Muhalefet milletin geri kalanı ile savaşıyor

ARTIK; sadece Başkan Recep Tayyip Erdoğan değil; onu seven, destekleyen, aynı yolda yürümek isteyen herkes iğrenç ve hayasızca saldırıya uğramaktadır. Ve buna da muhalefet etmek diyorlar.. Kendisine "muhalifim" diyenler, resmen sosyal medyada milletimizin geri kalanı ile savaşmaktadır. Sosyal medya/geleneksel medya, muhalifler için adeta bir suç örgütüne dönüştü. Yalanları oluşturmak ve yaymak, kişilik/itibar saldırıları, küfür, hakaret ve sövmek, olağan hale geldi ve getirildi. İşin en korkunç yanı ise; hukuk önünde hak arayanları, hesap soranları da aşağılıyor ve ayrıca hedef gösteriyorlar. Muhalif siyasi partiler, dernek ve vakıflar, sivil toplum kuruluşları, topluca bu kepazeliğin içinde yer alıyorlar. Asla utanmıyor, sıkılmıyor, mahcup olmuyorlar... Azgınca iğrenç iftiralarını ve yalanlarını sürdürüyorlar...
Maalesef bunların peşine takılanlar da gerçek olmayan bir dünyada yaşıyorlar ve hakikat ile bütün bağlarını koparmışlar...
Bu korkunç ve iğrenç yalanlar ile bu insanlar; artık geldikleri noktada, hükümete muhalefet edeceklerine kendi devleti ve milleti ile savaşır hale dönüştüler.
TESCİLLİ İŞBİRLİKÇİLER VE MERAL AKŞENER'İN PARTİSİ
Meral Akşener'in danışmanı Vedat Yenerer, partisinde üst düzey görevlere getirilenlerin bazıları için, "tescilli işbirlikçiler" ifadesini kullanmış. Yenerer'in istifa ederken ilan ettiği gerekçeler, çok önemlidir.
Peki Vedat Yenerer, Meral Akşener'i hangi konularda suçluyor..? "Atatürk düşmanlarının, etnik bölücülerin, "Apo'ya ev hapsi olsun" ya da "Ege'de Yunan işgali yoktur, hepsi Yunan adası" diyen tescilli işbirlikçilerin, tekrar tekrar üst düzey görevlere getirildiğini, içim acıyarak gördüm ve yaşadım. Bana göre il il dolaşıp, mücadele ederek kurduğumuz partimiz zaman içinde Meral Akşener Fun Club'a dönmüş durumdadır..." Vedat Yenerer istifasını duyururken;
"Parti kurucusu ve çok emeği geçmiş, oy getirmiş, tanınmış vatanseverler, sistemli olarak dışlandıklarını ve kullanıldıklarını görerek teker teker İYİ Partiden ayrıldılar..." diyor. Bu gerçeği zaten bilen biliyordu ve fakat; bir kere daha bu sefer de Vedat Yenerer'in adeta feryat ederek söylemesi çok önemlidir. Ali Aydın, Vedat Yenerer, Ali Türkşen gibi isimler İyi Parti'nin kuruluşunda öne çıkarılmış ve FETÖ'ye karşı olan, özellikle Atatürkçü kesimden oy istenmişti. Ancak bu isimlerden hiçbiri İP'ten milletvekili seçilecek yerlerden aday gösterilmediler.
VİCDANI OLANLAR MERAL'İN İP'İNİ BIRAKIYORLAR
Vicdanı rahatsız olanlar bütün bu yaşananlara isyan ederlerken sahada;
HDP ile Meral Akşener'in İP'ine tutunanlar arasında, gerçekten bir itiş kakış var mı...? Yok be kardeşim...
CHP'nin kazanmış olduğu belediyeleri, İstanbul başta olmak üzere; CHP/ HDP/ İP/SP hep beraber belediyeleri yağmalamayı sürdürüyorlar. Belediye Daire Başkanlıklarını, şirketlerini, ihalelerini omuz omuza paylaşıyorlar.
Yerel seçimler esnasında kimler ile birlikte olduklarını, kapı kapı gezip kime oy istediklerini çok iyi biliyorlardı.
Olan bitenden vicdanları kanayan ve artık dayanamayıp isyan edenler, Meral Akşener'in ipini bırakıyorlar...
KAZANMAK DEĞİL 2.TURA KALMASINI SAĞLAMAK
Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli birlikteliğini yıkmak için bir ve beraber olmaya devam ediyorlar.
Muhalefetin yeni adresleri olan Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın partilerinin; proje, hizmet, icraat, milletin derdi falan umurlarında bile değil... AK PARTİ'den oy kopartmaktan başka bir amaçları yok. Meral Akşener'in partisi ile HDP arasında gerginlik varmış gibi yaparak, milliyetçi oyları MHP'den çalma gayreti devam ediyor. Bir tarafta Cumhur İttifakı;
AK Parti, MHP, BBP (başka kimler katılacak ise) yer alacak...
Karşı tarafta ise; bir kenarda CHP, HDP ittifakı yer alacak. Çünkü CHP/ HDP ile bir olan Meral Akşener'in partisine, ülkücüler oy vermek konusunda isteksizler.