Bu dönemi iyi değerlendirelim
Her şeyden önce yaşadığımız dünya günden güne Doğululaşıyor.
Çin yükseliyor, ABD geriliyor.
Vekil savaşları niceliksel olarak artsa da etkileri zayıflıyor.
Asiller daha fazla devreye giriyor. Kuvvetle muhtemeldir ki önümüzdeki döneme damgasını vuracak olan büyük güçler arasındaki savaşlar olacak.
Örgütler değil, devletler devreye girecek.
Savunma sektörü başta olmak üzere ülkenin ihtiyaç duyduğu her alanda öz zenginliklerimizi üretebilmemiz gerekiyor.
Daha fazla eğitim ve araştırma yatırımı yapmak zorundayız.
Yetişmiş insanımızı dışarıya kaptırmamak için elimizden geleni yapmalıyız.
Üniversitelerimizin imkânlarını da, onlardan beklentilerimizi de artırmalıyız.
Üniversitelerimizde sipariş konuların yahut moda meselelerin çalışılmasına artık bir son verilmeli. Üniversite mensuplarımız akademik fanteziler yerine doğrudan bu ülkenin, bu toplumun ihtiyaç duyduğu meseleler üzerine odaklanmalı. Kamu kurumlarımız ve özel sektör üniversitelerle daha fazla entegre olabilmeli.
Yarın küresel siyaset sahnesinde hatlar yeniden keskinleştiğinde yerimizden kıpırdatılamaz bir halde olabilmeliyiz.
Yeni döneme, geçmiş 200 yılda dünyada ve ülkemizde egemen olmuş Batıcı paradigmanın içinden bakamayız.
Yerli ve milli siyaset sadece geçici bir siyasal pozisyon yahut basit bir yerelcilik değil, bu ülkeyi küresel alanda aktör yapabilme iddiası taşıyan bir meydan okumanın da adı.
İç politikadaki demokratikleşme adımlarını dış politikadaki özerkleşme mücadelesi takip etti.
Bu 15 yıllık süreç aynı zamanda ekonomide bağımlılıklardan kurtulma ve daha önce olmadığı oranda kendi kaynaklarıyla büyüme süreci olarak da işledi.
Bu ülkeyi elbirliğiyle geldiğimiz noktanın ötesine taşımaya mecburuz.
Ne yazık ki bu ülkede bulunup da bunu engellemek için varını yoğunu seferber eden birçok aktör var.
Geçtiğimiz 15 yılda imtiyazlarını kaybettiklerini düşündükleri için ülkeye her tür zararı verebileceklerini düşünüyorlar.
Onlara ve onları destekleyen Türkiye düşmanlarına inat biz sadece kısa dönemli değil, uzun dönemli mücadele vermeye ve bu ülkeye kazandırmaya devam etmeliyiz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Başkan Erdoğan’ın Afrika ziyareti (25.07.2018)
- Bu zulüm düzeni yıkılacak elbet (23.07.2018)
- İsrail’in tehlikeli oyunu (21.07.2018)
- Kendi sesimize kulak verelim, dış seslere değil (19.07.2018)
- Hesaplaşmamız sürmeli (18.07.2018)
- Kazanan 15 Temmuz ruhudur (16.07.2018)
- Irkçıları daha ne kadar koruyacaksınız? (14.07.2018)
- NATO’da ABD-Avrupa çekişmesi (12.07.2018)
- Başkan Erdoğan, El Muzaffer Daimen (11.07.2018)
- Kültürel alan da demokratikleşmeli (09.07.2018)