20 yıl sonra...
O günden bugüne (pek çoğunda hakikat parçaları bulunan) tonla komplo teorisi zihnimizi kurcalayıp durdu.
Peki biz sıradan insanların zihinlerinin bu olayın ardından bir "oyun hamuru"na çevrilip sürekli yoğrulduğunun farkında mıyız?
Hegemon Batı tarafından kemikleştirilen "potansiyel terörist olarak Müslüman" imgesinin 20 yıl boyunca dünyayı avucunda tutmasını yeterince konuşabildik mi? Hayır!
Ama biliyoruz; Batı burada öyle bir maden buldu ki, kullandıkça kullandı.
El Kaide'nin tükendiği yerde DEAŞ'ın tezahür etmesi boşuna değildi.
***
Madalyonun diğer yüzünde de garip şeyler oldu.Mesela soru şu: Dünya Ticaret Merkezi'ne saldırıda kaç Polonyalı öldü?
Resmi açıklamalara bakılırsa, sadece 6 kişi...
Biliyor musunuz ki, olayın hemen ardından bütün Polonya'yı bir heyecan dalgası sarmıştı.
Birileri bir haber üfürmüştü ve yüzlerce Polonyalının olay anında öldüğüne inanılıyordu.
Bir buçuk hafta sonra gerçek rakam açıklanınca, insanlar ciddi bir hayal kırıklığı yaşadılar.
Toplumbilimci, düşünür Renata Salecl bunu şöyle anlatıyor: "İnsanlar alttan alta daha fazla Polonyalı'nın ölmesini istemiş değillerdi, daha ziyade Batı'ya ait olmayı ve önemli bir Avrupa ülkesi sayılmayı istemişlerdi. Bu ölümler sembolik Batı kapısını açabilirdi."
***
Gerçekten de 11 Eylül 2001 bir milattı...Sadece ABD'nin hemen bir hafta sonra hayata geçirdiği yeni yayılmacı strateji açısından değerlendirmemek gerek bunu...
Bir milattı.
Çünkü Batı ile "ötekiler"in arasına derin bir yarık açmıştı.
"Üçüncü dünya"yı bitirmiş, Batı'ya bağlı ülkeler ve düşman topluluklar çizgisini çekivermişti.
Vurgu noktası Afganistan'dı.
New York şehrine odaklanan gözler kısa süre içinde Afganistan'a yöneltilmiş, çöken binaların imgesinin ABD'yi de çökertmesine izin verilmemişti.
Şimdi de vurgu Afganistan...
ABD, Afganistan'dan çıkıyor, çekiliyor, bazılarına göre kaçıyor.
Ama gözler yine Afganistan'a döndürüldü, Taliban'a bakıyorlar, Washington'da dönen dolaplara değil.
***
Biz kendi halindeki insanlar ne yapıyoruz?İzliyoruz.
11 Eylül 2001'den beri dünyanın başına gelen her şeyi, zihnimiz bitkin bir halde izliyoruz.
Ancak şu kesin...
11 Eylül'ün açtığı parantez kapandı.
Yeni parantez...
Yani "Yeni Batı/yeni dünya" başlıyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Yalan ve tüketicileri (29.11.2024)
- Durum ciddi (28.11.2024)
- Öğretmenler Günü (26.11.2024)
- Taktik hep aynı (25.11.2024)
- ‘Kıyamet kopmak üzere...’ (24.11.2024)
- Haftanın notları: Korka korka nereye? (23.11.2024)
- Ne oluyor, ne olacak? (21.11.2024)
- Çığ (19.11.2024)
- ABD’yi konuşmaktan mı korkuyorsunuz? (18.11.2024)
- ‘Ben... şey... inanacağım’ (17.11.2024)