Havalimanından çıkınca bizi karşılayan masmavi göklerde cıvıl cıvıl süzülen kuşlar, hasarlı binalardan baharın gelişini müjdelercesine fışkıran rengârenk çiçekler ve en önemlisi çarşıda, sokakta, hayatın akışı içerisinde akmayı sürdüren kıymetli insanlar... Beş bin yıllık tarihinde yedi kez yıkılmış şehrimiz
Hatay, yeniden ayağa kalkmanın mücadelesini veriyor.
6 Şubat depremlerinin yerle bir ettiği 11 il arasında en fazla zarar gören şehirlerimizin başında Hatay geliyor. Büyük kısmı enkaza dönen bu güzel ilimizde 24 bin 147 kişi hayatını kaybederken 80 bin 323 bina ya yıkıldı ya da ağır hasar gördü. Şehrin hem yeniden yapılanmaya hem de tarihi dokusu çok geniş olan bu yadigâra yakışan bir dokunuşa ihtiyacı var.
Türkiye Tasarım Vakfı (TTV), tam da bu noktada devreye giriyor.
TTV, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile yapılan protokoller
kapsamında, Hatay kent merkezlerinin
ihyası için ihtiyaç duyulan
tasarım ve planlama süreci bir yılda tamamlandı.
Projenin Antakya'da düzenlenen lansmanında
söz alan vakfın kurucusu
Mehmet Kalyoncu'nun şu sözlerini tarihe not düşmek
gerekiyor:
"Çok zor inşaat projelerinin içinde yetişmiş birisi olarak şunu söyleyebilirim:
İnşa etmek kolaydır, zor olan bir şehir kurmaktır. İyi bir şehirleşmeyi herkesten önce başta Hataylılar istiyor ve hak ediyor. Ve biz şuna inanıyoruz: Böylesine büyük bir yıkımdan sonra ülkemizdeki şehirleşmenin gidişatına yeni bir yön verebiliriz. Tıpkı Asi gibi...
Asi, bu topraklarda alışılagelmişten farklı olarak nasıl ters akıyorsa bizler de şehircilik adına bir şeyleri farklı yapmak istedik. Mimarlık ve
şehir planlama camiasını
kapsamak ve birleştirmek
istedik. Bu
amaç doğrultusunda
yirmiye yakın mimarlık
ofisi, TTV çatısı altında
buluştu ve birleşti.
Dayanışma ruhuyla çalıştık ve en büyük saygıyı Hataylılara gösterdik."
TTV öncülüğünde alanında uzman yaklaşık bin kadar kişiyle kurulan İş Birliği Grubu ile
6 çalıştay ve mimari sunum, 24 tasarım koordinasyon toplantısı, 8 saha ve halk buluşmasının da dâhil olduğu 35 büyük toplantı, 29 ihtisas içerikli toplantı düzenleniyor. TTV'nin Hatay için açtığı internet sitesinde yayınlanan İş Birliği Grubu'nun kapsamına baktığınızda bu kadar geniş bir ekibi bir araya getirmenin bile yıllar süreceğini düşünebilirsiniz. Ancak gaye Hatay'ı ihya olunca kısa sürede kapsamlı bir çalışma ortaya çıkıyor.
Ortaya çıkan projeyle deprem öncesi döneme kıyasla yeşil alan miktarı üç kat, eğitim yapılarının alanı iki kat, kültür ve spor merkezleri, müzeler ve camiler gibi alanlar da tam dört kat artırılıyor. Sadece peyzaj tasarım ekibinde 23 uzmanın alın terinin olduğu bir çalışmadan bahsediyoruz.
Bu çalışmanın nihai amacını sanırım en iyi TTV Yönetim Kurulu Başkanı
Furkan Demirci açıkladı:
"Önce biz umudun şehri Hatay'ı yeniden canlandıracağız; sonra o bizi ve umutlarımızı ihya edecek."
Şairin "ama budandıkça fışkıran da bizleriz/ ölüyoruz, demek ki yaşanılacak" mısrasını hatırlatan Hatay'ın tarihine yakışır şekilde ve bir daha yıkılmamak üzere ayaklanması tek temennimiz...