Muhalefette cumhurbaşkanı adaylık yarışı fena kızıştı. Masanın geleceğini tehlikeye atacak açıklamalar ardı ardına geliyor. Kılıçdaroğlu ile Akşener'in son zamanlarda birbirlerine ters beyanat vermesine alışmıştık. Ama son günlerde el altından yapılan operasyonların da ciddi sayıda arttığı görülüyor. İmamoğlu, Kılıçdaroğlu'nun son günlerdeki zayıf performansından cesaret almış gibi yeniden kendini ortaya çıkarmaya başladı. TV programlarına çıkıp aday belirleme sürecinin içinde yer aldığını, "masanın en çalışkan neferi" olduğunu, kendi genel başkanının yanında diğer genel başkanlarla da görüştüğünü açıklıyor. Bir çatı aday olma fikrini gizlemiyor.
Halbuki CHP Genel Merkezi, İmamoğlu'nu ekarte ettiğini düşünüyordu. Kılıçdaroğlu'nun ilk tökezlemesinde İmamoğlu tekrar kendini gösterme gayretine girdi. Artık taraflar arasındakigüven ilişkisinin tamamen bittiğinisöyleyebiliriz. Bu saatten sonra İmamoğlu ve Kılıçdaroğlu'nun ortak bir siyasi hedefe yönelmeleri mümkün görünmüyor.
El altından sızan bilgiler ortalığı daha da karıştırıyor. İddiaya göre, İmamoğlu, Sözcü Gazetesi sahibi Burak Akbay'ın 83 yaşındaki annesinin evine zabıtalarla baskın yaptırmış. Eğer doğruysa ayrı sorun, yalansa bambaşka bir sorun. Yine iddialara göre, Yavaş ve Akşener çok dar kapsamlı bir toplantı yapmış. Toplantıda Akşener, Yavaş'a "Aday olursanızdestekleriz" demiş. Yavaş 10 saniye cevap vermeyince konu değişmiş. Bu iddia, Yavaş'ın basın danışmanı tarafından yalanlandı ama haberin kaynağı olduğunu düşündüğüm İyi Parti'den hiç ses yok.
Hep söylemeye çalıştığım gibi, günün sonunda Akşener de Kılıçdaroğlu dakendi partilerinin adayları olarakçıkacak gibi. Ama bu esnada olan olacak. Masa görüntüyü kurtarmak için birlik ve beraberlik mesajı vermeye çalışsa da kan gövdeyi götürecek. Arada olan da belediye başkanlarına olacak. Gerçi Akşener ve Kılıçdaroğlu da aday olarak çıkmayı başarsalar bile birbirlerini yıpratmaya devam edecek gibi.
Sonuçta kim aday olursa öyle çarpışmalardan sonra ortaya çıkacak ki, yarışın geri kalanı için ne kadar mecali kalacağı ayrı bir soru işareti. Durum ne olursa olsun muhalefet masası süreci öyle kötü yönetiyor ki, hangi adayı çıkardıkları bile anlamını yitirebilir. Hele de İmamoğlugibi kontrolsüzlük izlenimi verenbir aktörün kendi başına imza toplayamayakalkışması gibi maceralar ortaya çıkarsa seyretmeye doyamazsınız.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.