Kemal Kılıçdaroğlu’nun son iğrençliği
Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Moskova'ya gittiler, Avrupa'ya Amerika'ya gittiler. Operasyonun gerekliliğini anlattılar. Ve hava desteğini de bunların sayesinde aldılar. Siyaset devreye girmemiş ve siyaset ciddiye alınmamıştır."
DEVLETİMİZE BİR KURŞUN DA KILIÇDAROĞLU SIKTI
Şimdi bu cümlelerin içinde neler var bir bakalım... Yalan, fitne, devlet kurumlarını birbirine düşman etmeye çabalamak, ispiyon, zayıf ve hassas noktamız varmış gibi göstermek ve 'Gel buradan saldır' diye yol göstermek... Bu fakirin, aklına gelmeyenleri de siz ekleyin. TSK ve MİT ile Cumhurbaşkanı ve Hükümet arasında bir kavga, itiş kakış ve hatta isyan olduğunu iddia ediyor. Bu yalanı, TBMM çatısı altında söyleyerek, tüm dünyaya duyurma gayreti içine giriyor. Şu anda şehit olmak üzere adeta birbirleri ile yarışan evlatlarımıza, ihanet ediyor. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne, askerlerimize bir kurşun da Kemal Kılıçdaroğlu sıkıyor... Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere bütün düşmanlarımıza, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde büyük bir zaaf varmış gibi anlatmıştır. Asker, güvenlik bürokrasisi ile siviller arasında kavga olduğu yalanını servis etmiştir.
BİZ AFRİN'E GİRMEYELİM DEMEK, PYD/YPG ANKARA'YA GİRSİN DEMEKTİR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bunu açık açık ve ağzı dolu dolu söyledi. Afrin terör örgütü PKK/PYD/YPG katillerinin kalbidir. Bu eli kanlı Haçlı- Siyonist köpeklerinin ana harekat merkezidir. Afrin'e girmeyelim demek, bu katillerin karargahı, faaliyetlerine devam etsin demektir. Hele bir de bunu "şehitlerimizin sayısı artmasın diye söylüyorum" şeklinde takdim etmek, korkunç bir ikiyüzlülüktür.
Ve tabii ki buz gibi yalandır.
ERSOY DEDE YÜREĞİMİZİ TİTRETTİN
Star Gazetesindeki köşesinde değerli meslektaşımız Ersoy Dede çok önemli bir konuyu gündeme taşıdı. Bu fakir hadiseyi atlamıştı. Çok mühim bir olaydı. 28 Şubat'ın sene-i devriyesinde hepimiz, haksız ve kumpas hukuk yöntemleri ile yıllardır zindanlarda tutulanlar için hürriyet istiyorken...
Sebahattin Arslan, ki kendisi aynı anda asil bir 15 Temmuz kahramanıdır... Eksik yatmışsın diye apar topar yeniden tutuklanmıştı.
DENİZ DIŞARI SEBAHATTİN İÇERİ
Deniz Yücel dışarı, Sebahattin içeri başlığıyla konuyu hepimizin kalbine sapladı. Bu nasıl iş be kardeşim..? 28 Şubat,15 Temmuz ihanetinin aynısıdır.
28 Şubat döneminde hukukun ve adaletin ırzına geçilmiştir. Biz o dönemdeki yargılamaların tamamı yeniden ele alınmalıdır. Geçersiz sayılmalıdır diyorken.... Sebahattin Arslan'a cezanı az yatmışsın deniyor...
Deniz Yücel'e gelince... Bu kepaze herif, gazeteci görünümlü ajan, provokatördür. Hakkındaki hiç bir olay, bu gerçeği değiştirmez.
Ajandır, provokatördür, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve aziz milletimizin düşmanıdır. Almanya devletinin, kendisi için seferber olması bile tek başına bu gerçeğin delilidir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Şer cephesi (19.11.2024)
- CHP'ye sormadan Atatürk'ü sevemezsin (12.11.2024)
- Onlar güçlü olduğu için değil, biz dağınığız…! (05.11.2024)
- Terör silahını şer güçlerin elinden almak (29.10.2024)
- İla cehenneme zümera…! (22.10.2024)
- Bize doğru geliyorlar (16.10.2024)
- İnsanlık ile savaşan kavim (08.10.2024)
- Persler ve Yahudiler aslında birbirlerini pek severler (01.10.2024)
- Suçu önleyemiyoruz, idam gelsin… (24.09.2024)
- 27 Mayıs iğrenç darbesinde demokrasinin ırzına geçtiler (17.09.2024)