Troyka

KLAVYENİN başına geçtiğimde televizyonlar, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'nun Meral Akşener'e gidişini CANLI veriyordu.
Görüşmenin sonucunu beklemeden yazıya devam etmek istedim… Olacaklar belliydi. Sadece çok kişi görmek istemiyordu.
Başını çeviriyordu.
Böyle gidilecek yol, alınacak mesafe yoktu.
Açalım… Biraz daha açalım… İlk sorumuz şu olsun.. KEMAL BEY DAHA ÖNCE "GENEL BAŞKANLAR ADAY OLMAYACAK" dedi mi? Dedi.
Fikri neden değişti? İkinci soru da şu.. Gerçekçi olalım. Meral Hanım da 85 milyon gibi Kemal Bey'in aday olacağını biliyordu. Her gün video çekip yayınlayan ve "Ben Kemal, geliyorum" diyen insan daha ne demeli.. Meral Hanım buna rağmen neden masadan kalktı, kim kaldırdı?
Aradaki onlarca ismin sözlerine çıkışlarına bakmıyorum bile..
Önemi de yok. Meral Hanım'a yüklenen, hakaret eden ve GERÇEĞİ ANLAMAYAN CHP'liler'e de sözüm yok.
Herkes kendi ait olduğu kamptan konuşuyor. Geri çekilip bakan ve olanı anlayan yok gibi… O zaman bize de konuyu DERİN'leştirmek kalıyor… Defalarca yazdım.
Cumhurbaşkanlığı her zaman KRİZLE gelmiştir.. Bunun arka planını kimse anlatmıyor.
Hem YEREL hem KÜRESEL AKTÖRLER devreye girdiği için böyle olmuştur. Başına silah dayananı da e-muhtıra yiyeni de gördük. Normal mi? Değil..
Peki neden… Neden bize DIŞ MÜDAHALELER hiç anlatılmaz, hep saklanır… Neden gençlere bunlar öğretilmez. Neden bilinçlenmelerinin önü açılmaz..
Bilemiyorum… Neyse.. Tempoyu artıralım şimdi… Defalarca "KEMAL BEY ADAY OLAMAZ" diye yazdım.
"MASA ADAY GÖSTERMEZ" diye de ekledim. MASA'da zaten İKİ AKIM VARDI. Kimse kusura bakmasın ama bunlar CHP ile İYİ PARTİ'ydi. Gültekin Uysal üzerinden okuma yapılacak değildi.
Diğerlerinin OY toplamı YÜZDE 1'di. Yazdıklarım gerçekleşti ve Kemal Bey MASA'nın adayı olmadı. Meral Hanım kalkınca MASA'da yalnız kaldı. Kendini İLAN edecek duruma geldi. Yani Kemal Bey CHP'nin adayı olarak tek başınaydı. Arkada HDP vardı ancak görünmek istemiyordu.
Şimdilik görünemezdi. Kabul etmek gerekir ki İYİ PARTİ olmadan da MASA asla kazanamıyordu.
Matematik ortadaydı. Kemal Bey "EKMELEDDİN VAKASI" yaşardı. Daha ötesi mümkün değildi. Bir de MERAL HANIM'ın kalktığı MASA'da Ali Babacan Bey de Ahmet Davutoğlu Bey de Temel Karamollaoğlu Bey de oturamazdı kalamazdı.
Seçmenlerine yani TÜRK-SÜNNİ kitleye bunu anlatamazlardı.
Meral Hanım'sız mümkün değildi.
ALGORİTMA buydu. İnanmayan CHP'li arkadaşlar TEMEL BEY'e ANADOLU'da gösterilen tepkileri sorsunlar… Kemal Bey'in ritmi son dönemde farklılaştı. DIŞ ZİYARETLER gerçekten ilginçti.
İsimlere girmek istemiyorum taşıdıkları özelliklerin altını çizmek istemiyorum ancak çıplak gözle bile CHP LİDERİNİN etrafında 3 AYRI GÜÇ ODAĞI YERİNİ ALMIŞTI. Bu isimler bir ÜSTLERİ üzerinden İNGİLTEREABD- ALMANYA iletişimini sağlıyordu. Kemal Bey de "BU ÜÇLÜ arkasında" diye hiç gaz kesmeden gidiyordu. Bir anda ADAYLIK ARZUSUNUN YÜKSELMESİNİN NEDENİ BUYDU. Ancak bu güçler içinde yer alanlar sahnenin bir yerinde dönüp ANKARA'daki MİLLİYETÇİ ÇEKİRDEĞE bakarlardı. Bakmak zorundalardı… Daha açık yazalım… Kemal Bey TÜRKİYE'nin OBAMA'sı olmak istese de bir GÜÇ buna asla ve kat'a izin vermek niyetinde değildi.
Konu buydu. Önceki gün Bursa'da oynanan Bursaspor-Amedspor maçındaki olaylar, gelmesi muhtemel negatif yüklü bulutlardan haber veriyordu. Açıklanmasa da Meral Hanım kendi çekirdeğinden bu bilgiyi alıyor ve ısrarla TÜRKSÜNNİ iki BAŞKAN ADAYI sunuyordu.
"Kendim için bir şey istemiyorum.
Apoletlerimi söktüm.
Gelin siz de vazgeçin.
İKİ CHP'li Belediye başkan��ndan birini aday yapalım" diye yalvarıyordu. Kemal Bey'in etrafında bulunan ÜÇ İSİM buna izin vermek istemiyordu. Akşener aslında ülkeyi de Kemal Bey'i de GERİLİMDEN korumak istiyordu.
Kemal Bey de "Dünya yanımda.
Kim tutar beni" frekansında ilerliyordu. Dinlemiyordu. Akşener'in eleştirilen konuşmasının arka planında da bu vardı. SERT olmalı ki KEMAL BEY uyanmalı….
Biraz daha açalım… Kılıçdaroğlu'nun güvendiği figürlerden biri olan ismin ABD'nin tek tarafı ile teması vardı. Kendisi de Kemal Bey de yanılıyordu.
Diğerleri ise İngiltere ve Almanya'ya uzanıyordu. İçeriden adımlar ile… Ancak ABD başından beri KEMAL BEY'i pek istemiyordu.
AVRUPA BİRLİĞİ'ne yakın olan Kemal Bey favori değildi.
Kılıçdaroğlu bunu bilmediği için MASA'daki tek güç gibi davrandı.
GOL'ü yedi. MASA yıkıldı, toplamak için telaş başladı… Kemal Bey'in ADAY olup seçilmesi demek ABD'nin dışarıda kalması anlamına geliyordu. ALMANYA'nın kazanması İngiltere'nin de kenarda durması demekti! Bu denkleme SABAHA kadar süren trafiklerde itiraz eden YABANCI ve YEREL GÜÇLER vardı.
HDP ile yan yana yürüyecek olan CHP'ye İÇERİDEN güçlü bir karşı çıkış olacaktı. Meral Hanım'ın MASA'dan kalkacağını bu nedenle yazıp duruyordum.
Bu Meral Hanım'ı da aşan bir olaydı. GİZLİ DİNAMİKLERİ bilmeyenler konuşup duruyor.
Yazılıp çizildiği gibi değil gelişmeler.
Bir anda BEYAZ TOROS'lar YEŞİLLER ortaya çıkıyorsa bu tesadüf olabilir miydi! Elbette değildi… Özellikle ALMANYA, ALEVİ kartı üzerinden Kemal Bey'e büyük destek veriyordu.
KÜRESEL SERMAYE de… HDP de bu nedenle orada konumlanıyordu. Kılıçdaroğlu'nun yanındaki İNGİLTERE ve ABD dengesini koruyan isimler de kulvardan çıkmamak için çaba harcıyordu. Hem DIŞ hem İÇ DENGENİN orta noktasını bulmak zorundalardı. AKSİ halde CHP'nin yürüme şansı yoktu. "YÜRÜ BAY KEMAL" demekle yürünmüyordu.
Türkiye gerçeği bize bunu öğretmişti. "AVRUPA'nın dünyada kaybederken burada kazanmasına izin verilmez" diye yüzlerce kez yazdım… İzin verilmeyecekti.
Göreceksiniz… Kemal Bey'in arkasındaki gücün ısrarını bilsem de daha büyüğü gelip sözünü söyleyecek ve geçirecekti… İsimlerden çıkıp GÜÇ DENGESİNE bakarsanız olacakları görmek zor değildi… Yazmaya devam ederken Mansur Yavaş Bey ile Ekrem İmamoğlu Bey'in İYİ PARTİ lideri Akşener'in yanından çıktığını gördüm. Meral Hanım İKİ BAŞKAN için KEMAL BEY'den YARDIMCILIK İSTİYORDU…
YETKİLİ YARDIMCILIK HEM DE… Yani 1971 DARBESİNDE 9 MARTÇILAR ile 12 MARTÇILAR'ın ANLAŞMAYA VARMASI gibi.. DEVLETİ İKİYE BÖLÜP BİRBİRLERİNİ kontrol ederek idare edeceklerdi… Tecrübe edilmiş bir sistemdi bu… Sonucu bilmiyorum. Ancak KEMAL BEY'e TAM yetki verilmeyecekti. Gördüğüm bu.
Doğru olduğu için yazmıyorum bunları TESPİTTE bulunuyorum.
Başkanlık sisteminde MİLLİYETÇİ ÇEKİRDEK ile anlaşmadan kimse kazanamazdı… Bu ıskalanmadığı sürece olan biteni anlamak daha kolay olur… MASA, bu siyasi enkazdan çıkıp bir de Erdoğan'la yarışacaktı. Bu da madalyonun diğer yüzüydü. Bunu da yarın yazarız..