Çekil-me!
GELİN bugün sorularımızı sorup ilerleyelim... Anlamaya çalışalım...
Son dönemdeki en büyük sarsıntı İsrail'in HAMAS saldırısına verdiği cevaptı. Katliam yaptılar. Binlerce çocuğu kadını öldürdüler. Peki istedikleri sonuca ulaştılar mı?
Hayır. CIA-NSA bile "Bu mümkün değil.
HAMAS'ı bitiremezler" dedi. İsrail kimdi? İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ABD'nin arkasında yer aldığı "GÖRÜNMEMEK" için, "DÜŞMAN" ilan edilmemek için önde tuttuğu ülke...
Araplar, Müslümanlar İSRAİL'i DÜŞMAN bildi. Ona göre politika geliştirdi. Washington hiç radara yakalanmadı. Ancak 7 EKİM'den sonra İSRAİL katliamlara imza atınca, ABD donanmasıyla geldi.
Bölgeye çöktü. Ve kendini olanca heybetiyle gösterdi. Bu stratejik hataydı. Yapıyorlardı. Oysa yıllarca İsrail-Filistin mücadelesi sürüyor, çözüm bulunmuyordu. İlkokul mezunu biri bile oradaki savaşa harcanan parayla FİLİSTİN'in harika bir geleceği ve yaşantısı olacağını kestirebilirdi. SAVAŞI istiyorlardı. KURGU buydu!
Ancak GAZZE'de artık nokta konulmak zorunda. İstenen de bu sanki. İsrail ve arkasındaki ABD, net olarak fotoğrafta yan yana! Bu bize ORTA DOĞU için Araplar için "YENİ BİR DÜŞMANA HAZIRLIK YAPILDIĞININ" SİNYALİNİ VERMEKTEYDİ.
Kim olabilir bu! Kızıldeniz'deki kurguya ve HUSİLER'e bakınca İRAN ilk seçenek gibi durmakta...
Devam...
ABD'den yükselen Pentagon'un SURİYE'den ve IRAK'tan çekileceği bilgisi, haliyle burada da ilgiyle karşılandı. IRAK'a iki kez KÜRTLER için müdahale eden Pentagon bölgeden çıkıyor muydu? Bu sızıntı ne amaçla yapılıyordu? Mazlum Kobani'ye bakılacak olursa ona iletilen bir bilgi yoktu. Şaşkındılar! ABD ORTA DOĞU'da iki noktaya bakar! PETROLÜN AVRUPA ve ÇİN'e kontrolsüz akışını istemez. Bu nedenle buradalar zaten. DERİN AMERİKA, RUSYA'ya verdiği görevle AVRUPA BİRLİĞİ'ni bitirme noktasına kadar getirdi.
Kuzey Akım Hatları patlatıldı.
Ortadoğu'dan dışlandı. En güçlü oldukları AFRİKA bile kapıyı gösterdi. AVRUPA'nın kabaca durumu bu! Bu yetmiyormuş gibi AVRUPA medyasında her gün "RUSYA BİZE DE SALDIRACAK" manşetleri atılıyor. Gerçekçi olmak şart. Rusya böyle güçlü bir ülke değil. ABD'nin isteğiyle AVRUPA'nın göbeğinde 'ÖTEKİ' meydana getiriliyor.
NATO'da safları sıklaştırmak için... Ya KORKACAKLAR ya UMACAKLAR... Washington korkutarak hepsini kendine bağlıyor... Dönelim ABD'nin Suriye-Irak'tan çekilme konusuna...
Eğer böyle bir adım atılacaksa ilk paragrafta yazdıklarımı bir kez daha okumak durumundayız.
Avrupa'nın ORTADOĞU ile teması istenildiği gibi kesilse de biçilse de ÇİN, İran'dan Suudi Arabistan'a, Kuveyt'ten Katar'a, BAE'den Yemen'e kadar her ülkeyle ilişki içindeydi.
ORTADOĞU'da ABD'nin son sözü söyleme üstünlüğünü bildiği için PETROL KARTINI ÇEŞİTLİ OYUNCULAR üzerinden ilerletiyordu. Haklıydı.
Akıllıcaydı. Çin'in de en zayıf karnı ENERJİYDİ. Ayakta kalması, üretmesi, satması için PETROL olmazsa olmazdı! Peki o neredeydi?
ORTADOĞU'da! 25 YILLIK GİZLİ PLAN YAPTIKLARI İRAN nereye düşüyordu? EN kritik mevziye... Suudlar'la aynı masaya oturttukları İran, Pekin için en stratejik ülkeydi. Suudlar "kırılmasın incinmesin" diye 2021'de TAHRAN'la yaptıkları DERİN ANLAŞMAYI açıklamıyorlardı. Bir ara New York Times sızdırır gibi olmuştu!
Yine son dönemde İRAN istihbaratı önemli bir bilgiye ulaştıktan sonra SURİYE, IRAK ve PAKİSTAN'da füzelerle resmi geçit yaptı. Gerekli gördükleri yerleri vurdular. Neden? 'Kendimizi her şartta savunuruz' mesajı mı veriyorlardı. ABD'nin terk etme ihtimalinin belirdiği bölge neden KAOS işaretleri ile doluydu!
ABD Ortadoğu'da rakiplerinin BÜYÜMEMESİ için bulunmaktaydı. Petrole ihtiyaç duydukları için değil...
Eğer uğruna savaştıkları BÖLGEDEN çıkacaklarsa akla ilk gelen şık, DAHA BÜYÜK SAVAŞIN BÖLGEYİ ESİR ALACAĞI OLMALIYDI! EN büyük zararı ÇİN'in göreceği şekilde!
Trump, "Onların kendi aralarındaki meselelere karışmayacağız" demiyor muydu!
DEVAM...
ABD büyük planını AVRUPA ve ÇİN üzerine kuruyordu. Çin'in arkasındaki akılı yazmıyorum...
1966'da ABD'nin NATO üzerinden kurduğu egemenliğe karşı çıkan De Gaulle, Fransa'yı ittifakın askeri kanadından çıkardı. 2009'da Sarkozy geri dönüş bileti aldı. Bir ülkenin ittifak araması yeni bir tehdidin ortaya çıkmasına ve bunu tek başına bertaraf edemeyeceğini düşünmesine bağlıdır. Fransa ABD'nin görünmeyen yüzünün TERÖR olduğunu biliyordu.
Dışarıda kalamadı. İçeride olsa da TERÖR FRANSA'yı boş bırakmadı. AFRİKA'yı elinden aldı. Paris'te patlayan bombalarla silahlarla... Fransa'nın BAĞIMSIZ AVRUPA'nın önde giden gücü olma hayali böylece bitti. Macron "NATO'nun beyin ölümü gerçekleşti" dedi. Rusya'yı karşısında gördü. Birileri "BİTTİ" demeden bitmiyormuş! Bunu ağır bir bedel ödeyerek öğrendi! NATO şimdi ABD'nin komut verdiği herkesin de küçük payla altında birleştiği bir İTTİFAK'tı. Rotayı belirleyen BEYAZ SARAY'dı.
Ve ROTA ÇİN'di. Öncesinde RUSYA'nın UKRAYNA'ya girmesi korkuyu büyütmesi şarttı.
Bu oluyordu. Çin'e gitmeden önce ORTADOĞU'da Pekin'e bir hamle gerekiyor gibiydi. PETROL TEDARİK ZİNCİRİNİN KOPMASI İSTENİYOR OLABİLİRDİ! PASİFİK'e gidilmeden önce böyle bir hamle NATO için ilk adım sayılabilirdi!
Beyaz Saray'a hızla yaklaşan TRUMP'ın ekibi ne diyordu?
"Gelecek 10 yıl içinde Güney Çin Denizi'ndeki adalar üzerinden Çin'le savaşacağız. Buna hiç şüphe yok..." Peki adres veren DERİN AMERİKA burada ayak izi bırakıyor muydu? Hem de nasıl...
Endonezya, Güneydoğu Asya sularında gerilimin arttığı bir dönemde, ABD ve müttefikleriyle şimdiye kadarki en büyük ortak tatbikat yapıyordu! Fransa da buradaydı! Avustralya da Japonya da... Dahası da vardı...
Brunei, Brezilya, Kanada, Almanya, Hindistan, Malezya, Hollanda, Yeni Zelanda, Papua Yeni Gine, Filipinler ve Kore Cumhuriyeti de hazır bulunmaktaydı...
Nerede, GÜNEY ÇİN DENİZİ'nde...
Trump'ın ekibinin ADALAR diye tarif ettiği bölgede yani...
DIŞARIDA durum böyleyken BAŞKAN ERDOĞAN'ın arkasında birleşen bir TÜRK DEVLETİ fotoğrafı vardı.
İstanbul seçimlerini birkaç gündür yazıyorum. Türkiye'nin geleceği ile ilgili sonuçlar meydana getirecekti çünkü. Bölgede OYUNCU DEĞİŞİKLİKLERİ olacağı zaman uyanık kalmak durumundaydık.
Umalım ve dileyelim ki bölgede tek silah sesi duyulmaz. Ancak veriler hiç de öyle değil. İsrail- HAMAS-Filistin-Kürt Kartı- YPG-PKK-Hizbullah-Husilerİran üzerinden İPEK YOLU'nu imha edecek gelişmelere imza atılabilirdi. İHTİMAL! Türkiye de bu ihtimalleri bilerek seçimlere gidiyordu. Bölgede çok şeyin değişeceğinin sinyali öteden beri vardı. Şimdi daha kuvvetli...
Seçimler, partiler, adaylar, isimler, ittifaklar, elbette önemli.
TÜRKİYE İÇİNDE! Dışarıya karşı TEK SES'e ihtiyaç duyulan bir dönemdeyiz sanki...
Bu senaryo hayata geçerse, gelişmeler Türkiye'nin lehine olacaktı. Sancılı zor bir süreç belki...
Her külfetin bir hikmeti vardır...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.