Yeni sınırlar değil... Varolanları ortadan kaldırmak

Haçlılar ve Siyonistler; birbirleriyle, siyasi, coğrafi, ekonomik her türlü sınırları kaldırırlarken... Birbirlerini, daha fazla işbirliği ve birleşmeye doğru teşvik ederlerken...
Askeri, ekonomik, siyasi birlikler, beraberlikler kurarlarken... Ortak şirketler, projeler, etkinlikler, örgütler oluştururlarken...
Ortak parlamento, ortak devlet ve hatta ortak ordular, askeri örgütler ile yaşarlarken...
Müslümanlara ; küçücük yeni sınırlar...
Ayrılıklar... Parçalanmalar...
Bölünmeler... Dayatılıyor...
ZAYIFLATMAK, ÇATIŞTIRMAK VE BÖLMEK
Amaç sömürüyü kolaylaştırmak.
Acıyı, gözyaşını ve Müslüman kardeş kavgasını devamlı kılmak. Bu kalleş düşmanlarımız, hep aynı yöntemi kullanıyorlar. Geçenlerde bu yazdıklarımı sosyal medyada gündeme getiren AB Bakan Yardımcısı Ali Şahin, aynen şöyle tweet atmıştı: "Batı'nın sömürmek için zayıflatması...
Zayıflatmak için çatıştırması...
Çatıştırmak için de bölmesi gerekmektedir... Diyelim ki Irak, Türkiye, İran ve Suriye'yi de içine alan bir Kürdistan kuruldu. Kürtler, birleştik mi sanıyorsunuz?... Hayır Bölecekler...
Bu kez bölünme, Türkiye Kürt'ü, Irak Kürt'ü, Suriye Kürt'ü, İran Kürt'ü diye devam edecek. Peki bununla bitecek mi? Hayır. Bitmeyecek... Bu kez Sünni Kürt, Şii Kürt diye bölecekler. Bölünme bununla sona erecek mi? Hayır.
Bitmeyecek... Bu kez islamcı Kürt, laik Kürt, sağcı Kürt, solcu Kürt diye bölecekler. Çünkü Batı'nın hayatta kalabilmesinin tek yolu sömürmektir. Sömürmek için de bölmek... İslam coğrafyasının, bu acımasız sömürüden kurtulmasının tek bir kurtuluşu var. O da, yeni sınırlar değil, var olan sınırların ortadan kaldırılmasıdır."
KARŞIYMIŞ GİBİ GÖZÜKÜP CESARET VERENLER
Bu arada Haçlılar ve Siyonistlerin devletleri, referanduma karşılarmış gibi göründüler. Öyleymiş gibi konuştular. Ancak derin yapıları, istihbarat örgütleri, el altından bu referandumu destekliyorlar ve yapılması için cesaret veriyorlardı.
Bu işlerin ve ortadoğuda olan bütün olayların merkezinde ABD ve İsrail yer almaktadır. Kameraların önünde ne söylediklerinin hiç bir önemi yok.
Barzani'nin referandum inadı ve İsrail'den gelen, Barzani'yi sonuna kadar destekleme açıklamaları, gerçeği kabak gibi gösteriyor.
Dolayısı ile olanlar, sadece orta doğudaki komşu devletler ve milletlerin sorunu değildir.
Arap, Türk, Kürt, Sünni, Şii bölgede kim varsa, insanlar birbirlerini gırtlaklasın niyetindeler. Bütün ortadoğuyu birbirine düşürmek istiyorlar.
Hesabın orta yerinde Türkiye Cumhuriyeti vardır.
Hala görmeyen, görmek istemeyen, artık ihanet noktasındadır.
Masum değildir.