Silahlı çeteye karşı olanlar Deniz Gezmiş’e tapıyorlar

Bu CHP'li sözcüler, silahlı çete oluşturma çabası diyorlar ya...
Banka soyan, silahlı çete mensubu Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını senelerdir kahraman gibi anıyorlar. Adeta put yapmış, tapıyorlar... Gezi olaylarında, kendi devletinin polisine, güvenlik kuvvetlerine düşmana saldırır gibi saldıranları... Kamu binalarını, araçlarını yakıp yıkanları... Bayrağımızı yakanları alınlarından öpenler... 15 Temmuz'da vatan, millet, devlet, bayrak için canını feda edenler ve edecek olanlara "it sürüsü" diyebilmiştir...
KORKALIM, SİNELİM, PISALIM İSTİYORLAR
CHP Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan... Ak Parti'yi seven, liderliğinin dediklerini yapan ve yapacak olan insanlara, "it sürüsü" diyebilmiştir.
Kalbindeki nefreti ve pisliği fışkırtmıştır.
Aslında, 15 Temmuz ihanetine engel olmak isteyen herkesten nefret ediyorlar.
Hadisenin tam olarak izahı budur. Bir kez daha bu millet hainlerin karşısına dikilmesin istiyorlar.
KİMLER BİZLERE "İT SÜRÜSÜ" DİYOR?
O gece, FETÖ mensupları yalnız değillerdi. Kimler o gece akıl ve gönül beraberliği içindeydiler..? Bazı mezhepçi ordu, emniyet, yargı, mülki idare mensupları da bu ihanetin içindeydiler... PKK ve sevicileri de bu kepazeliğin içindeydiler... DHKP/C mensubu katiller ve onlara sevgi ve sempati besleyenler de ihanetin içindeydiler... Çok tuhaf ama... Yukarıda saydıklarıma tamamen ters, milliyetçi ve hatta ülkücü kimliğiyle bilinen fakat MHP'den dışlanmış, kovulmuş olanların bazıları da darbe olsun istediler...
Kendilerine Atatürkçü diyen ama Atatürk ile zerre ilgisi olmayan bazıları da bu iğrençliğin içindeydiler... Çeşitli sebeplerle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan nefret eden ve bunu artık bir saplantı haline getirmiş, sağduyuyu artık tamamen kaybetmiş, sapkınlar da bu rezilliğin içindeydiler...
ABDULLAH GÜL HALA DAVA ARKADAŞI MI?
Bölgemizde deyim yerindeyse yer yerinden oynuyor. ABD resmen Türkiye Cumhuriyeti ile savaşıyor.
PKK, PYD, YPG mensupları eli kanlı katiller, Amerika Birleşik Devletleri'nin ordu mensupları gibi olmuşlar. Suriye, Irak, İran, Rusya ile ilgili müthiş olaylar cereyan ediyor. ABD, mahkeme tiyatrosu ile Türkiye'ye kumpas kurmuş, ekonomimize, egemenliğimize ayrı bir saldırı gerçekleştiriyor. Gündemdeki mevzuları daha da sayabiliriz. Hal böyle iken... Yıllarca bu memlekette Dışişleri Bakanlığı yapmış, daha sonra Cumhurbaşkanı olmuş zat, böyle mi davranmalıydı? Dünyanın belli başlı bütün güç odaklarının, kozmik odalarını bilen bu insanın, yapacak hiç mi bir şeyi yoktu? Söyleyecek hiç mi sözü yoktu? Bu meseleler ile ilgili hatırı sayılır bir icraat hatırlıyor musunuz? Ama malum Kanun Hükmünde Kararname ile ilgili duruşunu hepimiz biliyoruz. Adama sormazlar mı? Madem devlet meselelerinde bu denli hassassınız... Diğer meselelerde neredeydiniz diye?
​DARBENİN LİDERİ KEMAL KILIÇDAROĞLU MU?
İftira mı?... Haksızlık mı?... Güzel kardeşim; kadın-erkek, yaşlı-genç, çoluk-çocuk demeden kendi milletini bombalayanlar... Cumhurbaşkanını, Başbakanı, Bakanları, Valileri, Emniyet Müdürlerini kovalayanlar...
Öldürmek isteyenler... TBMM'yi bombalayanlar... Darbeye katılmayan kendi komutanlarını esir edenler...
Aynı anlarda, İstanbul'da, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu, kuşattıkları havalimanından kim olduğunu bildikleri halde, salıveriyorlarsa... CHP Genel Başkanı, bu işin neresinde?...