Hassas denge
OLAN bitene bakınca anlamakta zorlandığım çok alan oluyor. Kitleler aynı anda aynı komutla düşünmediğine göre nasıl oluyordu da bu kadar gerçekten SAPMA meydana geliyordu. Acıdır, genel itibariyle belki de medyanın YANLIŞ yönlendirmesiyle insanlar gerçekle buluşmada sıkıntı yaşamakta. EN iyi niyetli yorumla çok kişi eksik biliyor, yanlış görüyor ve bunu yayıyor! Aksi çok sayıda görevli mevcut!
Açalım...
Türkiye'ye bakıldığında SAĞ'da SOL'da net olarak bir ABD karşıtlığı görülür. Nettir bu.
Göktaşı düşse ABD üzerinden Washington üzerinden açıklanır.
Haklı yanları da vardır.
Bunu doğrulayan çok da örnek ortadadır.
Ancak ne hikmetse AVRUPA ve İNGİLTERE hiç GÖRÜLMEZ!
Hiç o durağa park eden olmaz!
Hiç o mevziden yazan olmaz! Hiç "İngiltere'yi de hafife almayın" diye uyaran uyandıran yazan çıkmaz. Garip değil mi bu! Sanırım benden başka bu konulara giren yok. Amacım BÖLGESEL ve KÜRESEL bir savaşın olduğunu anlatırken tarafları açık etmek!
ABD ve İNGİLTERE... Şimdi siz bunu görmezseniz neyi nasıl ifade edeceksiniz. Kime ne anlatacaksınız!
Şaka mı ya... Tarafları da isimleri de grupları da bilirim. EN ince ayrıntısına kadar da takip ederim.
Devam...
ABD'nin Türkiye'deki gücünü yazarlar. Doğru! Peki İngiltere'nin varlığını etkisini gücünü yazan kim? OSMANLI'yı yıkan koca bir imparatorluğu tasfiye edeni kim yazıyor, kim bugünkü gücünün altını çiziyor! Buradaki etkisini aktaran var mı? Ekonomik-siyasi-stratejik partnerlerini amaçlarını paylaşan var mı? YOK! Olmaz... Mümkün değil...
İran'daki mesele de bölgesel sarsıntıların yaşanmasındaki mesele de aynıdır! Boris Johnson, daha Dışişleri Bakanı olmadan kendisinden beklenmeyecek kadar önemli bir açıklama yapıyordu.
Johnson, "Tarihi dostluklarımızı canlandırıyoruz. Her şeye yeniden başlıyoruz. Yeni bir dönemin eşiğindeyiz" diyordu. Bunları bana değil ABD'ye söylüyordu! BREXIT zaten bunun içindi. Aynı anda BÖLGESEL KIRILMALAR da DEĞİŞİMLER DE baş göstermekteydi. Alışkanlıklarımız gereği her olanı biteni mahallemizden değerlendiriyoruz.
Haliyle ıskalıyoruz. Anlamıyoruz.
İran'da İbrahim Reisi'nin öldürülmesi olayı da HAMAS meselesi de İsrail'in içindeki dengelerin sarsılması da Kürt Kartı da nereden bakarsanız bakın ucu LONDRA'ya çıkan sorunlardır konulardır. Çünkü adamlar kabul etmek gerekir ki BÜYÜK AKIL. Dediğim bu. Ortadoğu dün de bugün de İNGİLİZLER'DEN sorulurdu.
ABD'den değil! Washington askeriyle silahıyla parasıyla gelse de akıl İNGİLİZLER'deydi. Haliyle İÇ SİYASETTE de ağırlıkları yönlendirme kabiliyetleri çok fazlaydı. Konuşulmazdı ayrı...
ABD, Trump döneminde İRAN DEVRİM MUHAFIZLARI ORDUSU'nu terör listesine aldı. Gitti en önemli ismi Kasım Süleymani'yi öldürdü. İran binlerce kez yazdığım gibi Londra'nın itmesi sonucu ÇİN ile yakındı. Pekin'in arkasındaki akıl da İNGİLİZ'di.
Doğal olarak İRAN bölgede İNGİLTERE adına hareket ediyordu. En azından bir ölçüde.
ABD geldi komutanlarını vurdu. Peki ABD'nin baskısına rağmen Londra, Devrim Muhafızları konusunda adım attı mı? Geçtiğimiz günlerde David Cameron, Lordlar Kamarası Uluslararası İlişkiler ve Savunma Komitesi huzurunda İRAN sunumu yaptı. Devrim MUHAFIZLARI'nı korudu. Hatta Londra'dan "MİLLİ ÇIKARLARIMIZ ÖRTÜŞÜYOR, ASLA TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİL" diyenlerin sesi buralara kadar geldi! Yani pek çok konuda olduğu gibi ABD ile çatışma halindelerdi.
BATI'ya bakın. Akıllı gazeteciler İran'daki FRANSA ve İNGİLTERE etkisini yazar. Çekinmezler. Anlamak isterler çünkü. Humeyni'yi getirip REJİMİ DEĞİŞTİREN FRANSIZ İSTİHBARATIDIR. NET.
Operasyonlar KÜRESEL sonuçlar verecek kadar iyi kurgulanır.
İngiltere, İRAN PETROLLERİNİN ele geçirilmesinden bu yana orada etkili ve güçlü. İran'daki devrilen hükümetlerin arkasındaki güce bakılsa hiç fena olmaz.
Boris Johnson'un altını çizdiği "ESKİ DOSTLARLA İLİŞKİLERİ CANLANDIRMA VE ORTAKLIK KURMA" mottosunu en iyi taşıyan İran'dı.
Listenin başında TAHRAN vardı.
İsrail de Türkiye de diğerleri de bunun içindeydi.
DOĞAL...
Orta Doğu, BÖYLE BİR YERDİ. Küresel sonuçları almak için ilk gelinmesi gereken istasyondu. Londra bunu yapıyordu. Washington da. Sonuçta KAVGANIN büyüğü bizi de içine alan bölgede yaşanıyordu. KÜRT KARTI petrol ve gaz trafiği ile SİYASAL İSLAM en hassas başlıklardı. ABD'nin baskısıyla İSRAİL'in HAMAS üzerinde kurduğu insanlık dışı basınç aslında İNGİLTERE'ye karşıydı. Mesele buydu. Olan masum çocuklara kadınlara oluyordu. Acımasızlık ve gözyaşı tüm bölgeyi kapsıyordu.
Bilinmesi gereken arkadaki BÜYÜK SAVAŞ'tı. ABD ile İNGİLTERE'nin muazzam kapışması...
Londra DERİN DEVLETİ, İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI'ndan sonra Roosevelt'e verdiği İMPARATORLUĞU geri almak istiyor, ABD de "Yok öyle yağma" diyordu. Ancak bizler olaylara bakla kadar derinliği olmayan pencerelerden bakıyorduk.
Sermayeden orduya, istihbarattan emniyete, partilerden kulüplere kadar bu savaş bu mücadele vardı.
GÖRENE TABİİ...
Reisi'nin hayatını kaybetmesinden ABD'nin alacağı nohut tanesi kadar fayda yoktu. Çünkü zaten "SAKIN BÖLGEDE TANSİYONU
YÜKSELTME" uyarısını kabul eden bir liderdi. YAŞAMASI ABD'nin bölgedeki planlarına engel değildi. Ölmesi sorunun başlangıcıydı!
İçerideki yaşananlar da sınırlarımızın hemen aşağısında baş gösteren gelişmeler de BU SAVAŞIN mevzilerinden başka bir şey değildi. Kaç zamandır "Büyük savaşı doğru KOD'layıp kazananın yanında olalım" diye not düşüyorum.
Körü körüne değil. KAZANANI DOĞRU TESPİT EDİP YÜRÜYELİM... Önce tespitlerimizin doğru ve sağlıklı olması gerekiyordu.
Ancak içeride ABD'den başka konuşulan bir şey yoktu. O zaman nasıl olacaktı analizlerimiz, yol haritamız!
Sinan Ateş cinayetinden KOBANİ DAVASI'na kadar gelelim.
Her adımın içinde bu BÜYÜK ÇEKİŞMENİN ya izleri ya tarafları vardı. Sadece işinde gücünde olan insanlar bilmiyor, görmüyordu. Fakat vardı. NET! Her olayı TEK boyutuyla tartışmak GİBİ KISIR BİR ANLAYIŞIN İÇİNDEYİZ. Eksik olan yanlış olan bu.
Devlet Bey CHP'ye, Özgür Özel'e 4 soru sordu. Hepsi birbirinden ağır.
O da Sinan Ateş cinayeti üzerinden cevap verdi. Her satırı ağır... Nasıl açıklayacağız bu tahteravalliyi...
Bakın!
Ayhan Bora Kaplan ve çetesinden girin yurt dışına kaçan itirafçı Serdar Sertçelik'ten çıkın. Tutuklanan emniyet müdürlerinden başlayın para trafiğine uzanın. Siyasileri izleyip rapor tutanlara bakın, ifadelere sızmaya çalışan akla park edin. FARK ETMEZ. Hepsini ezberler dışında analiz ederseniz KÜRESEL MÜCADELEYİ görürsünüz. MHP bunun yaşandığı ana merkezdir.
Kerkük'ten PEKİN'E kadar uzanan bir hatta SAVAŞ var.
Bunun bize uğramaması mümkün değil. Zaten uğradı! Ya akılla bunu atlatacağız ya çok yorulacağız...
Mesele kaba anlatımıyla budur.
Detaylar herkesi çok fazla yıpratır, gerek de yok... Olan bu...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.