ERGÜN DİLER

Paranın yolu

GENELLİKLE bizler ya PARAYA, PARANIN GİTTİĞİ YÖNE ya da SİYASETE, SİYASETİN FİGÜRLERİNE bakarız.
Bu noktalara odaklanıp olan biteni anlamaya çabalarız.
Oysa bu tamamen yanlıştır!
Eksiktir! PARA ile SİYASETİ ayrı düşünemeyiz. Ayrı vagonlar değillerdir!
Büyük para ile büyük siyaset birlikte yol alır aynı hedefe kilitlenir.
Para üzerinden gelen rüzgarlar da hiç PARMAK izi bırakmaz. Gelir amacına ulaşır. Mesela Türkiye de Brezilya da Arjantin de Hindistan da böyle çok operasyona maruz kaldı. Gidilmek istenen hedefe ulaşan yolu PARA açardı. Hep böyle olmuştur.
Takip edenler bilir! Genel olarak medyanın yazdıklarına pek uyan biri değilim. Kendi bakış açımla olan biteni anlamaya ve sizlerle paylaşmaya gayret ediyorum. Daha önce de sizlerle paylaşmıştım.
DÜNYA KOCA BİR SÜPERMARKETTİ! Bu markette çalışanlar, reyonlar, tedarikçiler, kasiyerler, temizlikçiler, güvenlik görevlileri, müdürler, genel müdürler ve PATRON bulunmaktaydı. Dünya tam da SÜPERMARKET gibidir. Her ülkenin ayrı bir rotası olduğunu, herkesin kendi özgürlük çizgisinde ilerlediğini düşünürüz.
Bu kocaman bir yanılsamadır.
Böyle bir şey yoktur. Olmamıştır.
Biz bilmesek de GİZLİ BİR SİSTEM tüm süpermarketi işletir. Herkese roller verir.
Herkes gereğini yapar. Eğer görevlerde aksama olursa iç çekişme SAVAŞ'a dönüşür!
Market sahibi değişmez.
Etkilenmez. Kuralar yenilenir ve yola devam edilir. Maalesef durum budur.
Zamanımızı alan meselelere bakarken mesela RUSYA'nın UKRAYNA işgalini değerlendirirken ufkumuz PUTİN ve ZELENSKY çizgisinin dışına çıkmıyor.
Çıkamıyor. Olan biteni okumaya çalışırken "BUNDAN KİM EN BÜYÜK KANZANCI ELDE EDİYOR?" gibi sorulara cevap aramıyoruz.
Gazete ve TV'lerdeki kısa boylu yorumlara esir düşüyoruz.
Şunu net olarak biliyorum ki DÜNYAYI KENDİ HALİNE BIRAKMAYAN ÇOK AMA ÇOK AKILLI İNSANLAR VAR. Ve oyunu kuran da bunlar. Rolleri dağıtan da.
Bir örnek...
Rusya Federasyonu Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Nikolay Patrushev önemli bir isimdir. Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko ile görüşmesinin ardından düzenlediği basın toplantısında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Bir soru üzerine geçen yılın mart ayında Rus ve Ukrayna heyetleri arasında İSTANBUL'da yapılan müzakereleri hatırlatarak "İlke olarak İstanbul'da her şey onaylanmıştı. Ukrayna lideri bile barış antlaşması imzalamaya hazırdı. Sabah Ukrayna heyeti üyeleri müzakereler sırasında yazılı tekliflerini bize teslim etti, Anlaşma tamamlanmak üzereydi. Akşam ise kendi tekliflerinden vazgeçtiler. ABD baskısı olmasaydı bu durum olmazdı" cevabını verdi.
YANİ BURADAKİ DIŞ GÜÇ ABD'YDİ ve SAVAŞIN DEVAMINI İSTİYORDU...
Nedeni ise çok yazdım!
Kendisine çok uzak kara parçasında SAVAŞ isteyerek en büyük ekonomik rakibi olan AVRUPA'yı frenliyor ve kontrol ediyordu. Buna yol açan ise ABD ile karşı karşıya olduğu söylenen PUTİN'di. Böyle mi?
Elbette böyle...
Devam...
Eski gücünde olmadığı söylenen ABD, İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI'ndan sonra ÇİN'i masaya oturttu ve geleceği örmeye başladı. Japonya'ya ATOM BOMBASI atıp ülkeyi ABD'ye çalışan ATÖLYEYE çevirdi. Sonra bu akıl ÇİN'i de yanında istiyordu. Öyle de yaptı. ÇİN'den büyük bir dev meydana getirdiler ancak parasını da el koydular! Tüm dünyada herkes ÇİN'in ABD'yi yeneceğini alt edeceğini söylemekteydi.
ABD'nin sonu yakındı! Amerikalılar kendi elleriyle büyüttükleri bir DEV'e yenilip yok olacaklarsa gerçekten "sersemmiş bunlar" sözünü hak ediyorlardı. Ya öyle değilse! Ya YENİ DÜNYA DÜZENİ içinse bu yaşanan sancılar, sarsıntılar, çekişmeler gerilimler...
Bence ABD, ÇİN'i öteki yapıp karşısına büyük oyuncu olarak alıyordu. G-2 yani...
Rusya'da burada içerideki gizli ortaktı. Rolü bölgesel ve büyüktü.
Bir de dengenin olmazsa olmazı Türkiye vardı. Geçtiğimiz gün de altını çizdiğim gibi BALKANLAR-AVRASYAORTADOĞU-ORTA ASYA'da etkin olacaktı... Zaten Erdoğan'ın yemin törenine katılanların COĞRAFYASI bunu ortaya koyuyordu. Türkiye'nin bölgedeki tüm aktörlerle hızla barışmasını, sorunları çözmek için adım atmasını da bunun üzerine ekleyin...
YENİ DÜNYA DÜZEN'i doğuma hazırdı. Sancılar bunun işaretiydi. Çin'in koordinatını belirlenmesi içindi olan biten.
Son rötuşlar yapılıyordu.
Türkiye de burada kendine rota çiziyor ve rol kapıyordu.
Rusya gibi... Başkan Erdoğan'ın oluşturduğu yeni KABİNE ile MERKEZ BANKASI BAŞKANI'nın buna uygun olduğunu düşünmekteydim.
Yeni role yeni isimler yani.
Tüm sorunlara rağmen Türkiye ile ABD arasında ciddi bir sıkıntı olmadığın hep yazdım. Aşılabilecek şeylerdi medyaya yansıyanlar.
"KÜRESEL ÖLÇEKTE NE OLUYORDU?" ben buna bakıyor ve AYRI YOLLAR görmüyordum. KABİNE'nin oluş şekli de bunu doğrulamış görünmekte.
ABD medyasından esen olumlu rüzgarlara, AVRUPA'dan ısrarla verilmeyen VİZE'lere bakılınca taşlar yerine oturuyordu.
Yeni dönemde PARA önemliydi ve Mehmet Şimşek ile Hafize Gaye Erkan öne çıkacaktı. Zaten başladılar da... Herhangi bir yol kazası yaşanmazsa Türkiye sorunları atlatacak ve büyüyecekti.
Bölgedeki tektonik gelişmelere uzak kalmayacak ve sorunu çözen olacaktı. Hem de sürpriz şekillerde. Bu frekansta kalınca da PARA gelecekti... Yelkenler rüzgarla dolacaktı. Bu iklimde medyada fazlasıyla yer bulan Hafize Gaye Erkan'a baktım.
Yazılarını okudum. GELECEĞİ, UFKU tarif etmekten çok günlük olaylarla ilgileniyordu.
Olabilir. Bilemem. Ancak bir yazısına Henry Kissinger'ın "Amerikalılar, her sorunun bir çözümü olduğuna inanırlar;
Çinliler ise her çözümün yeni bir dizi soruna giriş bileti olduğunu düşünürler..." sözü ile başlaması güzeldi. Ve finalde de "ABD, Çin'i kontrol edinceye kadar birbirleriyle savaşmak yerine dünyaya katkı sağlayacak iki güç haline gelene kadar piyasalar durulmayacaktır" saptaması KÜRESEL MÜCADELEYİ tarif açısından değerliydi...
Bütün başkentleri değiştiren de bu MÜCADELENİN RİTMİ'ydi. ABD ve Çin konumlarını sağlıklı, rahat ve huzurlu biçimde ifade edinceye kadar sarsıntılar sürecekti.
Görünen o ki Türkiye, ABD tarafında yer almaktaydı... Belli ki ANKARA'nın bölgedeki etkinliği çok daha artacaktı... TÜRKİYE YÜZYILI İÇİN DENGELERİ BİLMEK VE ONA GÖRE ADIM ATMAK ŞARTTI.
TÜRKİYE de bunu yapıyordu.
Sanırım olan bitene buradan bakmakta fayda vardı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.