CANLI YAYIN
YERYÜZÜNDEKİ Müslümanların; bildiği, tanıdığı, bağrına bastığı, dua ettiği, sevdiği, ümmetin lideri diye görülen, mazlumların umudu, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'dır. Yaz tatilimin bir kısmını Mısır'da geçirdim, bu vesile ile bu yazdıklarımı bir kez daha tecrübe ettim. Başkan Erdoğan; konuşmaları ile, tavırları ile sadece Müslümanların değil, farklı dinlerden, farklı milletlerin de sevgi ve ilgi duyduğu bir devlet adamıdır. Dünya Erdoğan'dan, tavırlarından ve sözlerinden ciddi bir ilgi ile bahsediyor... Bunu önceki gün, Macaristan'da bir kez daha hepimiz gözlerimiz ile gördük.
Macaristan Cumhurbaşkanı ve Başbakanı ile davetli diğer devlet ve hükûmet başkanlarıyla bir araya geldi. Sokakta farlı din ve milletlere mensup insanlar da coşku ile kendisine büyük ilgi gösterdiler…
KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ DERT EDEN AK PARTİ'Lİ VE MHP'Lİ BELEDİYELERDİR
Çevre, Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, CHP zihniyetindekilerin kentsel dönüşüm konusundaki iki yüzlülükleri hakkında öyle bilgilere ve acı hatıralara sahip ki, dinleseniz nefesiniz kesilir.
CHP zihniyetindekiler, her yerde ve her zaman aynılarını yapıyorlar.
Solcu maskeli bu millet düşmanları, kentsel dönüşüm projelerine adeta savaş açtılar, hep karşı çıktılar, engellemeye kalktılar, tüm olumlu girişimleri engellediler, vatandaşın devletle anlaşmasını fitnelerle bozmaya gayret ettiler.
En son aşamada ise yargıdaki kafadarlarını kullandılar. Yalan mı…?
Bu arada; CHP'li belediyelerin neredeyse hiçbirinin, ciddi kentsel dönüşüm hizmetine girişmediklerini, elle tutulur çaba ve icraatlerinin asla bulunmadığını hatırlatalım.
Çarpık kentleşme, kaçak yapı yoğunluğu sorunlarında kıllarını bile kıpırdatmıyorlar.
Kentsel dönüşüm hizmeti, sadece AK Parti'li ve MHP'li belediyeler tarafından dert edilmektedir.Vicdanı ideolojiye köle olmamış herkes, bunları açıkça görmektedir.
MEZHEPÇİLER TÜRK SOLUNU ESİR ALDI
Batılı çevreler tarafından Türkiye'de sol cenaha liberal, mezhepçi ve etnik milliyetçi bir anlayış kabul ettirildi.
Türkiye'de solu mezhepçiler ele geçirdi. Türk solu; içindeki liberal, mezhepçi ve etnik milliyetçi akımlar tarafından esir edildi.
Solcuyum diyen gazeteciler, sanatçılar, aydınlar, yazarlar, şairler, sendikacılar; etnik milliyetçilik ve mezhepçilikten adeta gözleri dönmüş haldedirler.
Toplumdaki gelir adaletsizliği, ücret adaletsizliği, iş güvenliği, gibi temel meselelerden neredeyse bahsetmezler, hatta yaşam biçimleri ve gelir seviyeleri bizatihi kendileri bu adaletsizliğin bir parçasıdırlar. Türkiye'de solcular; ABD başta olmak üzere; Avrupa ve BATI'dan pompalanan ırka, etnik kimliğe önem veren akımlara aşık oldular.
Sınıf mensubiyeti bakış ve anlayışının yerini, kimlik ve ırk aldı. Sol düşüncenin hassas olması beklenen göçmenler, mülteciler ile sorunları ve talepleri ile bile ilgilenmiyorlar, hatta bu hususlarda aşırı sağcı, faşist politikalara taraf olabiliyorlar. Türkiye'de sol ABD ve Avrupa kaynaklı paralar ile bu hale geldi ya da getirildi…
SOLCULAR PKK'YI KONUŞAMAZLAR
Solcu gazeteciler, sanatçılar, şarkıcılar, tiyatrocular, sinema oyuncuları ve yönetmenler;
PKK ve sol örgütlerin cinayetlerini, korkunç şiddetini, görmezler… Konuşmazlar… Yazmazlar… Bunu yaparlarsa; terör örgütü ve bütün yancıları onları "hain" ilan eder, rol kapamazlar, iş yapamazlar, projelerde yer alamazlar. PKK/ PYD/YPG, Türkiye'nin bölünmesi ve parçalanması için saldırmıyor mu…?
PKK; tam 40 yıldır çocukları babasız, kadınları kocasız, anne ve babaları evlatsız bırakmıyor mu…?
Terör örgütü, son 35 yılda, binlerce Kürt çocuğundan terörist yapmadı mı…? Ne acı ki çocuklar ölmeye devam ediyorlar, terörist saldırılar ve şiddet de devam ediyor.
Solcu/sanatçı/aydın maskeli bu iğrenç ruhlular da PKK terörünü bu şekilde üstü kapalı desteklemeye devam ediyorlar…
CHP'LİLER CHP'LİLERİ DÖVÜYOR…!
Bu arada; CHP'de liderlik kavgaları en çirkin biçimde devam ediyor.
Ses ve görüntü kayıtları sızdırıyorlar, birbirlerine ağza alınmayacak ifadeler ve suçlamalar yöneltiyorlar, ardından herkes bunları duysun, bilsin diye kendileri köpürtüyorlar, bu şekilde birbirlerini yıpratmaya gayret ediyorlar. CHP ve yancılarının, çokseslilik, demokrasi, hoşgörü ve başka taktıkları bütün maskeler düştü. Baksanıza; solcu diye bildiğimiz sözde sanatçı, gazeteci, akademisyen bir çok kişi, neredeyse birbirlerini öldürecekler...! İşte CHP mensupları için demokrasi ve çok seslilik böyle oluyor… Üstelik bu korkunç zulmü kendileri gibi solcu olanlara yapıyorlar...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı tek adam diye eleştirenlerin, Allah korusun, ellerine fırsat geçerse ne kadar korkunç bir zalimler topluluğuna dönüştüklerini seyrediyoruz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
