CANLI YAYIN
İsrail işgal ordusu, dün basınla bazı veriler paylaştı. Bu verilere göre, Gazze Şeridi'ndeki kara operasyonu sırasında en az 20 asker "dost ateşi veya kaza sonucu" öldürülmüş. Ki kendi iddialarına göre rakam, tüm ölümlerin beşte birine tekabül ediyor. Yani yüzde 20 ölüm kaza eseri gerçeklemiş.
Düzenli bir ordunun yaptığı planlı bir operasyonda ölümlerin yüzde 20'si "kazara" olduysa, 7 Ekim günü tahmin etmedikleri şekilde karşılaştıkları Aksa Tufanı sırasında neler olmuştur, bir hayal edin.
Ayrıca yine sahadan veriler gösteriyor ki festival alanı ve çevresinde arabalar, Apache helikopterlerinden açtıkları ateş sonucu yanarak kül olmuş. Ki İsrail'in daha önce de delil niteliğindeki bu araçları "ölülere saygı" sebebiyle gömeceklerini açıkladığını da ekleyelim.
Kibbutz dedikleri yerleşim bölgelerindeki evler de tanklar ve ağır toplarla hedef alındığı için yerle bir olmuş. Zira Hamas'ın bu kadar zarar verecek bir silahı olmadığını en iyi İsrail halkı biliyor. Yani 7 Ekim'deki sivil ölümlerinin büyük çoğunluğunu aslında İsrail kendisi gerçekleştirmiş.
Alandan sağ kurtulan Yasemin Borat isimli görgü tanığının anlattıkları da bunu doğruluyor. Bakın İsrail devlet radyosunda, daha sonra silinecek olan röportajda ne demişti:
"Kibbutz sakinlerini yerde yatarken gördüm. Dışarda 5-6 rehine vardı, yerde yatıyorlardı. Ölümü bekleyen kurbanlık koyun gibiydiler.
- Peki, onları teröristler mi vurdu?
Hayır, askerimizin açtığı çapraz ateşte öldüler. Çok ciddi bir çapraz ateş altındaydılar.
- Yani onları bizim askerimiz mi öldürdü?
Buna hiç şüphe yok. Rehineler de dâhil herkesi öldürdüler. Benim gördüğüm bu."
İsrail, 7 Ekim'de 1400 kişinin Hamas tarafından öldürüldüğünü duyurmuştu. Sonra bu sayı, naaşlardan 200'ünün Hamas üyesi olduğu bir ay sonra(!) anlaşılınca 1200'e düşürüldü. Ayrıca ölenlerin yarıya yakınının da işgal ordusu askeri olduğunu belirtelim.
"Holokost'tan beri en büyük Yahudi mezalimi" olarak lanse ettikleri 7 Ekim'de en büyük sivil kaybına bizzat İsrail'in yol açtığı anlaşılıyor. Anlamadıkları ise şu: İşgal devam ettiği sürece 7 Ekim'ler yaşanmaya devam edecek. Er ya da geç anlayacaklar.
Düzenli bir ordunun yaptığı planlı bir operasyonda ölümlerin yüzde 20'si "kazara" olduysa, 7 Ekim günü tahmin etmedikleri şekilde karşılaştıkları Aksa Tufanı sırasında neler olmuştur, bir hayal edin.
Ayrıca yine sahadan veriler gösteriyor ki festival alanı ve çevresinde arabalar, Apache helikopterlerinden açtıkları ateş sonucu yanarak kül olmuş. Ki İsrail'in daha önce de delil niteliğindeki bu araçları "ölülere saygı" sebebiyle gömeceklerini açıkladığını da ekleyelim.
Kibbutz dedikleri yerleşim bölgelerindeki evler de tanklar ve ağır toplarla hedef alındığı için yerle bir olmuş. Zira Hamas'ın bu kadar zarar verecek bir silahı olmadığını en iyi İsrail halkı biliyor. Yani 7 Ekim'deki sivil ölümlerinin büyük çoğunluğunu aslında İsrail kendisi gerçekleştirmiş.
Alandan sağ kurtulan Yasemin Borat isimli görgü tanığının anlattıkları da bunu doğruluyor. Bakın İsrail devlet radyosunda, daha sonra silinecek olan röportajda ne demişti:
"Kibbutz sakinlerini yerde yatarken gördüm. Dışarda 5-6 rehine vardı, yerde yatıyorlardı. Ölümü bekleyen kurbanlık koyun gibiydiler.
- Peki, onları teröristler mi vurdu?
Hayır, askerimizin açtığı çapraz ateşte öldüler. Çok ciddi bir çapraz ateş altındaydılar.
- Yani onları bizim askerimiz mi öldürdü?
Buna hiç şüphe yok. Rehineler de dâhil herkesi öldürdüler. Benim gördüğüm bu."
İsrail, 7 Ekim'de 1400 kişinin Hamas tarafından öldürüldüğünü duyurmuştu. Sonra bu sayı, naaşlardan 200'ünün Hamas üyesi olduğu bir ay sonra(!) anlaşılınca 1200'e düşürüldü. Ayrıca ölenlerin yarıya yakınının da işgal ordusu askeri olduğunu belirtelim.
"Holokost'tan beri en büyük Yahudi mezalimi" olarak lanse ettikleri 7 Ekim'de en büyük sivil kaybına bizzat İsrail'in yol açtığı anlaşılıyor. Anlamadıkları ise şu: İşgal devam ettiği sürece 7 Ekim'ler yaşanmaya devam edecek. Er ya da geç anlayacaklar.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
