Cumhurbaşkanı Erdoğan katıldığı bir televizyon programında Olağanüstü Hal ile ilgili şu cümleleri sarf etti. "Seçim sonrası OHAL'imasaya yatırıp onu kaldırmagibi bir durum sözkonusu olabilir. Onunçalışmasını da yapmışolacağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan20 Temmuz 2016'dan buyana OHAL'le ilgili olarakhep şu iki mesajı verdi. 1) OHAL, Türkiye'nin terörle mücadelesi için gerekli bir uygulamadır, kendisine gerek kalmadığına inandığımız noktada yürürlükten kaldırırız. 2) OHAL vatandaşın gündelik hayatına etki eden bir uygulama değil, devletin daha etkin bir terörle mücadele faaliyeti sürdürebilmesi için gerekli bir hukuki düzenlemedir.
***
Peki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı seçim sonrasında OHAL'i masaya yatırmakla ilgili görüş belirtmeye sevk eden nedenler neler olabilir? Her şeyden önce Türkiye terörle mücadelede o günden bugüne çok büyük mesafe aldı. Neredeyse iki yıla yaklaşan bu dönemde Fetullahçı Terör Örgütü'nün devlet içindeki etkinliği kırıldı. PKK terör örgütü sınırlarımızdan sökülüp atıldı. Şimdi sırada bu iki örgütü sınırlarımız dışında da etkisiz hale getirmek var. DEAŞ, DHKP-C vb. örgütlerle yapılan mücadelede elde edilen kazanımları saymıyorum bile.
Bu süre zarfında başka ne oldu? CHP-HDP bloğu OHAL karşıtlığı üzerinden terör örgütlerinin söylemlerini kullanmaya, Batı dünyasına Türkiye'yi antidemokratik bir ülke olarak göstermeye çalıştılar. OHAL'i gerekçe göstererek 15 Temmuz darbe girişimini, FETÖ'nün varlığını, PKK'nın faaliyetlerini meşrulaştırmaya çalıştılar. OHAL karşıtlığı onların elinde siyasi bir maymuncuğa dönüştü. Onunla her kilidi açmaya uğraştılar. Becerebildiler mi? Hayır!
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın OHAL'le ilgili sözlerinin bir diğer nedeni yeni sistemde OHAL'in ilan edilme koşullarının değişiyor oluşudur. Umarız hiçbir zaman ihtiyaç olmaz ancak ihtiyaç olduğunda OHAL'in ilan edilme koşulları bellidir. Terör odakları ve destekçileri sevinmesinler. Türkiye'nin terörle mücadelesi hız kesmeden sürüyor ve sürecek. OHAL'e ihtiyaç duyulduğunda OHAL'le OHAL'e ihtiyaç kalmadığında mevcut hukuki çerçeve içinde bu mücadele devam edecek.
***
15 Temmuz'dan bir hafta sonra yazdığım "OHAL neden milazım?" başlıklı yazımda şunu söylemiştim. "Olağanüstü yönetimusulleri hukuk dışıyahut demokrasi dışı yönetimusulleri değildir. Anayasal kurallar,idarenin yargısal denetimi veözgürlükler yürürlükte ve teminataltındadır. Değişen, devletin terörlemücadele sürecinde yetkilerinin artmasıdır."
İki yıllık süre zarfında CHP-HDP bloğununiddia ettiği gibi OHAL "hukukunve özgürlüklerin askıya alınacağı,Meclis'in devre dışı kalacağı birbaskı rejimi" olarak işlemedi. Aksinedevletin terörle mücadelesine, yani milletinselametine hizmet etti.
***
Şunu unutmayalım, bütünüyle normalleşmenin en önemli şartı terörün tam anlamıyla kökünü kazımaktır. OHAL'e değer atfetmenin, ona iyi ya da kötü demenin bir anlamı yok. OHAL'e gerekli mi, gereksiz mi diye bakacağız. Gerek olduğunda yürürlüğe konmasını, gerek kalmadığında yürürlükten kalkmasını talep etmek bu ülkenin hem güvenliğini, hem demokrasisini önemli görenler için bir vazifedir.
***
Müreffeh ve özgür bir toplumun ihtiyaç duyacağı başlıca unsur demokratik ve güçlü devlettir. Demokratik ve güçlü devlet bireysel hakların korunmasının da sigortasıdır. Aksi kaostur, aksi anarşidir, aksi terördür. Bu ülke bunlardan çok çekti. İnşallah 24 Haziran'dan sonra, yani Türkiye'nin şahlanış ve yükseliş döneminde bu tartışmaları geride bırakacak, daha fazla imar, daha fazla inşa, daha fazla insan için çalışacağız...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.