Put-in-out!

OLAN bitene sadece HTŞ lideri COLANİ üzerinden bakanların anlamadığı çok detay var.
Esad'ın düşmesi, İran'ın büyük kaybı, Rusya'nın artık kimseye kefil olamayacağının, kimseyi koruyamayacağının göstergesidir. Bölgede sınırları değiştiren Türkiye'dir.
Başkan Erdoğan'ın kararlılığıdır. İleride daha iyi anlaşılacağı gibi RUSYA'yı KÜRESEL
İDDİASINDAN
UZAKLAŞTIRAN
SAHA DIŞINA
İTEN Erdoğan'dır...
Açalım...
Yazıya başlarken bir haber önüme düştü. Gazetelerde olmayacaktı bu haber. Fakat istikamet için önemliydi.
Katar'da bir tatbikata katılan Birleşik Krallık'a ait 2 adet Eurofighter Typhoon uçağı, dönüş yolunda Ankara'daki Mürted Hava Üs Komutanlığı'na indi. Uçaklar Hava Kuvvetleri tarafından incelenecekti. Birleşik Krallık Savunma Tedarik ve Sanayi Devlet Bakanı Maria Eagle ile Savunma Bakanı Yaşar Güler de bu vesile ile bir araya geliyordu. Amerika ile yaşanan sorunlar gördüğünüz gibi LONDRA'nın devreye girmesiyle aşılıyordu. Aşılacaktı.
Devam...
Putin askerlerine, ordusuna 24 Şubat 2022'de UKRAYNA'ya girin talimatı verdi. İŞGAL başlıyordu.
Bu tarihten 2 yıl önce ise çok kişinin bilmediği bir gizli görüşme gerçekleşiyordu.
Ekim 2020'de Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky, İngiltere'de MI6 şefi Richard Moore ile bir araya geldi. Bu Putin'in yapacaklarını önceden bilme gücünün toplantıya dönüşmüş şekliydi. İngiltere burada ilk adımı atıyordu. Kimsenin haberi bile yoktu.
Savaştan yaklaşık 10 gün önce yine bir ZİRVE gerçekleşiyordu. Son hamlenin yapıldığı yer... Savunma Bakanı Ben Wallace, 11 Şubat 2022'de Sergey Şoygu ile buluştu. İKİ SAVUNMA BAKANI efor harcasa da savaşı önleyemedi.
Rusya yürüdü... Bu iplerin koptuğu andı.
İngiliz ve Amerikan casus uçakları, artık Ukrayna hava sahasının sınırlarında uçarak RUSLAR'ın askeri hareketlerini saniye saniye izlemeye başlamıştı. Bilgiler Londra'ya oradan da KİEV'e akıyordu. Hiç bilinmeyen GİZLİ GÜÇ devreye giriyordu.
Aslında kaderi değiştiren oydu!
Bu İngilizler'in Kıbrıs'taki dijital ahtapotu GCHQ ve Başkanı Sir Jeremy Fleming'di.
Ukrayna'ya Ruslar'a karşı koyabilmeleri için hayati önemde bilgiler akıyordu.
SAVAŞ BAŞLIYOR elektronik, sinyaller ve siber istihbarat kulvarlarında muazzam bir şekilde ilerliyordu.
4-8-16 kişilik eski İNGİLİZ ASKERLERİ Ukrayna'daydı ve Ruslar'a büyük kayıplar yaşatmaktaydı. Stratejik noktaları havaya uçurarak devam ediyorlardı. Sık sık anlatmaya çabalasam da bazıları anlamıyordu. "BU SAVAŞ NEDEN? diye soruyor ve "Rusya yeni rolüne razı gelmediği için" cevabını paylaşıyordum.
Ruslar, Ukrayna'ya girdikten sonra İngiltere Genelkurmay Başkanı General Sir Mark Carleton-Smith kimselerin duymadığı üzerinde de durmadığı tarihi önemde bir çıkışa imza atıyordu. Carleton- Smith "Amerika destekli küresel düzen veya KURALLAR kitabından ayrı, bağımsız etki alanı ararsanız, karşınızda bizi bulmanız kaçınılmazdır. Rusya bu kararı aldı. Sonuçlarına katlanacak..." diyordu.
Savaştan önce SAVAŞIN geleceğini sızdıran da söyleyen de İNGİLİZ SAVUNMA BAKANI Michael Fallon'du...
Daha 2017'de "Rusya BATI'nın stratejik rakibi olmayı tercih etti" diyordu. Bu kadarla da sınırlı değildi. Geçtiğimiz hafta yazdığım bir isim daha önemli işaretler veriyordu.
Theresa May hükümetinde SAVUNMA
BAKANI olarak görev yapan ve ÇİN'in gizlice Huawei üzerinden İngiltere'yi yanına çektiğini sızdıran Gavin Williamson da "1990'dan sonra yalnızca tek bir süper güç olacağına inandık.
Rusya burada yoktu..." diyerek KÜRESEL DENGEYİ tarif ediyordu. Kampları da...
General Sanders ise "Rusya küresel bir parya statüsüne gelinceye kadar mücadele edilmeli" diyordu.
GCHQ'nun 16. Başkanı Sir Jeremy Fleming, "Çin'in teknolojik adımları durdurulmalı.
Uydu sistemi, internet standartları ve dijital para birimleri gibi önemli alanlarda yaptıkları manipülasyonlar önlenmeli. Müşteri devletler ve hükümetler meydana getirmesinin önüne geçilmeli.
Bunu birlikte önleyecek gücümüz var" diyordu.
��in'i ÖTEKİ tarafa yerleştiriyordu. Dijital patron Fleming, Rusya için de "Çıkarlarını korumak için büyük riskler alan pervasız düşman" tanımı yapıyordu.
Türkiye, İngiltere ile Amerika ile birlikte geleceğe adım atıyordu. İlk anlaşma Washington ile Londra arasında ikicisi ise BEŞTEPE ile BUCKİNGHAM arasındaydı.
Türkiye bu tercihle Rusya'nın sınırlandığı, Çin'in kontrol edileceği bir dengenin ana unsurlarından oluyordu.
Suriye'deki gelişmeleri sadece "Esad gitti COLANİ geldi" diye okursak bunu görme şansımız yoktu. Başkan Erdoğan, Putin'in elini sıkarken bile Moskova'nın küresel iddialarından uzaklaşmasını sağlıyordu. Türkiye, Washington-Londra arasındaki dengeye büyük katkı veriyor, KÜRESEL ÖLÇEKTE kimsenin yapamadığını yapıyordu. Rusya ezilen, geri çekilen, gücünü kaybeden, dostlarına söz veremeyen, verse de tutamayan bir DEVLET statüsüne geriliyordu.
Türkiye LİBYA'dan omuz atıyor Moskova sallanıyordu...
Hafter'in durdurulması ilk raunttu! ORTA ASYA'da maçın devamı çok mümkün.
Buna Putin'in Rusya'sı karar verecekti. Ya küresel rolüne razı olacak tansiyon düşecek ya da sınırları çevrilecek erimeye devam edecekti. Putin'in tasfiyesi de alacağı kararla ilgiliydi. Suriye bir son değil başlangıçtı...
Konuşulmasa da pek üzerine gidilmese de Türkiye, RUSYA gibi bir oyuncuyu yani İKİNCİ DÜNYA
SAVAŞI'ndan sonra dengenin bir diğer tarafını temsil eden gücü saha dışına itiyordu. Böylesine büyük bir sonuç alan, Anglo-Sakson ittifakına muazzam güç katan Türkiye'nin YPG meselesinde, HTŞ meselesinde ya da ORTADOĞU'da zorlanma ihtimali var mı! Elbette yok!
"TARİHİN DOĞRU
TARAFINDA YER ALDIK" açıklaması tüm olanları, olacakları en iyi anlatan cümleydi. Anlamayanların her gün birkaç kez okuması iyi olacak gibi geliyor...
BÜYÜK GÜÇLER BÜYÜK
PAZARLIK YAPAR
BÜYÜK ANLAŞMA İLE
YOLLARINA DEVAM
EDERLERDİ... Türkiye de bunu yapıyordu... Muhaliflerin anlamadığı buydu. Anlamaları da kolay değildi.