CHP Genel Başkanı KemalKılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adaylığıiçin önündeki en büyük engelinİBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunudüşündüğü için ona çok kızıyor. Açıkçasıonun, kendisinin ve aklından geçirdiği "sembolik"ismin önüne geçebileceğinden korkuyor.Çünkü Kılıçdaroğlu, sadece adayın kimolacağını kararlaştıracak Millet İttifakı üyelerinindeğil aynı zamanda küresel güç merkezlerininde son dakikada kendisinden vazgeçeceğineinanıyor.
Bu da onu korkutuyor.
Bu korkuyla da iktidarı gayri meşru ilan etmekten PKK ve FETÖ'ye selam göndermeye, AK Parti'ye oy verenlere hakaretten içini dolduramadığı "helalleşme"ye kadar her şeyi yapıyor.
Önemli bir kaygısı da "muhafazakârdindar"sosyolojinin "Kılıçdaroğlu'na oyvermez" argümanı.
Dikkatinizi çekmiştir, Kılıçdaroğlu bu algıyı değiştirmek için "Başörtüsünü ben kaldırdım" demek dahil muhafazakârlara yapmadığı "şirinlik" kalmadı. Dahası dün "katil" ilan ettikleri Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nu "BilgeAdam" seviyesine bile çıkardı. Eh... O da Kılıçdaroğlu'nun jestini karşılıksız bırakmadı tabii... Sonunda herkesi şaşırtan bir yaklaşımla onu "Babayiğit" ilan etti.
Ancak Kılıçdaroğlu, hâlâ bu sorunu aşamamış ki, danışmanlarını devreye sokarak bir dönem çok popüler olan ve "İslamcı yazar" olarak tanınan İsmail Nacar'ı arayarak destek istiyor.
İlginç olansa Nacar'ın onlara verdiği cevap... Nacar, lafı dolaştırmadan çok net bir şey söylemiş: "Eğer CHP ve Kemal Kılıçdaroğlumuhafazakârlarla helalleşmek istiyor veiç barış konusunda samimiyse, işe tarihimizekara bir leke olarak geçen veMüslümanları zan altında bırakan SivasMadımak dosyasının yeniden açılmasınıistemekle başlamalı. Çünkü o davadanhâlâ tutuklu insanlar var ve hâlâ o davanınarka planı aydınlatılmış değil."
'FETULLAH'I BESLEYEN GLADYO'
Nacar, sonra da geçen yıl yayınlanan "Gördüğüm Derin Devlet ve Neo-Haşhaşi FETÖ" kitabında yer alan şu bilgiyi hatırlattı:
"Bu olay çok önemli; çünkü olaydan bir ay önce böyle bir tezgâhın kurulduğunu Cumhuriyet gazetesine söylemiş, hatta bunu yapacak olanların da Fetullah'ı besleyenGladyo olduğunu belirtmiştim. Ancak onlar 'Fetullah'ı besleyen Gladyo' sözümü çıkartıp, 'Aziz Nesin'e ölüm fermanı' manşetiyle bunu Hizbullah'ın yapacağını yazdılar. O haberde dönemin MİT MüsteşarıKöksal Sönmez'in de bu bilgileri verdiğive bu bilgileri aynı zamanda döneminBaşbakan Yardımcısı rahmetli Erdalİnönü'ye söylediği de yer aldı."
Evet, Nacar kitabında bu olaya geniş yer vermiş ve ayrıntılı anlatmıştı. O bölümden sadece şu kısmı almakla yetinelim: "Mesela, bu Aziz Nesin olayında daMİT Müsteşarı, Başbakan Vekili'ni uyararakgörevinin gereğini yapmış; amaadres yanlış... Yani cinayeti işleyecekolanlar 'radikal' ya da 'Ilımlı İslamcılar'değil Türkiye'deki Gladyo ve hempalarıydı."
Bugün yaşadığımız sert siyasi kutuplaşmanın temeli oralara kadar uzanıyor... Ortada böyle bir gerçek var ve nedense ne Kılıçdaroğlu ne de bu tuzağın yıllardır "mağduru" olduğunu söyleyen Karamollaoğlu hiç oralı değil.
Neden acaba?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.