ERHAN AFYONCU

İngiltere’yi işgal edilmekten Osmanlı kurtarmıştı

Osmanlı İmparatorluğu, 16. yüzyılın sonlarında III. Murad devrinde Avrupa'nın en uzak ülkelerinden İngiltere ile ilişki kurmuştu. İngiltere, Habsburglar'ın İspanya kanadı tarafından işgal edilmek üzereydi. İngiltere Türk donanmasının yardımıyla İspanyol işgalinden kurtuldu. 2004'te "The Guardian" "İspanyol donanmasının mağlup edilmesi için Sir Francis Drake'e değil Türkler'e teşekkür etmeliyiz" başlığıyla durumu haberleştirmişti. Akdes Nimet Kurat'ın araştırmalarında bu konunun belgeleri vardır.

İNGİLİZLER İYİ İNSANLARDIR
Kraliçe Elizabeth'in İngiltere'yi Katolik dünyadan uzaklaştırması üzerine İspanya ile arası açılmıştı. Avrupa'nın o dönemde en büyük devleti olan İspanya İngiltere'yi işgal etmek üzereydi. İngilizler, Fransa örneğinden hareket ederek Habsburglar'a karşı direnebilmek için tek şanslarının Osmanlı İmparatorluğu olduğunu anlamışlardı. III. Murad devrinde Osmanlı İmparatorluğu'na elçi göndererek İspanyol donanmasının İngiltere'yi işgalini engellemek için yardım istediler.
Kraliçe Elizabeth'in askeri danışmanı Sir Francis Walsingham, İstanbul'daki İngiltere elçisi William Harborne'a gönderdiği 24 Haziran 1587 tarihli mektupta padişahı İspanyollara karşı harekete geçirmek için elinden ne geliyorsa yapmasını ve İngilizler'in iyi insanlar olduğunu anlatmasını istiyordu. Mektubunda "Sir Francis Drake'in İspanyol kalyonlarını ele geçirdiğinde bütün Müslüman esirleri esaretten kurtarıp, Cezayir'e göndermesini gündeme getirerek İngiltere'ye olumsuz bakan devlet adamlarını ikna etmesini ve İspanyol kudretinin, sultana tâbi Garp Ocakları, yani Kuzey Afrika beylerinin göndereceği kadırgalarla engellenebileceğini" ifade ediyordu.

İNGİLTERE İŞGALDEN KURTULDU
Walsingham, Temmuz 1588'deki İspanyol işgal teşebbüsünden önce İstanbul'daki İngiltere elçisine bir mektup göndererek, İspanyol donanmasının dağıtılması için Türk donanmasının harekete geçirilmesini istedi. İngiliz elçisi Harborne'un faaliyetleri ve Osmanlı siyaseti uyarınca harekete geçen Türk donanmasının Akdeniz'deki manevraları İspanyol donanmasını dağıttı.
Fransa'nın kuzeyinde Calais açıklarında 30 Temmuz 1588'de meydana gelen Gravelines Deniz Muharebesi'nde İngiliz donanmasının karşısına İspanyol donanmasının bir kısmı çıkabildi. İngiliz donanmasının komutanı Sir Francis Drake de, İspanyolları rahatlıkla mağlup etti. İngiliz tarihçi Prof. Jerry Brotton, durumu "Osmanlılar'ın manevraları İspanyol Kralı II. Felibe'nin donanmasını dağıttı. Artık okullarda İspanyol ordusunun neden İngiltere'yi işgal edip, Protestanlığa son veremediğini buna bir sebep daha eklememiz gerekecek. Bu da Kraliçe Elizabeth tarafından tesis edilen İngiliz-Osmanlı ittifakıydı" diye değerlendirir.

***

İngiliz elçisinin yalvaran mektubu
İngiliz temsilcisi Harborne, III. Murad'a sunduğu arzuhalinde diplomatik üslubu bırakmış, neredeyse yalvarıyordu.
"Padişahın yüce katına arzuhal ilam olunur
Saadetlü padişahım hazretleri sağolsun

Devletlü ve saadetli, alemin sığındığı padişah hazretlerinin yüce katlarına kullarının arzı budur ki, İngiltere Kraliçesi ile zat-ı şahaneleri arasında mukaddes bir sulhun vücut bulması hususunda Büyük Tanrı bu kulunuzu başlıca vasıta seçmek lütfunda bulunmuştu. Bendeniz zat-ı şahanelerine bahşedilen kudret ve kuvvet vasıtasıyla bizim müşterek düşmanımız olan bütün putperestleri imha edeceklerini ummuştum. Zira efendim o zamanlar bütün putperestlerin başı olan İspanya Kralı ile tam bir sulh içerisinde yaşamaktayken, zat-ı şahanelerinin danışmanları, şayet kraliçe o taraftan İspanya Kralı'na karşı harbe başlarsa, Osmanlı padişahının da bu taraftan harekete geçeceğine dair mukaddesat üzerine yemin ederek söz vermiş olduklarından, bendeniz efendim kraliçe nezdinde o kadar rica ve niyazda bulundum ki, efendim İspanya ile eskiden beri devam eden sulha son vererek ona karşı karadan ve denizden kesin bir harbe başladı... İspanyol Kralı gerçi kendisi için müsait olmayan şartlarda defalarca sulh ricasında bulunduysa da, kraliçemiz hiçbir zaman buna yanaşmadı. Çünkü bendeniz zat-ı şahanelerinin evvelki vaatleri gereğince müthiş kuvvetlerinizi geciktirmeden İspanyol'a karşı hazırlamakta olduğunuzu, fırsat düştükçe mektuplarımda bildirerek, barış antlaşması imzalamaktan vazgeçirmeye çalıştım. Fakat şimdi ise efendim bu kadar uzun bir süre sizin harekete geçmenizi bekledikten sonra, nihayet bana karşı olan itimadı sarsıldı. Geri dönünce de kafamın kesileceğini tahmin ediyorum.
Eğer bu putpereste karşı var kuvvetinizi göndermek niyetinde değilseniz, ona zarar vermek üzere hiç olmazsa 60 veya 80 kadırga gönderiniz. Bu gemileri İspanyol Kralı'nın efendime karşı savaşmak için mutat garnizon kuvvetlerini çekerek boş bırakacağı yerlere, gönderiniz. Buralarda asker bulunmayacağı için, bu bölgeleri tahrip etmek ve devletinize katmak kolay olacaktır.

Zira efendim kraliçe, benim ricam ve zat-ı şahanelerinin vaadi üzerine İspanyol'u nefes alamayacak bir dereceye kadar sıkıştırdı. Şayet bu fırsat kaçırılacak olursa korkarım ki zat-ı şahaneleri, putperestlerin imhası için azimkâr ve bütün cihandaki hükümdarların en büyüğü olarak yaradan Tanrı'nın gazabına uğramayasınız. Efendim kraliçe bir kadın olduğu ve cinsiyeti bakımından savaşa meyilli olmaması lazım geldiği hâlde Tanrı'nın bu konudaki emrini var kuvvetiyle yerine getiriyor. Eğer size çok sadık kalan bir hükümdar dostunuzu en nazik zamanda kendi hâline bıraktığınız takdirde, sizin hareketinize bütün dünya şaşıracak. Çünkü efendim sizin vaadinize ve dostluğunuza güvenerek gerek kendi hayatını, gerek devletini büyük bir tehlikeye attı.
Kraliçe efendim İspanyol tarafından yapılan barış teklifinin reddi üzerine, kralın papadan ve bütün putperestlerden yardım göreceğinden emindir. Efendimi tamamen imha etmek niyetinde olduğu da biliniyor. Sonra İspanya Kralı, Hristiyan memleketlerinde kendi emellerine engel olacak tek bir kuvvet kalmayınca, muazzam hazırlıklar yaparak zat-ı şahanelerinin devleti üzerine saldıracak...
Buna karşılık, zat-ı şahaneleri, efendim ile birlikte hakimane bir tarzda vakit geçirmeksizin bir donanma çıkarırsanız bununla Büyük Tanrı'nın buyruğu şeriatın emri ve meydana gelen fırsatın icabı, yüce Osmanlı neslinin şan ve şerefi ve Osmanlı İmparatorluğu'nun muhafazası yolunda hareket etmiş olacaksınız. Bu yapıldığı takdirde mağrur İspanyol ile sahte papa ve bütün taraftarları, yalnız zafer ümitlerinden mahrum edilmekle kalmayacaklar, belki de bu tür küstahlıkların cezasını bulacaklar. Tanrı ancak kendine yakın olanları himaye eder. Sizin vasıtanızla Tanrı putperestleri cezalandıracaktır ki, arta kalanlar bizler gibi hakiki Tanrı'ya tapanlar zümresine dahil olacaklar. Hak yolunda mücadele eden bizleri Tanrı zafere ulaştıracak ve birçok nimetlere kavuşturacak."
İngiltere Elçisi

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.