Görünüşte kavga gerçekte kanka

İBB Başkanı malum şahıs, Meral Akşener ile Pervin Buldan'ı yan yana anınca bir gürültü koptu. Gerçi Meral Hanım, sonradan yaptığı açıklamada, durumdan pek de rahatsız olmuş gibi gözükmedi. Hem İmamoğlu'nun mesajını hem de kendi partisindekilerin tepkilerini, hürriyetçilik olarak değerlendirdi. Akşener, İmamoğlu ile Ağıralioğlu'nu aynı kefeye koydu. "Kendi görüşlerini ortaya koydular" dedi. Bu köşede sürekli gündemde tutmaya çalışıyorum. Bir kez daha yazıyorum. Sahada; HDP ile Meral Akşener'in İP'ine tutunanlar arasında, gerçekten bir itiş kakış var mı...? Yok be kardeşim... CHP'nin kazanmış olduğu belediyeleri, CHP/ HDP/ İP/SP hep beraber yağmalamayı sürdürüyorlar.
İstanbul başta olmak üzere;
Belediye Daire Başkanlıklarını, şirketlerini, ihalelerini omuz omuza paylaşıyorlar. Yerel seçimler esnasında kimler ile birlikte olduklarını, kapı kapı gezip kime oy istediklerini çok iyi biliyorlardı. Yani görünürde kavga, gerçekte kanka vaziyetindeler...

AYNI CEPHEDE DEVAM EDİYORLAR
Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli birlikteliğini yıkmak için bir ve beraber olmaya devam ediyorlar.
Muhalefetin yeni adresleri olan Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın partilerinin; proje, hizmet, icraat, milletin derdi falan umurlarında bile değil... AK PARTİ'den oy kopartmaktan başka bir amaçları yok. Meral Akşener'in partisi ile HDP arasında gerginlik varmış gibi yaparak, milliyetçi oyları MHP'den çalma tiyatrosu devam ediyor. Bir tarafta Cumhur İttifakı; AK Parti, MHP, BBP (başka kimler katılacak ise) yer alacak...
Karşı tarafta ise; bir kenarda CHP, HDP ittifakı yer alacak. Çünkü CHP/HDP ile bir olan Meral Akşener'in partisine, ülkücüler oy vermek konusunda isteksizler.
Bu nedenle; Meral Akşener'i CHP, HDP'den çekip diğer tarafa; Temel Karamollaoğlu/ Ahmet Davutoğlu/Ali Babacan'ın safına alıyorlar.
Yani; Cumhurbaşkanlığı seçimini hep beraber 2. tura bırakıp, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısında hep beraber yine aynı cephede dikilmek...

MUSUL'DA ÖZERK HRİSTİYAN BÖLGE
Irak ve Suriye'de toprakların gerçek sahiplerini savaş, terör, kaos, yöntemleri ile korkutup zorla göç ettiriyorlar. Yerlerine başkalarının gelmelerini sağlıyorlar. Böylece nüfus yapısı değişiyor. Türkiye gazetesinde dün yayınlanan bir haberde, Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salihi, Papa'nın Irak ziyaretinin özel anlamı olduğunu belirtiyor.
Musul'da kurulacak olan özerk bölgeye, başka illerdeki Hıristiyanlar'ın taşınacağını söylüyor. Erşat Salihi uyarılarını sürdürüyor. "Avrupa ve ABD'nin Musul'da Özerk Hıristiyan bölge planı yaptığını biliyoruz. Papa Franciscus aynı kapsamda bölgeye geldi ve tüm dünyaya yaptığı ziyaret ve ayinlerle mesaj verdi. Papa, Irak'a ajandasında Hıristiyan Ninova Özerk Bölge projesi ile geldi. 2014 yılında DEAŞ'ın Musul'a girişi de aynı projenin bir yansıması olarak görülmeli.
DEAŞ bahanesi ile bölgenin hafızası silindi. Musul ve çevresi harabeye çevrildi.
İnsanlar yüzde 70-80 oranında sürüldü. Yeni bir duruma hazır hâle getirildi...."