Neden mi? Çünkü ABD Ortadoğu’ya yerleşmek istiyor...
Bugünlerde çok duyuyorum. "Aman canım, Ortadoğu, ABD'nin umurunda mı" diye soruyor bazıları.
"ABD, Çin'le uğraşıyor, Ortadoğu'yu gözü görmüyor" diye de ekliyor bunu söyleyenler. Onlara göre "bu adım, ABD'nin iç politikasına matuf, Trump'ın içine düştüğü sıkıntıdan kurtulma girişimi." ABD'nin Pasifik havzasında büyük bir iktidar kavgası verdiği, Ortadoğu'nun ABD dış politikasında örneğin 1990'larda sahip olduğu merkezi konuma sahip olmadığı doğrudur. ABD, özellikle 2008'den sonra Ortadoğu'yu bölgedeki vekil güçleri üzerinden yönetmeye çalıştı. ABD, bölgeyi tarumar etse de, bu siyasetinde başarılı olamadı. Oluşan güç boşluğundan evvela Rusya yararlandı. İran ve Türkiye bu boşluktan yararlanan diğer aktörler oldu.
Evet Türkiye... 2010 sonrasında Türkiye'nin önünde iki seçenek vardı. Ya kayıtsız şartsız ABD'nin Ortadoğu siyasetine destek verecekti yahut kendi politikasını hayata geçirmeye çalışacak, bu çerçevede mikro ittifak ve işbirliklerine girecekti. Türkiye, ikincisini tercih etti. Birincisinin kendisi için çok ciddi bir ulusal güvenlik tehdidi anlamına geleceğini gördü. Hem de bunu erken gördü. Bunu bugün görmemek için ya kör, ya mutlak şartlanmışlık içinde olmak gerekir. ABD'nin PKK'ya, FETÖ'ye olan desteği işte orada, karşımızda duruyor...
Unutmayalım ki Ortadoğu'da dengeleri değiştirmek ve yeni bir statüko oluşturmak isteyenlerin başında İsrail ve onun ABD'deki lobisi geliyor. İsrail, hatırı sayılır bir süredir bölge devletlerinin bölünmesi, bölgede birçok küçük ve birbiriyle kavgalı devletin ortaya çıkması için uğraş veriyor. İsrail'in geçtiğimiz eylülde neredeyse tek başına Kuzey Irak'ta bir "Kürt devleti"nin kurulması için yoğun bir destek vermesi bunun son örneğiydi.
İsrail ve onun ABD'deki destekçileri elbette Trump'ın siyasi sıkışmışlığından faydalandı. Fakat en çok da İslam dünyasının içine düştüğü dağınıklıktan faydalandı. Ve ne yazık ki Mısır'ı ve S. Arabistan'ı tam anlamıyla kazandıklarını düşündükleri için bu adımı rahat rahat atabildiler. Ne yazık ki...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gayreti
Şimdi sıra bizde. Cumhurbaşkanı Erdoğan bir kez daha üzerine düşeni yapıyor. İki gün sonra İslam İşbirliği Teşkilatı üyelerini İstanbul'da topluyor. Erdoğan sadece İslam dünyasında değil, bütün dünyada Kudüs'ün korunmasıyla ilgili duyarlılık oluşturmaya çalışıyor. Umarım bu süreç dünya Müslümanları olarak aklımızı başımıza devşirmemize, İslam dünyasının birliğine, dirliğine vesile olur...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Başkan Erdoğan’ın Afrika ziyareti (25.07.2018)
- Bu zulüm düzeni yıkılacak elbet (23.07.2018)
- İsrail’in tehlikeli oyunu (21.07.2018)
- Kendi sesimize kulak verelim, dış seslere değil (19.07.2018)
- Hesaplaşmamız sürmeli (18.07.2018)
- Kazanan 15 Temmuz ruhudur (16.07.2018)
- Irkçıları daha ne kadar koruyacaksınız? (14.07.2018)
- NATO’da ABD-Avrupa çekişmesi (12.07.2018)
- Başkan Erdoğan, El Muzaffer Daimen (11.07.2018)
- Kültürel alan da demokratikleşmeli (09.07.2018)