Ailenizin mahkemesi.... Anayasa Mahkemesi

İlk derece mahkemesi gibi vaka incelemesi yapıyor. Delillerin, yeterli olup olmadığını değerlendiriyor.
Vaka incelemesi yapıyor. Davanın esası hakkında karar veriyor. Asrın haini John Dündar hakkında da aynı hataları yaptı. Şimdi de aynı yanlış ve kanunsuz işi tekrar etti. Gerekçeyi okuduğunuz zaman diyorsunuz ki, başka hiç bir mahkemeye gerek yok. Dal Anayasa Mahkemesine kurtul takibattan. Üstelik adamına göre muamele yapıyor. Binlerce başvuru arasından, sıra birilerine hemen gelebiliyor.

ABDULLAH GÜL'ÜN AÇIKLAMALARI, KAHPE FETÖ'CÜLERİN GÖNLÜNDE GÜLLER AÇTIRIYOR
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül; yazar, çizerlerin tutuklu yargılanmasına karşı olduğunu söyledi. Açıklamasını dikkatlice takip ettim. Bundan bir kaç ay evvel de kendisine soru soran bir gazeteciye, aynı açıklamaları yapmıştı. Cumhuriyet gazetesi yargılamaları hakkında ne düşünüyorsunuz diye sorulmuştu. Bu sözlerinin aynısını ifade etmişti. Bu fakir de şimdi yazdıklarının aynısını, o zaman da yazmıştı. Herhangi biri değil. Devletin en tepesinde, siyasetin her yerinde millet kendisine görev vermiş. Aynı zamanda akademisyen.
11. Cumhurbaşkanı... Sayın Abdullah Gül... Hangi gazeteciden bahsediyorsunuz? İşlediği iddia edilen suç ya da suçlara ve bunlarla ilgili kanıtlara bakmaksızın, nasıl böyle genel bir istek ifade edebilirsiniz?
Sokaktaki sıradan vatandaş hukuk ve usul bilmeyebilir. Ama siz, akademik unvanı da olan, aynı zamanda bir eğitimcisiniz. Yıllarca aziz milletimiz, size en şerefli görevleri verdi.
Topyekun, gazetecilerin tutuklu yargılanmasına karşıyım denebilir mi? Yargılama dosyalarını incelediniz mi?

BAŞKALARI TUTUKLU YARGILANSIN
Örneğin; merhum, şehidimiz, Savcı Selim Kiraz'ı rehin eden eli kanlı katillerle, rehin edildiği esnada röportaj yapılmasını ve bu iğrençliğin de ertesi gün tam sayfa yayınlanmasını gazetecilik olarak mı görüyorsunuz? Bunu yapan da gazeteci mi oluyor?
Terör örgütlerinin propagandasını yapmak gazetecilik midir?
Bırakın bütün bunları... Gazetecilik mesleği, yargılamada ayrıcalık sahibi olma hakkına sahip midir?... Yani, başkaları tutuklu yargılanabilir.
Ancak gazeteciler tutuklu yargılanmasınlar... Resmen bunu söylemiş gibi algılandınız...
Yakışmadı... Çirkin oldu...
Hukuka açıkça aykırı bir tez savundunuz...

O ZAMAN HERKES, BÜTÜN MAHKEMELERDE TUTUKSUZ YARGILANSIN?
Şunu deseydiniz hiç birimiz bu eleştirileri yapamazdık. Yapamazdık...
"Ben yargılamaların tutuklu yapılmasına tamamen karşıyım. Herkes ve bütün mahkemelerde, tutuksuz yargılansın... Açıklamanızda, "Geçmişte de bu fikri savunurdum" demişsiniz...
Geçmişinde Cumhurbaşkanlığı olan bir zat böyle mi konuşur?
Ayırım yapmadan, hangi davadan söz ettiğini belirtmeden, deliller, kanıtlardan bahsetmeden, külliyen gazeteciler tutuksuz yargılansın... Öyle mi?... Bu arada, eskiden beri sizi tanıyan, bilenlerin, hakkınızdaki eleştiri ve sözleriyle ilgili sitem ediyormuşsunuz. Sayın Gül, bu gibi tuhaf yaklaşımlarınızla kendinizi, kendiniz hedefe koyuyorsunuz. Başkasına gerek kalmıyor ki...!