‘Yeni Nesil’ Balkan Savaşları
Aynı dönemde, Sovyet baskısına karşı ağır tehdit yaşayan Türkiye ve Yunanistan'a ABD Kongresi, daha Marshall Yardım Planı başlamadan, Mayıs 1947'de ekonomik ve askeri yardım kararı aldı ve iki ülke 1948'de yardım planına dahil oldular. Türkiye, Yunanistan ve Yugoslavya, Şubat 1953'de ise Balkan Paktı'nı imzaladılar. Ardından, Tito'nun gayretleriyle, 100'ün üzerinde ülke, 1961'de Belgrad'da bir araya gelerek, o dönem ne Batı, ne Doğu Bloku'na dahil olmayan 'Bağlantısızlar Hareketi'ni kurdular ve Yugoslavya bu birlikteliğin önemli ülkelerinden birisi haline geldi.
Tito'nun 1980'de vefatı sonrasında, dağılan Sovyetler Birliği ve sona eren Soğuk Savaş'la Balkanlar da başka bir sürece zaten sürüklenmekteydi. Miloseviç'in 1989'da Sırbistan cumhurbaşkanlığına gelmesi sonun da başlangıcı oldu. Avrupa, Müslümanlara yönelik soykırıma ve etkin kimlikler arasındaki insanlık trajedisine göz yumarak, Yugoslavya'nın parçalanmasını hızlandırdı ve 70 yıl önceki emellerine, 'arka bahçe' arayışlarına geri döndü. 2000'li yıllar ile birlikte, Balkan ülkelerinin önemli bir bölümü Avrupa Birliği üyesi yapılmış, diğerleri de üye adayı olarak sıralarını beklerken, Çin'in 'kuşak-yol' inisiyatifi ile, Avrupa'nın içlerine her türlü şekilde ulaşabilmek adına izlediği strateji, bir anda Balkan ülkelerini, bilhassa da 2013'den itibaren hızlanarak, Çin'in çekim ve yatırım alanı içerisine dahil etti.
Küresel virüs salgını sürecinde, Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic, AB'nin 'uluslararası dayanışma', 'Avrupa dayanışması' sözlerinin aslında peri masalı olduğu; kendilerine tek yardımcı olabilecek ülkenin Çin Halk Cumhuriyeti olduğu ve bu konuda mektup yazdığı yönünde bir açıklama yaptı ve yardım malzemelerinin geldiği gün Sırbistan ve Çin bayraklarını öptü. Bu süreçte, Balkan ülkelerine karşılıksız tıbbi malzeme yardımı yapan tek ülke ise Türkiye oldu. Çin de elini boş tutmadı; 'Kovid-19' sürecinde tıbbi malzeme atakları ile, Balkan ülkeleri ile, 'kuşak-yol' inisiyatifine dayalı ekonomik-ticari-lojistik ilişkileri derinleştirmenin derdinde.
Bu tablo, ABD ile Sovyetler Birliği arasında 1947 ile 1991 arası gözlenen 'Balkan' gerginliği ve karşılıklı hamleler sonrası; bu defa ABD ile Çin arasında 'yeni nesil' Balkan Savaşları yaşanacağına işaret ediyor. Çin'in İsrail ile artan ilişkilerinden de ABD rahatsız. Bu nedenle, Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic'in Beyaz Saray ziyaretinden yansımaları, 'Kudüs' şaşkınlığını, Çin'in Balkanlar, Doğu Akdeniz hamlelerini, Türkiye'nin bir 'bölge gücü' olarak aktörlerin tüm tabloyu okuyarak, çok yönlü politika seti ve strateji oluşturma sürecini iyi okumamız gerekiyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Küresel açlık tehdidinin jeopolitik yönü (22.11.2024)
- Sürdürülebilirlik ve refah için kalıcı barış (20.11.2024)
- G20 ve küresel eşitsizlikle etkin mücadele (18.11.2024)
- İklim krizi için 8 trilyon dolar daha lazım (15.11.2024)
- Ya ‘temiz enerji fonu’, ya daha ağır ‘kaos’ (13.11.2024)
- ‘Rasyonelleşme’mi daha derin ‘parçalanma’mı? (11.11.2024)
- 2025 için temel uyarı: ‘Beklenmeyeni Bekleyin’ (08.11.2024)
- 2025 için ‘dirençli ekonomi’ hazırlıkları (06.11.2024)
- 2025’e doğru küresel risk tartışmaları (04.11.2024)
- GOE’ler artık küresel gelişmelerin rehinesi değil (01.11.2024)