Kendilerine gelince nasıl da habbeyi kubbe yapıyorlar...
Birçok yerde işleyen dinamiğin Gezi'de de işlemesi düşünülüyor, bunun için muazzam kaynaklar aktarılıyordu. Milyon dolarlık sosyal medya kampanyaları havalarda uçuşuyordu.
Maksat, Türkiye'de bir yönetim değişikliği meydana getirmekti. O günlerde bizlerin, bu ülkenin yerli ve milli aktörlerinin en çok karşı çıktıkları, adeta çırpındıkları şey, sosyal medyadaki güdümlü yalanlardı.
Başka ülkelerde yaşananlar Türkiye'de yaşanmış gibi paylaşılıyor, halk galeyana getirilmeye çalışılıyordu. O çaba, o günden bugüne devam etti. Türkiye düşmanları, bu ülkeyi bölmek için sosyal medyayı hunharca kullandılar, hiçbir etik kaygı taşımadılar.
Oysaki sosyal medyada dolaşan yalan haberler, dünya liderlerinin karşı karşıya kaldığı en büyük siyasi problemlerden biriymiş. Dikkat dağılıyormuş, dikkat! Hem bu sosyal medya olmasaymış Avrupa'da aşırı sağ bu denli yükselmezmiş. Sözü çok uzatmayayım, isteyenler Economist'in son sayısına baksın. Ben keyifle okudum!
Irak'ta Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminin ayrılığı, yeni bir devlet kurması söz konusu olduğunda Batı, en liberal libaslarını kuşanıp çıktı karşımıza. Batı medyasında Kuzey Irak'ın "bağımsız bir Kürt devleti" haline gelmesinin yararlarından bahsedildi. Çok da korkacak bir şey olmadığından, Batı'nın Kürtleri desteklemesi gerektiğinden, Türkiye, Irak ve İran'ın abartılı tepki verdiğinden dem vuruldu. Bu süreçte "Kürtlerin de bir devlet kurmaya hakkı var" argümanı, hadi daha net söyleyelim propagandası yüksek sesle dillendirildi.
Benzer bir macera İspanya'da yaşandı. Katalan bölgesi bağımsızlık ilan etmek için referandum yapmaya kalktı. Yer yerinden oynadı. Avrupa Birliği ayağa kalktı, "İspanya'nın toprak bütünlüğü" hatırlandı. Ulus-devlet düzeninden, devletin egemenlik hakkından vs. söz edildi. Bu coğrafyanın toprak bütünlüğü söz konusu olduğunda vurdumduymaz kör Ayvaz kesilenler, işin ucu kendilerine dokununca derhal habbeyi kubbe yaptılar.
Yedik mi, yine yemedik! Ancak onlar yılmıyor, yedirmek için uğraşıyorlar. Sahiden de abdestsiz sofuya namaz dayanmıyor!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Başkan Erdoğan’ın Afrika ziyareti (25.07.2018)
- Bu zulüm düzeni yıkılacak elbet (23.07.2018)
- İsrail’in tehlikeli oyunu (21.07.2018)
- Kendi sesimize kulak verelim, dış seslere değil (19.07.2018)
- Hesaplaşmamız sürmeli (18.07.2018)
- Kazanan 15 Temmuz ruhudur (16.07.2018)
- Irkçıları daha ne kadar koruyacaksınız? (14.07.2018)
- NATO’da ABD-Avrupa çekişmesi (12.07.2018)
- Başkan Erdoğan, El Muzaffer Daimen (11.07.2018)
- Kültürel alan da demokratikleşmeli (09.07.2018)