ERGÜN DİLER

Zurnada peşrev olmaz

TÜRKİYE demokrasi tarihinin en önemli seçimlerine giderken, sık sık 6'lı MASA'yı yazıyorum. Kemal Bey başta olmak üzere bazı isimler masada kavga çıkartmaya çalışanlar olduğu vurgusunu yapıyor. Bu gerçekçi değil.
Masada sorun olduğu, farklı yollar farklı kapılara açıldığı için ve insanların bunları pek bilmediğini düşündüğüm için yazmaya gayret ediyorum. Bir yanda dünyanın en sıkıntılı döneminde seçime giden 20 yıllık bir iktidar diğer yanda ise bir araya gelerek iktidarı almak isteyen bir konsorsiyum...
Başkan Erdoğan'ın küresel ölçekte durduğu yer belli. İlişkileri belli. Adımları belli. Ancak karşı tarafta yani ERDOĞAN'ı TASFİYE ETMEK isteyen oluşumda tansiyon hiç eksik olmuyor. Peki neden? Seçimlere giderken yaşanacak KÜRESEL mücadeleyi bildiğim için olan bitene oradan bakmayı tercih ediyorum. Günün sonunda her söz her adım gelir o dengeye dayanır! Bunu da unutmayın!
6'lı MASA Kemal Bey'in taraftarının çok olduğu masadır!
Kemal Bey'in en sadık dostu Ahmet Davutoğlu'dur. Hemen arkasından Gültekin Uysal gelir.
Onu da Temel Karamollaoğlu izler. Ali Babacan sanki bir "TIK" Meral Hanım'a yakındır gibi durmaktadır... Bunları yazdım zaten... MASA sakinleri yakıcı konularda bir araya gelemez.
Bu bir fitne değildir, gerçektir.
Kemal Bey'in ADAYLIĞINA Meral Hanım'ı kimse ikna edemez. CHP liderine de kimse İMAMOĞLU'nun adaylığını dayatamaz. Bu isimler üzerinden bir kapışma gibi görünse de gerçekte bunu aşan bir boyutu vardır. Anlatmak istediğim de budur. Aynı masada aynı partide hatta aynı bakanlar kurulunda bulunmak aynı fikirde olduğunuz anlamına gelmez. Erdoğan'ın Gül ile rahmetli Erbakan'ın Gül ile, Özal'ın Mesut Yılmaz ile Kılıçdaroğlu'nun Baykal ile yakınlıkları olsa da siyaseten farklı kutupları temsil ederler. Kemal Bey ile Meral Hanım arasında bir kardeşlik hukuku olsa da iki partinin gittiği gideceği yer ayrı adreslere çıkar. Bu bilinmediği için de çok kimse olan biteni ıskalamakta...
İYİ PARTİ liderinin SARAÇHANE'ye gelişi İmamoğlu'na destek verişi aslında CHP'yi de zorunlu olarak platforma çekmiştir. CHP liderinin Almanya'dan zorunlu dönüşü ve zorunlu destek verişi de böyle okunmalıdır. Soru şu!
İMAMOĞLU'NA GELECEK BİR CEZADA, GELECEK BİR SİYASİ YASAKTA EN ÇOK KİM MUTLU OLUR?
Çok kişiden "İKTİDAR" cevaplarını duyar gibiyim. Peki İmamoğlu'na YASAK gelmesi Erdoğan gibi bir lideri niye mutlu etsin ki! Fatura kendisine çıkacağı için her daim "YASAK" kelimesiyle anılacaktı. Siyasetten çekildiği zaman bile bu peşinden gelecekti. Erdoğan'ı mutlu etmesi için gerçek bir neden göremiyorum! Peki aynı sorunun cevabını CHP'de arayalım...
İmamoğlu'nun YASAKLANMASI, önünün kesilmesi Kılıçdaroğlu'nu mutlu eder mi? Hemen etmez demeyin!
Durun düşünün biraz... İmamoğlu son günlerde iyice popüler oldu.
YASAK gelmesi durumunda Kemal Bey aday olursa doğal olarak Meral Hanım da destek vermek zorunda kalacaktı. Adayı YASAKLI olunca masa ağır basacak Kılıçradoğlu ismine yaklaşacaktı. Zorunluluktu bu.
Tercih değil!
Kemal Bey de İMAMOĞLU'na sahne önünde, mitinglerde, TV'lerde gazetelerde sahip çıkacak onun mağduriyetini arkasına alacak o rüzgarla yelkenini dolduracak böylece yol alacaktı. Kabul edelim ki bu da işe yarayacak bir formüldü.
İmamoğlu YASAK'lanırsa MASA'nın tamamı ortak aday konusunda anlaşma zemini yakalamış olacaktı.
"MİLLİ İRADEYE GASP" diyerek yola çıkılacaktı.
Ve bütün yollar Kemal Bey'e açılacaktı. Dolayısıyla MASA'nın hakimi ALMANYA öncülüğündeki AB olacaktı.
KÜRESEL EKOL tüm hatlarıyla Erdoğan'ın karşısında olacaktı. Bu mümkün mü? Akla yatkın mı? Düşünün bakalım...
Açalım...
MASA'da KÜRESEL DENKLEMİN farklı oyuncuları var. Bunlar da ayrı yollardalar.
Ancak Kemal Bey masanın önemli bölümüne hakim... Meral Hanım hariç... Bu tabloyu çok kez anlattım. Dün de Temel Karamollaoğlu çıktı ve MASA üzerine seçim üzerine konuştu.
Saadet Partisi Genel Başkanı, İmamoğlu ve Yavaş'ın isimlerine karşı olduğunu gizleme gereği duymadan "Ocak ayından itibaren seçim sathı mailine girmiş oluyoruz. 5 Ocak'ta altılı masa yeniden toplanacak.
Orada artık bu konu (ortak aday) konuşulabilir. Ben sürekli aday kim diyerek mugalata yapan mangalda kül bırakmayanlara bakmıyorum. Ama Erdoğan ortalığı karıştırmak istedi ve karıştırdı. Buna gücü vardı ve yaptı. 'İmamoğlu'nu ya da Yavaş'ı istiyoruz, onlardan biri aday olurlarsa mutlaka kazanır' demek cahilce bir iddia.
Erdoğan'ın politik birikimini, mali imkanlarını, yargıdaki imkanlarını hafife alıyorlar. Erdoğan buldozer gibi ezip geçer..." Temel Bey'in sözlerindeki GİZLİ ÖZNE'nin MERAL HANIM olduğu ilk bakışta bile görülecek kadar netti.
İMAMOĞLU'nu ADAY olarak öne çıkartan İYİ PARTİ lideri, SAADET liderinin hedefi olabiliyordu. Zaten Meral Hanım ile Kemal Bey'in arası bozuktu. Düzelecek tarafı da yoktu. Tam da bu noktada TEMEL BEY koordinatını belli ediyordu ve "Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın en az 3 puan üzerinde görünüyor" diyerek ADAYINI açıklıyordu. Bu da son derece doğaldı. Zaten tek itiraz Akşener'den geliyordu. Biz bu yol ayırımlarını, çatışmaları, restleşmeleri, darılmaları, kırılmaları "SEÇİLEBİLECEK YA DA SEÇİLEMEYECEK ADAY" şablonu üzerinden okuyorduk. Gerçekte ise durum bu değildi. "Küresel denklemde oturduğum yere oturabilen biri seçilsin" diyemedikleri için bu dili kullanıyorlardı. Bu da son derece anlaşılırdı...
MASA'daki kavga AVRUPA'nın kendi içindeki kavgasıydı... İngiltere eline sokup masayı karıştırmıştı.
AB ve ALMANYA tarafı ise geri adım atmıyordu...
ADAY'IN İSMİNDEN ÇOK KAPLAYACAĞI EKSEN ÖNEMLİYDİ. CUMHURBAŞKANI, TÜRKİYE'NİN KONUMUNU VE ROTASINI TEMSİL EDEN KİŞİDİR. Olay bu nedenle çok sancılı gelişiyordu.
MASA bilek güreşinde bir galip bulamazsa ÜÇÜNCÜ BİR ADAYA GİDECEKTİ. İsmi hiç gündeme gelmeyen birine...
Ancak önce bir İMAMOĞLU meselesini görmek gerekiyordu...
Tek bildiğim çok sürpriz gelişmelerin olacağıydı.
Mühendisliğin tam gaz gittiğiydi.
Bekleyelim bakalım...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.