CHP Genel Başkanı KemalKılıçdaroğlu, zaman zaman tariheatıf yaparak büyük laflar ediyorama çoğu da yanlış çıkıyor. En son dilineTürkiye'nin 40'lı yıllarda yaptığı uçak fabrikalarınıve ABD'nin Marshall yardımlarını dolamışdurumda.
Bunu da kendisi dışında kimse bilmiyormuş gibi bir havada söylüyor: "İçinizdenkaçı biliyor acabaTürkiye'nin 1940'lıyıllarda uçakihraç ettiğini ya daEskişehir'de uçakfabrikası kurulduğunuiçinizden kaçıbiliyor? 1940'lı yıllardadünyada uçaküreten 5 ülkedenbiriydik."
Sonra da şöyle bir sonuç çıkartıyor; "Ne zaman ki Marshall yardımlarıbaşladı, dediler ki sizin uçak üretmenizegerek yok. Size bedava vereceğiz..."
Söyledikleri yanlış değil ama çok önemlibir doğruyu saklıyor. O uçak fabrikalarını kimkapattı ve Marshall yardımları kimin zamanındabaşladı? Buna cevap vermiyor. Bilinçli birtavırla o sorunun cevabını es geçiyor.
Özellikle de Türkiye ile ABD arasında imzalanan askeri anlaşmalara hiç değinmiyor.
Neden biliyor musunuz? Daha önce de yazdım, o anlaşmaların, Marshall yardımlarının altında CHP Genel Başkanı İsmetİnönü'nün imzası veya iradesi var da ondan saklıyor.
Uçak fabrikasını kuran Nuri Demirağ'ın fabrikaları da onun döneminde engellendi ve iflasa sürüklendi. Bütün bunları söylemeyerek DP dönemine mal etmeye çalışıyor ama doğru değil, Aslında DP döneminde de aynı şeyler oldu ama ilk adımı atan ve bağlayıcı anlaşmaları yapan bizzat İnönü'ydü. Kılıçdaroğlu bunu bilerek gizlese de gerçeği toplum biliyor. En başta da Kemalistler... O Kemalistler şu sıralar pek konuşmuyorlar ama kitapları ortada duruyor. Uğur Mumcu, "İkili Anlaşmaların İçyüzü" kitabının yazarı Haydar Tunçkanat, "Oltadaki BalıkTürkiye" kitabının yazarı M. Emin Değer bu konularda çok şey yazdı. Değer bu sürecin nasıl başladığını çok net anlatıyor: "Türkiye'nin Truman Doktrinikapsamına girmesinden önce ABD'ninTürkiye'ye Ortadoğu'da bir ileri karakololarak kullanma hazırlıkları, peş peşeimzalanan anlaşmalarla başlamıştır."
Türkiye ile ABD arasında 1943'ten 1947'ye kadar çok sayıda anlaşma imzalandı.
Bakın Değer ne yazıyor: "Ne yazık ki Türkiye, ABD'nin çıkarlarıiçin kullanıldığının ayrındına varamadığıgibi, 1947 Anlaşması'nın getireceğisorunları düşünmeden, yeniemperyalizmin en büyük tuzaklarındanbirine, Truman Doktrini'ne 'beni de al,beni de' diye koşarak girmiştir."
Bütün bunlar CHP Genel Başkanı İsmetİnönü döneminde oldu. Ayrıca İnönü debunu saklamadı ve hatta toplumu alkışlamayaçağırdı: "Büyük Amerika Cumhuriyeti'ninmemleketimi ve milletimiz hakkındabeslemekte olduğu yakın dostluk duygularınınyeni bir örneğini teşkil eden busevinçli olayı her Türk candan alkışlamalıdır." Kılıçdaroğlu da alkışlar mı bilemem amayazar Değer alkışlamadı ve şu uyarıyı yaptı: "İsmet Paşa yanıldığını, ancak1964'te anlayacak, Türkiye'ye de anlatmayaçalışacaktı ama iş işten geçmişti. Emperyalizmin oyunları bizi yeni tuzaklarasürürkleyecekti." "Türkiye bu noktaya neden geldi?"sorusunun cevabı da büyük ihtimalle Attilaİlhan'ın şu satırlarında saklı: "MustafaKemal yeni bir ülke yapmak istiyordu. İnönü ise bu ülkeyi emperyalist sisteminülkelerine benzetmek."
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nason bir kez soralım; 1940'larda o uçak fabrikalarınınkapanmasının, Marshall yardımlarınıngelmesi ve askeri anlaşmaların yapılmasınınTürkiye'ye bedel ödettiğini biliyorsunuzda sorumlusunun kim olduğunu neden saklıyorsunuz? Bu düpedüz halka yalan söylemek değil mi?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.