ABD'de bir kesim, sadece S-400'ü bahane ederek veya Fırat'ın doğusunu silahlandırarak değil, ekonomiden hukuka farklı argümanları da kullanarak Türkiye'ye karşı "açık" bir savaş yürütüyor. Bu o kadar açık ki, dünün "stratejik ortağı" Türkiye, bugünün "hasım ülkesi" ilan edilebiliyor. ABD'nin bu hasımlığını her olayda görüyoruz.
Alın, birkaç gün önce tahliye edilen eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'ya verilen hukuksuz cezayı.
ABD'nin Türkiye'ye karşı yürüttüğü bu hukuksuz savaş, aslında kendi içinde yaşadığı Trump-Müesses nizam arasındaki iktidar savaşının da bir uzantısı... İşin bir ayağında da FETÖ var.
Halkbank davası buna örnek. Şimdi buna bir yenisi ekleniyor. Hem de komik bir biçimde. Bu kez Türkiye için "lobi" yapan işadamı Ekim Alptekin'i yargılıyor. Suçu; Türk hükümeti adına FETÖ elebaşı Gülen'in iadesi için "komplo kurmak", "yabancı bir devlet adına kayıtdışı temsilci olarak hareket etmek" ve "yalan beyanda bulunmak". Örneğin iddianameye göre İşadamı Alptekin, güya FBI başkan yardımcısına şöyle demiş: "Gülen'in suçu yoksa o zamansuç oluşturacak bir delil bulalım." Benzer bir yalanı eski CIA başkanı JamesWoolsey de söylemişti: "Fikir, söz konusukişiyi gece yarısı örtülü operasyonlakaldırmaktı."
Ortada kanıt falan yok ama ABD yargı aklının bu işleri iyi bildiğini, öğrencileri FETÖ'cülerin Türkiye'de sahte belgelerle açtıkları onlarca davadan biliyoruz.
Peki, madem Alptekin ABD'de gerçekleşen görüşmelerde böyle hukuk dışı taleplerde bulundu neden anında tutuklanmadı? Koskoca CIA başkanı ya da FBI başkan yardımcısı kendi ülkelerinde bu suçları işlemeye hazırlanan biriyle ilgili neden hemen işlem yapmadılar, neden Türkiye'ye dönmesine izin verildi? Çünkü bu kumpas Alptekin döndükten sonra planlandı.
Bu davada, "suç ortağı" olduğu iddia edilen iki isim daha var; Trump'ın ilk Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Flynn ve İstihbarat Sorumlusu Bijan Rafiekian...
Flynn önce tanık olarak gösterilmiş, sonra savcı "sanık" olmasını istemiş ama hakim bunu kabul etmeyince durum karışmış. Rafiekian ise sanık olarak yargılanıyor. Onca baskıya rağmen ilk ifadesinde direniyor. Anlayacağınız Türkiye yine ABD'deki bir kesimin yeni bir hukuksuz davasıyla karşı karşıya... İpe sapa gelmez iddialarla kurulu iddianamenin tek amacı da, FETÖ'yü korumak. Yani Türkiye'yi sıkıştırmak...
Bu gerçeği yargılanan işadamı EkimAlptekin, dava ilk açıldığında sosyalmedya hesabından şöyle dile getirmişti: "Hukuka aykırı hiçbir eylemde bulunmadım. ABD savcıları Fetullahçı teröristlerkendi ülkelerinde elini kolunusallayarak gezerken, onlarla mücadeleedenleri 35 yıl hapisle yargılıyor. 17 Aralık'ta açıklanan iddianameyiZekeriya Öz'e yazdırsalardı bu kadarolurdu. Tarih affetmeyecek. TürkAmerikan ilişkilerinin sağlıklı biçimdeilerlemesini arzuluyor ve bu ilişkiyizehirleyen FETÖ'ye karşı legal olarakmücadele veriyorum."
Türkiye-ABD ilişkileri gerçekten tarihininen büyük krizini yaşıyor. Bu krizi isteyenlerABD içinde Trump'a da karşı. Trump, G-20zirvesindeki çıkışı ve sonrasındaki açıklamalarıylaTürkiye'ye farklı yaklaşıyor ama herhaldebaşaramıyor. Bu iç çelişki nedeniyledarbeci FETÖ'cüler orada elini kolunu sallayarakdolaşırken, lobi yapanlar yargılanıyor. Suriye'de terör örgütü ilan edilen PKKYPG silahlandırılırken, terörle mücadele eden Türkiye eleştiriliyor. Ama en pervasızı Patriot'u neden vermediklerini açıklayamazken "S-400 alamazsınız" demeleri.
Tam da bu yüzden, Türkiye'nin S-400 kararı tarihi bir karardır ve yeni bir dünyanın ilk işaret fişeğidir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.