Karıştırmak, sömürmek için demokrasi
"Irak'ı demokrasi için değil, Saddam'ı devirmek için işgal ettik" İşte dünkü yazımda Suriye için anlattıklarımı bütün dünya için de ispat eden bir itiraf...
Haçlılar'ın ve Siyonistler'in ittifakının lideri ABD'de en üst düzeyde adeta bir suçüstü ifade tutanağı... 'İşgal ettik!' Demokrasi, insan hakları, özgürlükler, hukukun üstünlüğü, özgür düşünce, ifade özgürlüğü ve diğerleri... Bunlar, Batı dediğimiz, Haçlı ve Siyonist ittifakının, inandığı temel değerler zannediyorduk.
Halbuki zaman bir kez daha herkese gösterdi ki bunlar yalan dolan.
İnanmıyorlar... Kullanıyorlar...
Aslında zaten çok iyi biliyorduk.
Ama bir kez daha gördük ve anladık.
Bu kavramlar Batı medeniyetinin, dünyanın geri kalanını karıştırmak, sömürmek için kullandığı değerlermiş.
Hiçbir zaman bu değerleri başkaları için özellikle Müslümanlar için hayata geçirmek istememişler. Kendilerinin dışındaki devletlerin, içişlerine müdahale etmek, bunları bahane ederek kargaşa, kaos oluşmasını sağlamak üzere, bu kavramları araç olarak kullanıyorlar.
Türk ve Müslüman öldürmek serbest
Zaten kendi ülkelerinde meydana gelen olaylarda, işlerine gelmeyen her durumda bir bakıyorsunuz bu kavramlar anında paket olmuş. Avrupa'da yaşayan kardeşlerimizin başına gelenlerde bunu defalarca yaşamadık mı? Avrupa'nın göbeğinde, Türkiye'de halkın doğrudan oylarıyla seçilmiş Cumhurbaşkanı'nın, şakağına silah dayalı ve altında "Onu Öldürün" yazılı pankart açabildiler.
Peki bu iğrençlik için ne karar verdiler?
Yasalarına aykırı bir durum yokmuş...
Adam öldürmeyi ve katilliği bile serbest yapabildiler. En temel insan hakkının ırzına geçtiler... Neden?... Çünkü o pankarttaki bir Türk ve Müslüman...
Devletleri yıkmak için kullanıyorlar...
Seçilmiş liderleri Papa'nın huzurunda hizaya girince, esas duruşa geçince, laiklik hiç akıllarına gelmedi. Ülkemizde de laiklik denince mangalda kül bırakmayanlar, hiç yorum yapmadılar.
Hatta hiç konuşmadılar bile...
Ayrıca referandum esnasında, Avrupa birden bire faşizmin zirvelerine yükselmedi mi?
Nazi dönemi uygulamalarını 2.
Dünya Savaşı filmlerindeki gibi sergilemediler mi? Neredeyse her gün Avrupa'da, Müslümanlar'ın mescidlerine, inançlarına yaşam biçimine saldırılar olmuyor mu? Yani bırakın başka ülkeleri falan, kendi memleketlerinde ve dünyalarında da bu kavramlara aslında yer yok...Bu kavramlar işgal, yağma, sömürü, talan ve Müslümanlar'ı öldürmek için icat edilmiş. Müslümanlar'ın devletlerini karıştırmak, baygın tutmak ve yıkmak için kullanılıyor...
İşte bütün mevzu bu!!!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Şer cephesi (19.11.2024)
- CHP'ye sormadan Atatürk'ü sevemezsin (12.11.2024)
- Onlar güçlü olduğu için değil, biz dağınığız…! (05.11.2024)
- Terör silahını şer güçlerin elinden almak (29.10.2024)
- İla cehenneme zümera…! (22.10.2024)
- Bize doğru geliyorlar (16.10.2024)
- İnsanlık ile savaşan kavim (08.10.2024)
- Persler ve Yahudiler aslında birbirlerini pek severler (01.10.2024)
- Suçu önleyemiyoruz, idam gelsin… (24.09.2024)
- 27 Mayıs iğrenç darbesinde demokrasinin ırzına geçtiler (17.09.2024)