HİLÂL KAPLAN

Daha 10 gün önce, 12 şehidimizin hüznünü yaşarken "milli yas" ilan edilmesini isteyenlerin yılbaşındaki şarkılı türkülü etkinliklerini izledik. Ertesi gün ise, Milli İrade Platformu'nun çağrısıyla, gerçekten sabahın nurunda yollara dökülen yüz binler "Şehitlere Rahmet, Filistin'e Destek" mitinginde bir araya geldiler.
Sabah namazında Ayasofya, Sultanahmet ve Yeni Cami'yi doldurup dışarı taşan cemaat ve sonradan katılanlar, Galata Köprüsü'nün üzerini ve civarını 250 bin kişilik bir insan seliyle doldurdu. Pusetteki bebeklerden ellerinde balonları çocuklara, bastonlu amcalardan elleri tespihli teyzelere 7'den 70'e herkes vicdan sızısını dindirmek ve tarihin doğru tarafında durmak için oradaydı. Ayrıca katılımcılar içerisinde kadınlar belki erkeklerden daha fazlaydı.
Bu birlik görüntüsünden kim rahatsız olabilir ki? Söyleyeyim: HDP/ DEM ile sandık ortaklığı olanlar, Siyonistler ve Siyonizm'e hizmet ettiğinin farkında olmayıp kendini milliyetçi sananlar, 10 bin çocuğun gözlerimizin önüne paramparça edilmesine dair kalbi sızlamayanlar...
Yeni yılın ilk saatlerinde verilen mesaj açık ve netti: Zulmünü unutmayacağımıza yemin olsun İsrail... Kendi toprağın üzerinde özgürce yaşayana dek seni yalnız bırakmayacağız Filistin...
Vatanımızda bayrağımız özgürce dalgalansın diye kendinden vazgeçen yiğitlerimiz gibi senin vatan şehitlerini de başımızın üzerinde taşıyacağız Filistin.
Yeni yılın ilk günü, yeni yılın ilk sözü olsun, emeği geçenlerden Allah razı olsun.

***

GAZZE'NİN ÇOCUKLARI

Yirminci yüzyıldan itibaren günümüze dek gerçekleşen tüm savaşlarda öldürülen çocukların diğer kayıplara nispetle ortalama oranı % 6 ila % 8 arasındaymış. Bu oran Gazze'de % 42. Şimdiye dek Gazze'de 30'dan fazla ailenin zürriyeti tamamen yok edildi. Bir daha asla var olmayacak 30'dan fazla soy yani... İşlenenin bir soykırım suçu olduğunu bundan daha açıkça ortaya koyan bir veri olmasa gerek.
Gazze'nin çocukları, hayatta kalsalar bile yaşadıkları acı ve travmayı asla unutmayacaklar. Bir daha uçaklara, yedikleri bir lokmaya, içtikleri temiz bir bardak suya aynı gözle bakamayacaklar.
Bazen adına ümmet dediğimiz dağınık yapının tüm günahlarının acısının Gazze'den çıkarıldığını düşünüyorum. Kardeşleri enkaz altındayken şaşaalı törenlerle "Cadılar Bayramı" kutlamaktan geri durmayan Birleşik Arap Emirlikleri ile müzik festivalini iptal etmeyi dahi düşünmeyen Suudi Arabistan, bu acı tablonun en unutulmaz örnekleri olarak hafızamdaki yerini koruyor.
Gazzeli çocuklar için sadece saklambaç oynarken saklanacakları bir dönem gelecek mi bilmiyorum. Bildiğim, o vaktin gelmesi için bu ülkenin çocuklarının üzerine büyük bir sorumluluk düştüğü... Sancağın düştüğü yerden kalkacağına inanan ve buna kendini adayan bir nesil çok şeyi değiştirecek. Dünkü mitinge katılan tüm çocuklarımızın gözlerinden öpüyorum.