ERGÜN DİLER

Kukla

SON döneme bir bakın.. Trump, Biden, Savcı Mueller, Michael Flynn, Putin, Paul Manafort, Boris Johnson, Theresa May, Gina Haspel, Mike Pompeo, Prens Salman, DEAŞ, YPG/PKK, Esad, Zuckerberg, Cinping, George Soros, Merkel, Macron, Kraliçe II. Elizabeth gibi isimler her gün önümüze geliyordu.
İçeride durum haliyle farklıydı. Başkan Erdoğan ile birlikte muhalefet liderlerinin ismini duyuyor Merkez Bankası, TÜİK, DOLAR, EURO, faiz, Suriye, Libya, Azerbaycan, Aliyev gizli manşetlerimizden düşmüyordu.
Peki bu kadar isim bu kadar olay bu kadar ülke bu kadar lider neden ÇEKİŞME halindeydi?
Ne istiyorlardı? Ne amaçlıyorlardı?
İçerideki siyasete bakınca görmediğimiz, ıskaladığımız buydu...
Önceki gün POLONYA'da önemli bir olay oldu.
Yine kısa haberlerle geçildi... Önemli bulunmuyordu belli ki!
Polonya'nın başkenti Varşova'da Rakowiecka Sokak'ta bulunan Türkiye'nin VARŞOVA BÜYÜKELÇİLİĞİ'ne saldırı düzenlendi.
Saldırgan, büyükelçilik binasının personel ve konsolosluk girişi kısmına 3 molotofkokteyli attı.
Elçiliği korumakla görevli polisler, anında harekete geçti. Saldırganı etkisiz hale getirdi. Şehirde olağanüstü hal ilan edildi. Şehirdeki pek çok kamera kayıtları takibe alındı. Köpeklerle iz sürüldü!
Sık sık yazdığım gibi Türkiye'yi ABD'nin bir kısmının yanına koyuyor Kraliçe'yi de oraya monte ediyordum.
Polonya, AVRUPA'da farklı bir ülkeydi! Garip gelecek belki ancak en büyük ortak nokta ise GEORGE SOROS karşıtlığıydı. Daha yakın zamanda Polonya'da sağcı iktidar partisinden bir milletvekili Soros'u "Hıristiyanlık ve milliyetçilik karşıtı aktiviteleri teşvik ettiği gerekçesiyle dünyanın en tehlikeli adamı" olarak nitelendirdi.
Ukrayna vatandaşı Lyudmyla Kozlovska da Polonya'dan sınır dışı edilmişti. Neden? Çünkü Kozlovska hakkında AÇIK TOPLUM üyesi olduğuna dair bulgular vardı! Türkiye'deki GEZİ EYLEMLERİ ve DAVASI nedeniyle Soros ile hükümet karşı karşıyaydı. Soros, Erdoğan'ı sevmediğini ve tasfiyesi için elinden geleni yapacağını gizlemiyordu. Yani Polonya'da da Türkiye'de olduğu gibi KÜRESEL SAVAŞIN CEPHELERİ vardı. Atılan Molotofkokteylleri bunu açığa çıkaran ve TÜRKİYE ile POLONYA'yı aynı paydada toplayan bir eylemdi. Peki sık sık buraya taşıdığım KÜRESEL SAVAŞ bununla sınırlı mıydı?
Elbette değildi. EKİM'de ortalık karışmıştı... Çok değil, iki ay önce!
AB Dönem Başkanı Slovenya'nın Başbakanı Janez Jansa, Twitter'ı yoğun şekilde kullanan liderdi. Eski Yugoslavya lideri Mareşal Tito'ya atfen "Mareşal Twito" olarak anılan 63 yaşındaki Jansa, "Doğu Avrupa'yı ele geçirmeye çalışmakla" itham ettiği George Soros'la AP milletvekillerinin yer aldığı bir fotoğraf yayınladı. Fotoğraftakiler arasında, Mark Rutte'nin partisinden Hans van Baalen ve Hollandalı vekil Sophie in't Veld de bulunuyordu. Jansa paylaştığı fotoğrafın altına "Soros'un Avrupa Parlamentosu'ndaki bilinen 226 kuklasından 13'ü" notu düşüyordu!
Haliyle ortalık savaş alanına dönüyordu.
AVRUPA BİRİLĞİ içindeki bu savaş, ABD'nin de, İngiltere'nin de Rusya'nın da Türkiye'nin de Çin'in de içinde vardı! İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI'ndan sonra kurulan düzen çatırdadığı için yenisi gelecekti! Peki kim kuracaktı? ABD'nin TRUMP tarafı, Kraliçe Elizabeth ve Erdoğan mı? Yoksa AVRUPA BİRLİĞİ ve ABD içindeki SOROS üzerinden filizlenen ekol mü? Kabaca nasıl Türkiye'de ERDOĞAN ve KILIÇDAROĞLU üzerinden İKİ EKOL görüyorsak bu saydığım ülkelerin hepsinde fazlasıyla bulunmaktaydı...
Ancak bizlere ezberletilen ideolojiler nedeniyle bunu görmüyorduk... Oysa İYİ PARTİ ile MHP'nin ayrı yere düşmesi bile ideolojik kalıpların dışında çıplak gözle görülebiliyordu.
Iskalıyorduk. Ortada başka bir denge vardı!
Erdoğan tek başına İKTİDARDA bir EKOLÜ omuzlarken, karşıda birden çok rakip isim bulunmaktaydı!
KÜRESEL ANLAYIŞI temsil edenler Türkiye'de çoğunluktaydı. Siyasi hareketlerin içinde sayıları çok fazlaydı... Trump seçilir seçilmez İngiltere Başbakanı Theresa May'i ABD'ye yollayan ve Londra'ya dönmeden önce Türkiye'ye inmesini söyleyen KRALİÇE'nin dengesi hassas bir noktadaydı... Kılıçdaroğlu bunu bildiği için gün aşırı LONDRA VURGUSU yapmaktaydı... Olayı magazinel hale getirip TÜRKİYE'nin bulunduğu AVRUPA DIŞINDAKİ DENGEYE İTİRAZ EDİYORDU. Türkiye'de görülmek istenmeyen ana konu buydu!
Siyaset, köprü, yol, baraj, AVM, stadyum, santral inşaatı için ya da borsaları, bankaları, istihbaratı yönetmek için yapılmıyordu. Amaç, TÜMÜYLE ROTAYI BELİRLEMEK ya da değiştirmekti... Bizdeki siyasi söylemin ağır ve yakıcı olmasının nedeni, ekollerin çarpışmasıydı.
Avrupa'ya ait ekoller, Türkiye üzerinden ORTADOĞU'ya ulaşmak ve büyük oyunu lehine çevirmek istiyorlardı. Muhalefet söylemese de bunu istiyordu! Erdoğan da ülkenin çıkarlarının diğer ittifakta yattığını görüyordu. Mücadele buydu! Hem yerel hem küresel... Bu şablona göre isteyen istediği ismi, ilgili yere monte eder! Taraflar net olarak ortaya çıkar!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.