Bu maç için nasıl bir yorum yapılabilir, gerçekten bilmiyorum. Trabzonspor gibi büyük takımın, bir maçta rakip kaleyi bulan şutu yoksa söylenecek herhalde bir söz kalmamıştır. Geçen haftaki maçtan sonra yazdığım yazıda Abdullah Avcı'nın işinin çok zor olduğunu belirtmiştim. Çünkü büyük takım, birdeğişim içine girdiğinde oyuncularınsorumluluk almaları gerekir.
Maçtan önce Trezeguet gibi bir oyuncunun sakatlanması, Trabzonspor adına büyük şanssızlık. İlk yarım saatlikbölümde topa daha fazla sahipolan taraf Trabzonspor'du. Çünkü Karagümrük'ün savunmadan pasla çıkma hatasından kazanılan toplar vardı. Topa sahip olmalarına rağmen önde (geçen yıldan beri gelen sorun) bir türlü gerekli hücum organizasyonlarını gerçekleştiremedikleri için gol pozisyonu da üretemediler. Onuachugibi rakip ceza sahası içerisindeetkili ve hava toplarında üstünbir oyuncunuz varsa iki kenardanda gerekli desteği vermenizgerekir. İlk yarının sonlarına doğru ise Karagümrük'ün atakları sonucunda Güven ile kazandıkları gol, VAR'dan gelen uyarı ile iptal oldu.
İkinci devre ise ilk yarıya göre Karagümrük'ün daha cesur atak girişimlerini gördük. Kaleci Uğurcan, 2pozisyonda başarılıydı. Geçen yıldan kalan deplasman sorunları hâlâ ne yazık ki devam ediyor. Ama bir başka gerçek var ki koşullar ne olursa olsun Trabzonspor gibi bir büyük takımın önüne bir hedef koymak zorunluluğu vardır. Sıradanlaşmak, bu takımakesinlikle yakışan bir durum değil.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.