CANLI YAYIN
CHP'de sular durulmuyor. Yeni partiler kurulduğu gibi, parti içinde kalarak muhalefeti sürdürmeye çalışanlar da var. Onlar belki de ayrılıp gidenlerden çok daha sert bir muhalefete hazırlanıyor. Daha önce de yazdım, Yılmaz Ateş'in başını çektiği Kemal Anadol, Onur Öymen, Şahin Mengü, Zekeriya Akıncı, Suay Karaman ve Ersu Hızır gibi çok sayıda eski CHP'linin destek verdiği yeni bir muhalefet hareketi start aldı: Ulusal Birlik Kadro Hareketi...
Bu hareket adına ortak bir bildiri ve "Çağrımız Türkiye'ye, Hedefimiz Ulusal Birlik" adlı bir "çözüm" önerisi de yayınlandı. Bildiride, Türkiye'nin ekonomi, terör ve Suriye'den Libya'ya uzanan dış politikalarına dikkat çekilerek şöyle deniyor:
"Ana muhalefet partisi bu sorunlara ilişkin çözüm önerilerini kamuoyuna sunması gerekirken, tartışılmasını önleyen tavır ve söylemlerini anlamakta zorluk çekiyoruz. Savunmasız 13 vatandaşımızı katleden PKK'yı ABD ve HDP yöneticileri dahi ismiyle kınarken, CHP'nin yeni genel başkan ve sözcüleri terör örgütünün ismini saklamakta ve sorumsuz bulmakta, FETÖ Terör Örgütü iltisaklıları masum gösterilmektedir. Bu sorumsuz davranış ve söylemler parti tabanında çözülmelere yol açmaktadır."
CHP'de tartışma yaratacak rapor
CHP'deki bu yeni ekip asıl eleştirilerini daha genişçe ele aldıkları raporda dile getiriyor. O rapor, hem CHP tabanında hem de kamuoyunda geniş tartışma yaratacağa benziyor. Benziyor, çünkü çok net geçmişten günümüze uzanan bir CHP analizi var.
O analizlerden birkaçının altını çizelim:
"Osmanlı dünümüz, Türkiye Cumhuriyeti bugünümüz ve yarınlarımız olmaya devam edecek penceresinden baktım."
"1923-1939 dönemindeki milli ve yerli politikaların 1947'den sonra sürdürülmemesi, büyük kayıplara yol açmıştır."
"CHP, Türkiye'nin kuruluşunda, yapılanmasında ve bu günlere gelmesinde büyük pay sahibidir. Uluslararası güçlerin CHP'yi dönüştürme projesi, Türkiye'ye de büyük kayıplar vermiştir."
"Ciddi sorunlarımız var; başında da dış güçlerin kullandığı terör örgütlerinin, toplumun hassas değerleri üzerinden yarattığı tehlikeler ve tuzaklar gelmektedir. Atatürk'ün 'Başka milletlerin tavsiyesiyle yükselmiş bir millet yoktur; tarih böyle bir şey kaydetmemiştir' sözü, tam da bizim bu günkü gerçeğimizdir."
"CHP'nin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da FETÖ terör örgütünü 'masum' göstermekle işe başlamıştır."
"Danışmanlarının çoğunluğu FETÖ terör örgütü iltisaklısı çıkan Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi'ne seçtiremediği için danışman ordusuna kattığı eski yardımcısı Ünal Çeviköz'le Amerika'ya yaranma yarışında, kural ve sınır tanımadı." Bildiri ve raporda sadece bu siyasi tespitler yok. Ekonomiden eğitime, dış politikadan milli ve yerli sanayiye bir dizi konuda yeni yaklaşımlar ve öneriler var. Anlaşılan, siyaset mühendisliğinden vakit bulup, parti siyasetiyle ilgilenemeyen Kılıçdaroğlu ve yönetimini bir hayli zor günler bekliyor.
Yılmaz Ateş sözlerini bir çağrıyla bitiriyor: Refah ve barış içinde yaşamaktan onur duyacağımız Türkiye'yi inşa etmek için halkımızı göreve çağırıyoruz.
Bu hareket adına ortak bir bildiri ve "Çağrımız Türkiye'ye, Hedefimiz Ulusal Birlik" adlı bir "çözüm" önerisi de yayınlandı. Bildiride, Türkiye'nin ekonomi, terör ve Suriye'den Libya'ya uzanan dış politikalarına dikkat çekilerek şöyle deniyor:
"Ana muhalefet partisi bu sorunlara ilişkin çözüm önerilerini kamuoyuna sunması gerekirken, tartışılmasını önleyen tavır ve söylemlerini anlamakta zorluk çekiyoruz. Savunmasız 13 vatandaşımızı katleden PKK'yı ABD ve HDP yöneticileri dahi ismiyle kınarken, CHP'nin yeni genel başkan ve sözcüleri terör örgütünün ismini saklamakta ve sorumsuz bulmakta, FETÖ Terör Örgütü iltisaklıları masum gösterilmektedir. Bu sorumsuz davranış ve söylemler parti tabanında çözülmelere yol açmaktadır."
CHP'de tartışma yaratacak rapor
CHP'deki bu yeni ekip asıl eleştirilerini daha genişçe ele aldıkları raporda dile getiriyor. O rapor, hem CHP tabanında hem de kamuoyunda geniş tartışma yaratacağa benziyor. Benziyor, çünkü çok net geçmişten günümüze uzanan bir CHP analizi var.
O analizlerden birkaçının altını çizelim:
"Osmanlı dünümüz, Türkiye Cumhuriyeti bugünümüz ve yarınlarımız olmaya devam edecek penceresinden baktım."
"1923-1939 dönemindeki milli ve yerli politikaların 1947'den sonra sürdürülmemesi, büyük kayıplara yol açmıştır."
"CHP, Türkiye'nin kuruluşunda, yapılanmasında ve bu günlere gelmesinde büyük pay sahibidir. Uluslararası güçlerin CHP'yi dönüştürme projesi, Türkiye'ye de büyük kayıplar vermiştir."
"Ciddi sorunlarımız var; başında da dış güçlerin kullandığı terör örgütlerinin, toplumun hassas değerleri üzerinden yarattığı tehlikeler ve tuzaklar gelmektedir. Atatürk'ün 'Başka milletlerin tavsiyesiyle yükselmiş bir millet yoktur; tarih böyle bir şey kaydetmemiştir' sözü, tam da bizim bu günkü gerçeğimizdir."
"CHP'nin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da FETÖ terör örgütünü 'masum' göstermekle işe başlamıştır."
"Danışmanlarının çoğunluğu FETÖ terör örgütü iltisaklısı çıkan Kılıçdaroğlu, Parti Meclisi'ne seçtiremediği için danışman ordusuna kattığı eski yardımcısı Ünal Çeviköz'le Amerika'ya yaranma yarışında, kural ve sınır tanımadı." Bildiri ve raporda sadece bu siyasi tespitler yok. Ekonomiden eğitime, dış politikadan milli ve yerli sanayiye bir dizi konuda yeni yaklaşımlar ve öneriler var. Anlaşılan, siyaset mühendisliğinden vakit bulup, parti siyasetiyle ilgilenemeyen Kılıçdaroğlu ve yönetimini bir hayli zor günler bekliyor.
Yılmaz Ateş sözlerini bir çağrıyla bitiriyor: Refah ve barış içinde yaşamaktan onur duyacağımız Türkiye'yi inşa etmek için halkımızı göreve çağırıyoruz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
