Nesilleri teslim almak istiyorlar
"ŞEYTANI Üst Akıl", yeni bir iğrençlikle yine karşımızda... İnsanlığın içine düşebileceği en iğrenç durum...
Allah'ın lanetlediği işleri yapan insanlar...
İşte Şeytani Üst Akıl, bu lanetlenmiş insan tipinden oluşan, yeni bir dünya düzeni kurmak istiyor... Toplumun sinir uçlarına basarak gerilim oluşturmak isteyen provokatörler, zorla cinsel sapkınlık dayatıyorlar… ALLAH'ın lanetlediği ve konuşmaktan bile utandığımız hal, toplumun her gün karşısına çıkartılıyor.
Şeytan ve taraftarları ile Şeytanlaşmış insanlar, meydanlardalar… Küreselci Şeytani Üst Akıl'ın gözü dönmüştür, insana ve ALLAH'a savaş açmışlardır. Bu yapının hedefi; dünyayı ve insanlığı ele geçirmektir.
ALLAH'ın her emri ve yasağını çiğniyorlar.
Demokrasi, insan hakları, özgürlükler, özgür yaşam maskesi ile İslam'a, Müslümanlara küfür ediyorlar, itiraz edenleri de azgın bir nefret ile fişliyorlar.
Eşcinsellik ve LGBT bir yaşam şekli veya kişisel tercih olarak takdim ediliyor, ve zorla herkese dayatılıyor. Bu korkunç bir terör çeşidi oldu. Bu tür faliyetler ve talepler; aile ve çocukları koruma hükümleri gereği, Anayasamıza göre de suçtur…! İslam'a göre de eşcinsellik, büyük ve lanetlenmiş bir günahtır.
Kuran-ı Kerim'de Hazreti Lut ve kavmi arasında yaşanan hadiseler, benzer toplumların başlarına gelenler ve helâk edilişleri uzun uzun anlatılmaktadır.
Akıllar, ruhlar, kalpler esir alınmak isteniyor… Nesiller teslim alınmak isteniyor… Başkan Recep Tayyip Erdoğan, bu cephede de Hakk yolunda mücadele veriyor ve Küreselci Şeytanlar ile savaşıyor…
Şeytani Üst Akıl; din adamlarını, gazetecileri, televizyoncuları, bilim adamlarını, yazarları, gezginleri, arkeologları, sanat tarihçilerini ve her çeşit sivil toplum kuruluşunu, bir istihbarat aygıtı ve elemanı gibi kullanıyor. Film ve müzik endüstrisi de Şeytani Üst Aklın amaçları için kullandığıalanlardır...
Batı denilen Haçlı ve Siyonist ittifakı; demokrasi, insan hakları, özgürlükler, basın özgürlüğü kavramları kullanarak yeryüzünü fitneye boğuyor.
Dünyanın geri kalanını, bu kavramları öne sürerek ve bu iş için kurulmuş dernekler, vakıflar, sivil toplum örgütleri ile karıştırıyorlar.
Macar Siyonist Yahudisi Soros ve benzeri tipler ile bu yapılar para ile destekleniyorlar... STK,
dernek, vakıf görünümlü bu örgütler, her türlü kargaşa kampanyasını da yürütüyorlar.
İşte bu ajan provokatörler ve aramızdaki bazıları yine beraberler… Sürekli bir kavga, kaos, çatışma, gerginlik ortamı oluşturmaya ve devleti, milleti birbirine düşürmeye gayret ediyorlar. Milletimizin sinir uçları; bilerek, istenerek planlanarak kaşınıyor.
Din, ırk, mezhep, siyasi mensubiyetlerimiz, düzenli ve disiplinli bir şekilde saldırıya uğruyorlar. Millet birbirine düşman olsun, milleti bir arada tutan değerler çözülsün/ gevşesin istiyorlar.
Bu yeni olmayan bir savaş… Ancak bir fark var. Topyekün millet olarak savaşmıyoruz.
Savaşamıyoruz.
Bu savaşta; içimizde azılı düşmanlarımızla beraber olarak bizimle yani kendi devleti ve milleti ile savaşanlar var. Aramızda iki kesim var. Birincisi kendilerine muhalifim diyenler. İkincisi bizden gibi görünen bizden olmayanlar. Bu iki kesim, ihtilafları, farklılıkları, ayrılıkları köpürtüyorlar.
Mevzu; muhalefet partileri tarafından geniş kitlelere yayılıyor, bunlara ait yayın kuruluşları ve yabancılar tarafından fonlanan medya görünümlü silahlar eliyle gündemde tutuluyor.
Sosyal medya isimli adeta bir suç örgütüne dönmüş yapı da dibine kadar azılı düşmanlarımızın hizmetinde bu savaşta etkin bir biçimde yer alıyor.
İstanbul'un en başarısız ve tembel Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP'ye umut olabilirmi…?
Eğer bir yenilgi varsa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da yenilenler arasında değil mi…? Cumhurbaşkanı Yardımcısı diye meydanlarda değil miydi…? Yalanları ve iftiraları haber diye yayınlayan tarafsız maskeli CHP militanı gazeteciler ve televizyoncular da yenilgiden sorumlu değiller mi…?
Bu hafta sonu yerel seçim olsa İstanbul'da Ekrem İmamoğlu kazanabilir mi…?
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, beceriksizlik ve yetersizlik ile yerlerde sürünüyor, bu perişan durum, bazı sağduyulu CHP'lileri bile tedirgin ediyor. CHP'li Ekrem İmamoğlu İstanbul'da tıkır tıkır çalışır vaziyette teslim aldığı kurumları bile çalıştıramıyor.
Öylesine beceriksiz ve başarısız ki Belediye Başkanlığı görevinden kaçıp kurtulmaktan başka çaresi de kalmamış bulunuyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Şer cephesi (19.11.2024)
- CHP'ye sormadan Atatürk'ü sevemezsin (12.11.2024)
- Onlar güçlü olduğu için değil, biz dağınığız…! (05.11.2024)
- Terör silahını şer güçlerin elinden almak (29.10.2024)
- İla cehenneme zümera…! (22.10.2024)
- Bize doğru geliyorlar (16.10.2024)
- İnsanlık ile savaşan kavim (08.10.2024)
- Persler ve Yahudiler aslında birbirlerini pek severler (01.10.2024)
- Suçu önleyemiyoruz, idam gelsin… (24.09.2024)
- 27 Mayıs iğrenç darbesinde demokrasinin ırzına geçtiler (17.09.2024)