İnandırıldığımız dünyanın cilalı sütunları bir bir çöküyor...
Şairin
"Medeniyet size çoktan beridir diş biliyor / Evvela parçalamak sonra yutmak diliyor" dizelerini unutmuştuk; şimdi hatırlasak
ne fayda; tam ortasındayız hesaplaşmanın...
***
Hamas Siyasi Büro üyelerinden El Hamdan'ın açıklamasını içim
burkularak okudum.
Şöyle diyordu:
"Uluslararası toplumdan soykırım hakkında kararlı bir tutum beklerdik... Büyük bir sınav veriyorlar."
Hayır, yok öyle bir şey...
"Uluslararası toplum" diye bir şey yok!
Düşünebiliyor musunuz?
El Hamdan ve arkadaşları bile aldanıyorlar.
Yahya Sinvar'ı farklılaştıran şeylerden biri de buydu: Böyle diplomatik ve kültürel klişelere inanmamak yani...
***
Uluslararası toplum...
Evrensel vicdan...
Küresel adalet arayışı...
Ve benzerleri...
Medya, akademi ve devletler oyalansın diye uydurulmuş kuyruklu yalanlar bunlar...
Şimdi hegemon güçler o kadar pervasızlar ki, bizi bu yalanlara inandırmak için çaba göstermeye bile gerek duymuyorlar.
***
ABD'nin Irak işgalinden hemen sonra küresel katılımcılarla "Irak'ın Yeniden İnşası" başlığıyla toplantılar düzenlenmişti Washington DC'de...
Büyük şirketlerden gelen katılımcıların sözlerini zamanında okuduysanız bile şimdi unutmuşsunuzdur, hatırlatayım...
"Yatırım yapmak için en iyi zaman, kanın hâlâ yerde olduğu zamandır."
Düzen değişmedikçe bundan sonra da böyle olacak...
"Uluslararası toplum" diye bir şey varsa eğer, sadece bu heriflerden ibarettir.
Aklınızda olsun!
***
DİKKAT!
Fetullahçı Terör Örgütü'nün elebaşı ölünce hemen "örgüt dağılır" yorumları başladı.
Rehavete kapılmak yerine dikkatli olmak gerekir...
Nedenini açıklayayım...
Özellikle de "ajanlık" faaliyetlerini ezoterik kılıf içerisinde saklayan örgütlerde "lider"in ölümü şekil değiştirmeye ve tepe kadrolarda farklılaşmalara sebep olsa bile, gidişatı iki şey belirler.
Birincisi...
Örgüte misyonunu kazandıran ana kaynağın (ABD) ne düşündüğüdür. Eğer "görev bitmedi" yorumunu yaparlarsa, yeni yönetimi, yeni isimleri güçlendirerek devam etmesini isterler.
İkincisi...
Dini söylemi kullanan ezoterik yapılarda manevi liderin ölümü örgüt için yeni bir kapı açar: Bir tür "ölümden sonra hayat"tır bu ve sanılanın aksine, sürer gider.