Yaşlılara ne olacak?
Her rakamın, her grafiğin arkasında insan fıtratına yakışmayan şeyler saklı...
O yüzden şu haberi okuduğumda "Acaba kamu maliyecileri ellerini ovuşturuyorlar mıdır?" diye düşündüğümü itiraf edeyim...
"İngiltere'de Kovid'den ölenlerin büyük kısmı 65 yaş üstü olduğu için 2022'ye kadar emeklilik ödemelerinin 1 milyar 500 bin sterlin azalacağı, miras vergisi gelirlerinin de 1 milyara yakın artacağı hesaplanıyor."
***
Unutmuş olamazsınız...Medya sürekli "başarılı yaşlanma" dersleri veriyordu insanlara.
Bizde de vardı bu akımın ünlü temsilcileri...
"60 yaş artık orta yaş" diyen ve medya yöneticisi dostlarını pek sevindiren ünlü hekim şimdi gazetesinin "pandemi- kovid" yazarı...
Şu kaderin cilvesine bakın!
"Sağlıklı yaşam" uzmanları (!) önce artan yaşlılık oranı sayesinde önce yaşlılardan ekmek yediler; pandemi gelince de ilk onları terk ettiler.
***
Şimdi durup düşünüyorum da...Birbirine bağlamayı hiç istemediğimiz garip ipuçları artık göze batıyor.
Hatırlayın...
2019'da İtalya kamu harcamalarını durdurmuş, bütçeye binen mali yük karşısında pes etmişti.
Avrupa'nın en yaşlı nüfusuna sahipti İtalya; nüfusunun yüzde 18'i ( 10 milyondan fazla) 65 yaş üzeriydi.
Sonra 2020'nin başında pandemi yaşlı İtalyanları ezdi geçti.
Hatta Liguria valisi Giovanni Totti, "Ölen her 25 kişiden 22'si yaşlı ama unutmamalıyız ki, bu kişiler ekonomimiz için vazgeçilmez değillerdi" demişti.
Ekonomi temeli üzerine inşa edilmiş modern insan zihni özünde ne kadar karanlık dürtüler taşıyor, görüyorsunuz değil mi?
***
2000'lerin başlarında çıkan "başarılı yaşlanma" kitaplarında şöyle önerilerde bulunuyorlardı: "Pazarlık yok, mazeret yok. Ölene kadar haftanın altı günü egzersiz yapacak, bol bol yürüyeceksiniz." Trajikomik bir gaddarlıktı.
Şimdi madalyonun tam tersini yaşıyoruz.
Yaşlıların temel ihtiyaçlar dışında dışarı çıkmaları açık veya örtülü şekilde önleniyor.
Anlayacağınız...
Dünya gerçekten bir eşikte ve yaşlılar topun ağzında.
Gelişmiş ülkelerin ekonomisine bakınca anlıyorsunuz ki, bu "saldırı" pandeminin ilk aşamalarıyla sınırlı kalmaz!
Bunları hiç düşünmeyip kafayı Boji'ye taksak ve "Ajans" manipülasyonlarına laf yetiştirsek daha mı iyi, bilemiyorum.
***
AYNA
Durmadan tartışan insanın kesesi irfan incisinden eksik kalır. MOLLA CAMİ
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Durum ciddi (28.11.2024)
- Öğretmenler Günü (26.11.2024)
- Taktik hep aynı (25.11.2024)
- ‘Kıyamet kopmak üzere...’ (24.11.2024)
- Haftanın notları: Korka korka nereye? (23.11.2024)
- Ne oluyor, ne olacak? (21.11.2024)
- Çığ (19.11.2024)
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)
- Haftanın notları: Maneviyat ölünce... (16.11.2024)