Bir cephanelik olarak Yunanistan... Neden?
ABD, Yunanistan'ı her an patlamaya hazır bir savaşın cephaneliğine dönüştürüyor.
Bizim gözlerimiz ise içeriden ötesini görmüyor.
Oysa içeride olanları anlamanın anahtarı da dışarıda.
Öyle çok uzağa da değil...
Trakya sınırımızın 50 km ötesine baksak...
İstanbul'a helikopter uçuşu uzaklığa...
Yani Dedeağaç'ta olanlara baksak, bir durup kendimize geleceğiz.
Ne oluyor yahu diye sorsak...
Hatta durumlar böyleyken bizim İstanbul'un sözde idarecilerinin ikide bir Yunanistan'a gidip sarmaş dolaş olmalarının anlamı ne diye sorsak...
Belki pek çok şeye uyanacağız.
***
Bir kısım Yunan medyası bayram yapıyor şu sıra...Neymiş?
Daha önce gelen teçhizat yetmiyormuş gibi...
Kasım ayında ABD tarihinin en büyük askeri yığınağını Dedeağaç limanına indirecekmiş...
Tanklar, toplar, insansız hava araçları, saldırı ve nakliye helikopterleri yakın zamanda devasa bir liman ve askeri depoya dönüştürülen bölgeye indirilecekmiş.
Hedef Doğu Avrupa'nın savunulmasıymış...
Eh, Amerikalıların açık açık "Boğazları buradan kontrol edeceğiz" diyecek halleri yok ama Yunan medyası bunu da ima etme fırsatını kaçırmıyor tabii...
Böylece ABD hem Rusya'ya "daha fazla ilerlemeyi aklından bile geçirme!" mesajı veriyor, hem de bize "NATO'nun Brüksel karargahına pek güvenme, sana artık ihtiyacım yok" diyor.
Pek yakında Balkanlar karıştırılırsa, şaşırmamalı...
***
Bunları niye vurguladım?
Birincisi...
Batı, Yunanistan üzerinden yeni bir NATO'nun temellerini atıyor. (Bu konuda artık kendimizi kandırmasak iyi olur!)
İkincisi...
2016 kritik karar tarihi...
Nitekim ABD'nin Atina elçisi Pyatt şöyle anlatıyor: "İlk 2016'da Dedeağaç'a geldiğimde, burası neredeyse ıssız, unutulmuş bir bölgeydi.
Şimdiki manzaradan gurur duyuyorum."
Anlamışsınızdır...
Fazlasını yazmama gerek var mı?
***
NOT DEFTERİ
Polonya 20 gün içinde tuzla buz oldu. Hitler de şöyle izah etti: "Harp tarihinde görülmemiş bir hadise!" Fakat Polonya, Varşova kapılarında sulh dilenciliğine çıkmadı. Almanlara, bana bir avuç toprak bırak da içinde akıllı uslu oturayım demedi. Ya Fransa'nın hali? Fransa'nın içinden ve dışından bu nisbette yıkılmış olduğunu kimse, akıl ve idrak sahibi kimse tahmin edemezdi. (NECİP FAZIL KISAKÜREK / Savaş Yazıları)
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Durum ciddi (28.11.2024)
- Öğretmenler Günü (26.11.2024)
- Taktik hep aynı (25.11.2024)
- ‘Kıyamet kopmak üzere...’ (24.11.2024)
- Haftanın notları: Korka korka nereye? (23.11.2024)
- Ne oluyor, ne olacak? (21.11.2024)
- Çığ (19.11.2024)
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)
- Haftanın notları: Maneviyat ölünce... (16.11.2024)