Şifre Haziran
RUSYA'NIN Ukrayna'ya girmesi AZAK ile KARADENİZ kıyılarındaki tüm şehirleri neredeyse ele geçirmesi, bunun üzerine İstanbul'da BARIŞ görüşmelerinin hız kazanması ve ufukta bir yolun görünmesi...
Dünün kısa bir özeti bu. Ancak olanlar ve olacak olanlar gazete sayfalarında TV'deki tartışmalarda yok. Olmaz da... Rusya ile UKRAYNA arasındaki barış nasıl olacak? Ruslar ele geçirdikleri toprakları, mesela KIRIM'ı geri verecek mi? Donetsk ve Luhansk ne olacak?
Yaptırımlar nereye kadar gerileyecek? Ukrayna'nın barış için atacağı imzaya REFERANDUMDA halk ne diyecek? Böyle soru çok. Bunları önümüzdeki dönemde yazarız...
Önemli olan yeni bir sistemin kurulmak üzere olduğu ve burada kime nasıl bir rol verildiği...
Trump BAŞKANLIĞI döneminde Londra'ya gitti. Windsor'da Kraliçe tarafından törenle karşılandı. Ancak Trump ve eşi TÖRENE 15 dakika geç geldi. Neredeyse 100 yaşına gelmiş olan KRALİÇE'yi ayakta bekletti. Seramonide de resmen saygısızlık yaparak adeta Kraliçe'yi ve İngiltere'yi aşağıladı.
Biden'ın normalde KATOLİK olması nedeniyle Kennedy gibi ALMANYA'ya gitmesi ilk ziyaretini Berlin'e gerçekleştirmesi beklenen bir adımdı. Ancak öyle olmadı. Biden, ABD dışına çıkar çıkmaz soluğu Londra'da aldı. 2021 HAZİRAN ayı çok önemliydi. Hem G-7 Zirvesi hem Kraliçe ile görüşme hem de Brüksel'de NATO ZİRVESİ vardı. Önümüzdeki yılları ve yaşanacak olanları bu "ÜÇ ZİRVEDEN ÇIKANLAR" olarak okumak durumundaydık...
Açalım...
ABD Başkanı Joe Biden ve Eşi Jill Biden, İngiltere'deki G-7 Liderler Zirvesi'nin ardından İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth ile Windsor Kalesi'nde bir araya geldi. Başkan Biden ve eşi, Windsor Kalesi'nde gerçekleşen resmi törenin ardından Kraliçe ile çay içti. Biden burada önemli bir çıkış yapıyordu. Çok kişi üzerinde durmuyordu...
Biden, Kraliçe ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, "Bana annemin görünüşünü ve cömertliğini hatırlattı" ifadelerini kullandı. Biden ayrıca, "Kraliçe, görüşmek üzere olduğum iki liderin kimler olduğunu sordu.
Putin ve Xi Cinping hakkında bilgi edinmek istedi" dedi.
ABD BAŞKANI, İngiltere KRALİÇESİ hakkında "ANNE VURGUSU" yapıyordu...
Biden, KRALİÇE'yi BEYAZ SARAY'da görmek istediğini de iletiyordu... Ancak Biden Cornwall'daki G-7 liderleri akşam yemeğine giderken mesajı vermeyi de ihmal etmiyordu! PROTOKOL'ü imha ediyor ve Prens Charles, Cambridge Dükü Prens William, Cambridge Düşesi, Kate'in de aralarında olduğu KRALİYET AİLESİNDEN sonra yemeğe geliyordu...
İŞTE BU ÜÇ ZİRVEDEN sonra ORTAYA ÇIKAN GERÇEK "NATO DÖNEMİNE" girilmesiydi... Günlerdir yazdığım gibi RUSYA'nın Ukrayna'ya girmesi de ekonomilerin sarsılması da, Avrupa'nın çaresizliğiyle baş başa kalması da, Türkiye'nin öne çıkması da, hepsi buralardan çıkan sonuçlara göre dağıtılan ROLLERLE ilgiliydi... ABD ve İNGİLTERE ortaklığını zirveye çıkarıyor, karşı tarafa da önce Rusya'yı sonra da ÇİN'i koyuyordu...
Kraliçe'nin, Biden'a "Kimlerle görüşeceksin?" diye sorması ve PUTİN ile CİNPİNG cevabını alması boşuna değildi... Ve Rusya'nın saldırılarına ara verdiği dönemde ÇİN'in garip bir şekilde COVİD- 19'la boğuşuyor olması ilginçti. Dünya iki yıl bu bela ile uğraşırken ÇİN'in şimdilerde can siperane bir şekilde ŞANGHAY gibi bir şehri kapatarak pandemi ile tanışması, üzerinde durulması gereken bir gelişmeydi!
BREXIT ile başlayan 15 Temmuz kalkışmasıyla tavan yapan gelişmeler, DÜNYANIN YENİDEN ŞEKİLLENMESİNİN önünü açıyordu. Bütün adımların istikametinde AVRUPA'nın zayıflaması ve Çin ile bağının kontrol edilir hale getirilmesi hedefi vardı. Elbette güvenlik mimarisi, orduların görev alanları, NATO ittifakı ve bir takım siyasi gelişmeler bizi bekliyordu. Ancak asıl mesele EKONOMİK'ti.
Ekonomi üzerinden daha doğrusu NATO'nun görev alacağı rol üzerinden EKONOMİK kartlar da yeniden dağıtılıyordu...
Doğal olarak silah sanayii de buna dahildi.
Görev süresi 30 Eylül 2023'e kadar uzatılan NATO Genel Sekreteri Stoltenberg dün şunları söylüyordu: Güvenlik bedavaya sağlanmıyor.
Özellikle de 2014'ten bu yana gerilimlerin arttığını gördük. Rusya'nın Ukrayna'ya karşı güç kullandığını görüyoruz:
Önce Kırım'ı yasadışı bir şekilde ilhak etti, sonra ülkenin doğu kısmını, Donbas'ı istikrarsızlaştırdı ve şimdi de Ukrayna'yı tam anlamıyla işgal etti. Rusya, tehdit ediyor... NATO'yu da tehdit ediyor... Bu nedenle güvenliğimize daha fazla yatırım yapmalıyız...
Yani geçtiğimiz yıl Kraliçe ile Biden'ın el sıkışması üzerine NATO sahalara geri döndü. Bunu yapma görevi de Putin'e verildi. O da eksiksiz yerine getirdi. Çin ile bütünleşmek isteyen, Rusya'yı da büyük ortak olarak kendilerine bağlama amacı taşıyan AVRUPA burada golü yiyen taraf oldu.
AVRUPA'nın oyununda TÜRKİYE yoktu. Ankara, Washington ile kısmi sorun yaşasa da İNGİLTERE üzerinden yollar açılıyordu.
Ve açılacaktı da...
Muhalefetteki bütün partiler neredeyse AVRUPA EKOLÜNÜ benimseyenlerden oluşmaktaydı. Avrupa nasıl dünya üzerinde çıkış bulamıyorsa burada da bu ekol çok zorlanacaktı.
AK PARTİ-MHP artık içeride bir ittifakın çok ötesinde değerleri taşıyordu. KÜRESEL BİR KARŞILIKLARI VARDI. Muhalefetin gelmesi demek bunun sona ermesi demekti. Ne iç ne de dış dengelerin buna izin vereceğini düşünüyorum.
Yeni kurulan sistemde TÜRKİYE olmazsa olmaz...
Bunu anlamak için çok fazla işaret var. Bakmayı bilen görür. Türkiye karşıtı değilse tabii...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.