BAŞKAN Recep Tayyip Erdoğan'ın izlediği dış politika anlayışı, Türkiye'yi arzın merkezi haline getirdi. Uçağa binen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kapısını çalıyor. Antalya Diplomasi Forumu ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun çabaları, dünya gündemini belirledi. Aramızda yaşayan BATI PUTPERESTLERİ; Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın diplomatik gayretlerini hor görüyorlar, aşağılayarak değersiz göstermeye çalışıyorlar. Onlara BATI'ya tapmak öğretilmiş. BATI ne isterse yapalım, neyi istemezse yapmayalım. Her hal ve şartta BATI'nın emrinde olalım, kulu, kölesi olalım istiyorlar. Bu nedenle; bir ayağımızı Anadolu'ya koyup, diğer ayağımız ile dünyanın her yerine uzanmamızı algılayamıyorlar. Devletimizin ve aziz milletimizin çıkarları her nerede ise oraya temas etmemiz esnekliğini kavrayamıyorlar. İçimizdeki bazıları da muhalifliği, sapkın bir devlet ve millet düşmanlığına çevirmişler. Kafa karıştırmak, umutsuzluk aşılamak, ülkenin sınırlarının genişlemesine ve devletimizin etkisinin artmasına köstek olmak için çaba sarf ediyorlar.
SAĞLIK VE RECEP TAYYİP ERDOĞAN
Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti iktidarının, sağlık alanındaki hizmet ve icraatları, gece ile gündüz arasındaki fark gibi sonuçlar doğurmuştur. Biz yaştakilerin sağlık alanında hayal dahi edemedikleri hizmetler gerçek olmuştur.
Her gün dünyanın bir ucundan hasta bir vatandaşımız, talebi üzerine Türkiye'ye getirilmektedir. Sağlık sistemimiz; salgın hastalık esnasında ve sonrasındaki çaba ve çalışmaları, yerli aşı çalışmaları, dünyanın her yerinden tedavi olmak için Türkiye'ye gelen hastalara sunduğu imkanlarla müthiş ve pırıltılı bir marka olmuştur.
DOKTORLARA HERKES MİNNETTAR
14 Mart Tıp Bayramı vesilesi ile doktorların birçok sorunu gündeme geldi. Başkan Recep Tayyip Erdoğan, doktorların maaş ve özlük hakları başta olmak üzere, sorunlarının çözümü için somut icraat ve düzenlemeler açıkladı.
Ülkemizde yaşayanların ezici çoğunluğu, doktorlar başta olmak üzere bütün sağlık çalışanlarına, minnet ve şükranlarını iletiyor. Yaşanan doktorlara ve sağlık çalışanlarına şiddet hadiselerini, aklı başında herkes lanetlemektedir.
DOKTORLAR MI? TABİBLER BİRLİĞİ Mİ?
Sağduyulu doktorlar ordusu, azınlığı temsil eden Tabipler Birliği'nin yönetiminin tekelinden kurtarılmalıdır. Tabipler Birliği'nin yönetici tayfası, doktorluktan ve sağlık sorunlarından çok, siyasetle ilgilenmektedir. Doktorların, gerçekten hak ve çıkarlarını savunabilecek başka bir meslek odasının önü mutlaka açılmalıdır. Sağlık mensuplarının bağlı olduğu yer, Tabipler Birliği değil; Sağlık Bakanlığı'mızdır.
Sağlık ordusu, Tabipler Birliği yöneticilerinden ibaret değildir ve yüzbinlerce sağlık çalışanı, bunların ne mal olduğunun bilincindedir. Tabipler Birliği yöneticileri kendilerini, solcu maskeli mezhepçilere ve ona hizmet eden partilere hizmete adamışlardır. Tabipler Birliği, Türkiye'nin milli haklarını, terörle mücadeleyi desteklemedi... Gazilere şifa, şehitlere rahmet dilemedi. Fakat PKK/ PYD/YPG mensubu teröristlerle emel ve eylem birliği yaptı.
KOZMİK SIRLARIMIZ HDP'YE
Bu köşede daha önce de yazmış ve herkesi uyarmaya gayret etmiştim.
Aday kim olursa olsun. CHP adayı Cumhurbaşkanı seçildiği takdirde, CHP ve HDP artık ruh ikizi oldukları için; Milli Savunma, İçişleri, Adalet, Emniyet, MİT, Genel Kurmay ve devletimizin kozmik odaların tamamı, HDP'ye de bağlanmış olacak. HDP gayrı resmi olarak Milli Güvenlik Kuruluna da başkanlık yapacak..! Devletin bütün gizli, açık bilgileri, ister istemez önlerinde olacak. HDP Eş Genel Başkanları da "Yürütmenin Başı" sıfatı ile, devletin bütün memurlarının da amiri olacaklar...
Fark etmeyecek... Terörist sevici Selahattin Demirtaş, sanki bizzat kendisi seçilmiş gibi, bütün kozmik odalara yine girecek...