'Eski Türkiye' ile 'Yeni Türkiye'
farkını belirgin şekilde ortaya koyan
göstergelerden biri olarak, sebep ve
sonuçları bakımından geçmişten bu
yana Cumhurbaşkanlarının yaptığı
'dış geziler' baz alınabilir;
Hangi amaçla gidildi?
Hangi kazanım elde edildi?
…
Bu doğrultuda, yurtdışı ziyaretlerin
dönemlere ayrılarak irdelenmesi,
nerelerden-nerelere gelindiğinin de
bilançosunu gözler önüne serecektir!
…
'Geziye Gerek Yok' dönemi…
Mustafa Kemâl Atatürk hiç yurtdışı
gezisine çıkmadı. Meclisin iki katlı
bir evde faaliyet gösterdiği, devlet
olunmaya çalışılan yıllardı ve yurt
dışı ziyaret için herhangi bir mücbir
sebep de bu süreçte zuhur etmedi!
…
İsmet İnönü ve Cemal Gürsel birer
kez -o da, lâf ola beri gele kabilinden
yurt dışı gezisine çıktılar!
Türkiye'ye davet edilip gelenlere
mukabelede bulunmak anlamında
Fahri Korutürk beş gezi, Cevdet
Sunay on yedi gezi gerçekleştirdi!
…
Yukarıda saydığımız gezilerin, 'iade-i
ziyaret' dışında, ülke için herhangi bir
anlamı-katkısı söz konusu değildir ve
bu da gayet normaldir;
Üretim yoktu ki, dış pazar arayışına
girişilsin…
Konaklama tesisleri yoktu ki, turizmi
geliştirmek için gayret sarf edilmesi
mana ifade etsin…
Türkiye'nin uluslar arası alanda
bilinirliği, kayda değer bir saygınlığı
yoktu ki, global sorunlara müdahil bir
tavır sergilemek niyetiyle yurt dışında
uygun ortam arama gereği hissedilsin!
…
Özal ile 'Öğrenme Dönemi'…
O günlerde, yükseltilmiş gümrük
duvarlarının arkasına sığınıp uyduruk
mal üreten sanayiciler, ihracatın ne
demek olduğunu bile bilmezlerdi!
Özal, bunları uçağa doldurup dünyaya
açıldı ve ülkelerin benzer firmaları ile
karşılıklı masaya oturtarak, ihracatın
inceliklerini öğrenmelerini sağladı…
…
Özal, Cumhurbaşkanlığı döneminde
çok az dış geziye çıkabildi…
Çünkü üç-buçuk yıl görevde kalmış,
Hakkın rahmetine erken kavuşmuştu!
…
'Haybeden Geziler' dönemi…
Özal'ın atılımları-ülkelerle kurulan iyi
ilişkilerin meyvesini yemek Demirel'e
nasip oldu! Demirel, kısa süre önce
çok eleştirdiği Özal'ın aldırdığı uçakla
yüz yirmi beş gezi gerçekleştirdi…
Ancak bu süreçte yer alan hükümetler
son derece başarısız icraatlar ortaya
koydukları, ülke de sürekli alabora
olduğu için, hiçbir dış temas beklenen
katkıyı sağlayamadı, turistik anlamın
dışına bir türlü çıkılamadı!
…
Ardından gelen Ahmet Necdet
Sezer'in gerçekleştirdiği kırk dokuz
gezinin ülkeye ne gibi yarar sağladığı
ise bilinmezliğini hala korumaktadır!
…
'Netice alınan Geziler' dönemi...
Abdullah Gül, güçlü-başarısı giderek
artan istikrarlı hükümetler döneminde
Cumhurbaşkanlığı yaptı!
Çıktığı altmış üç gezide, devlet adına
maddi konular başta rahatça vaatlerde
bulundu, bunların tümü yerine geldi…
Arkasını yasladığı hükümetin her
bakımdan sağlam durması, onun da
dış gezi trafiğini hayli başarılı kıldı!
…
Şurası bir gerçektir ki, Cumhuriyet
tarihimiz boyunca, dış geziler yoluyla
ülke için en verimli, 'Yeni Türkiye'yi
oluşturan sonucu Başbakanlık dönemi
içinde 'Tayyip Erdoğan' almıştır!
…
İlk kez Cumhurun bizzat seçtiği
Cumhurbaşkanımız, seçim öncesi vaat
ettiği doğrultuda 'Terleyen bir
Cumhurbaşkanı' olacağını altı
aylık kısa sürede ispat etmiştir…
Şimdilik on dokuz ülkeye gitmiş,
önümüzdeki bir-buçuk aylık dönemde
gideceği on dört ülke açıklanmıştır!
Başarılı gezilerinin devamını
dileyelim, hafta başında çıkacağı
Kolombiya-Küba-Meksika gezisinden
sizlere notlar iletmeye çalışacağımızı
da şimdiden duyurmuş olalım!