CHP'nin AK Parti'den devraldığı belediyeleri ne hâle getirdiğini anlattığımız seride sıra İstanbul'da...
2019 yerel seçimleri sonrası sosyal medyada en çok konuşulan senaryolardan biri, "Ekrem İmamoğlu'nun doğal cumhurbaşkanı adayı olduğu; çünkü İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin tıkır tıkır işleyen bir düzeni bulunduğu ve İmamoğlu'nun bunun üzerine hiçbir şey koymasa bile başarılı görüneceği"ydi. Ancak bu senaryo gerçekleşmedi. Çünkü Ekrem İmamoğlu hiçbir şey yapmasa bile işleyecek budüzeni bozmayı başardı.
Önce borç durumundan bahsedelim. Ekrem İmamoğlu'nun 2019 seçimlerindeki en önemli vaadi "israfı sonlandırmak ve bu sayede belediyenin kaynaklarının halka hizmet olarak kullanılmasıydı". Seçildikten sonra İBB Meclisi'nde yaptığı açıklamaya göre belediyenin 2036 yılına kadar 23 milyar 946 milyon 511 bin 951 lira iç ve dış borcu bulunuyordu. Gerçekleşmiş borçları da ekleyince bu rakam 52 milyar TürkLirası'na ulaşıyordu.
Şu an İstanbul BüyükşehirBelediyesi'nin borcu için bahsedilenrakam 246.9 milyar lira... Üstelikİmamoğlu yurtdışından aldığı borçları bileicraat olarak halka sunabildi!
Sürekli engellendiğini iddia eden İBB'nin merkezi bütçeden aldığı pay bu süreçte % 1112 artarak 140 milyar liraya yükseldi. Yani Ekrem İmamoğlu yönetimi devletten 10 kat fazla para almasına rağmen borcunu 5 kat artırdı. 2024 bütçesini hazırlarken seçimi de düşünerek belediyenin kaynaklarını artırmak adına taksi plaka satışından 15 milyar lira geleceğini iddia etti.
İsrafı engelleyeceğini sürekli vaat eden İmamoğlu, tatillerinden fırsat buldukçaİstanbul'un kaynaklarını çöpeattı. 2022 yılında Levazım Tüneli'ni ziyaretinde 220 milyon lira harcanan ve bitirilmesi beklenen tünelin inşaatını durdurdu. Gerekçesi günde 50-60 bin araç geçecek yere para harcamayı israf olarak görmesi.
Yatırıma başlanan metro inşaatlarınınçukur olarak görülüp kapatılması,yakında açılacak ilanı asılanmetro duraklarının yerinde yeller esmesiİstanbul'un kaderi oldu. UlaştırmaBakanlığı'nın tamamladığı metrohatlarını bile kendi yapmış gibi gösterenCHP'li İBB, Kaynarca-Pendik-Tuzla metro ihalesini iptal ettiğiniyüklenici firmaya faks çekerekduyurdu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin kaynaklarını CHP'yi dizayn etmek için kullanan İmamoğlu, bu amacından asla vazgeçmedi. Otobüs bakımı, metrobüs alımı gibi farklı kalemlerde onlarca ihale şu an CHP'nin mali işlerinden sorumlu ismi olan Özgür Karabat'ın mali müşavirliğini yaptığı firmaya verildi. Toplam rakamın 4.1 milyar lirayıgeçtiği bu ihalelerin İstanbulluyageri dönüşü yolda kalan, yanan,bozulan, hiç gelmeyen otobüsleroldu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden yüzlerce emekçiyi işten çıkartan CHP'li belediye, ittifak partileri arasında kadrolaşma protokolü bile hazırladı. CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas'ın "100kişi alıyorsak bunun 35'i CHP'den,15'i İyi Parti'den 15'i de diğerlerinden" diyerek itiraf ettiği bu kadro rüşvetleri Kemal Kılıçdaroğlu'nun devrildiği CHP kongresini bile etkiledi. İstanbul içindeki parti delegelerinin İBB'de kadro verilerek satın alındığı bizzat CHP'li Barış Yarkadaş tarafından gündeme getirildi.
İstanbul'un en öncelikli sorunlarından biri olan depremle mücadelede Ekrem İmamoğlu yönetimi sınıfta kaldı. Ne şehrin merkezi yerlerinde 500-1000 lira kirayla oturulabilecek konutlar üretebildi ne de kentsel dönüşüm yapabildi. Hatta Üsküdar, Tuzla ve Esenler gibi AK Partili ilçe belediyelerinin kentsel dönüşüm projelerini engellemek için davalar açtırdı.
2019 yılından bugüne aklı İBB başkanlığı hariç her yerde olan İmamoğlu elinde yazık olan İstanbul'un hikâyesinin bir kısmını hatırladık. Bu şehir, ehil insanlar tarafından yönetilmeyi hak ediyor. Dilerim bu çile son bulur ve İstanbul Muradına erer.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.