eden

Yüce Allah'ım…

İçi haset-kin dolu CHP'nin dahi,

ama öyle-ama böyle, hangi niyetle

olursa olsun ülkeyi yücelten iktidara

alkış tutmasını nihayet bir şekilde

nasip ettin ya…

Ne kadar hamd etsek azdır!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.