GÜNLERDiR yazmaya çalıştığım yeni KÜRESEL DENKLEMİ birkaç olay üzerinden aktarmak istiyorum. Gelin birlikte adım atarak ilerleyelim...
Kamplar, ittifaklar, mücadele alanları, basınç uygulanacak koordinatlar belli...
İngiltere'den başlayalım...
İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace, Afganistan'da görev yapan İngiliz birliklerine tercümanlık yapan 250'den fazla Afgan'a ait verilerin sızmasıyla ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı. Ben Wallace, Parlamento'da yaptığı konuşmada "Kızgın olduğumu söylemem az gelir" dedi.
Wallace soruşturma sonucu bir kişinin görevden alındığı söyledi, bu kişinin adını açıklamadı.
Açıklanamaz çünkü İSTİHBARAT işin içinde. AVRUPA MERKEZLİ bir el devrede. Londra'nın İPEK YOLU'nda kayıp yaşaması için sahaya inmiş durumda...
Geçelim sınırımıza...
Mart 2020'den bu yana sakin bir dönemden geçen Suriye'nin İdlib bölgesinde son günlerde garip bir hareketlenme var. Türk Silahlı Kuvvetleri orada resmen hedef alınmış durumda? Kim neden bunu yapmakta? Bunun YENİ KÜRESEL DENKLEMLE ne ilgisi var? Türkiye'nin ABD-İNGİLTERE ekseninde yer alması, AB ile RUSYA'nın buna karşı çıkması ve SALDIRILARIN yaşanması arasında bir bağ kurulabilir mi?
Elbette! Başkan Erdoğan 29 Eylül'de Putin ile görüşecek... Konu bu...
Devam...
Fransa, Avustralya ile nükleer denizaltılar için anlaştı. Kimine göre 40 kimine göre 90 milyar dolarlık bu anlaşma ABD'nin İngiltere'yi yanına alması sonucu bozuldu. Bozduruldu.
Fransa üç ülkeye de yüksek perdeden tepki gösterdi. Dün de Avrupa Birliği sahne aldı. AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, "Fransa ile açık dayanışma içindeyiz..." dedi.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean Yves Le Drian, AB'nin sessizliğinden duydukları üzüntüyü belirterek, "Fransa'ya yapılan bu muamele tüm Avrupa'ya yapıldı.
Bundan AB'nin çıkarları zarar görecek" dedi mi?
Elbette dedi... AB de topa girdi mi? Tabii ki girdi! AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de "Üye devletlerimizden birisi kabul edilemez bir muamele gördü.
İlişkilerin normal seyrine geri dönmeden önce ne olup bittiğini öğrenmek istiyoruz" diye tepki verdi... Yani AVRUPA ile ABD-İNGİLTERE-TÜRKİYE arasında mücadele giderek yükselecekti... AB, RUSYA'yı yanına alırsa SURİYE'de bunu sıcak olarak görecektik... İşaretler de bu yöndeydi...
Fransa ve Almanya yani AVRUPA öyle kolay kolay kenara itilecek güçler değildi.
Dünyanın her yerinde etkileri fazlaydı. Konu Türkiye olunca bu etki daha da artardı...
Bunu da TÜSİAD'dan anlama şansımız vardı.
TÜSİAD, son dönemde mülteciler üzerinden Avrupa Birliği ile Türkiye arasında şekillenen ilişkileri eleştirdi. Yapılan anlaşmaların 'ilerleme ve reform çıtasından' çıktığını söyleyen TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, "Türkiye mültecilerle ilgili tampon bölge olmaktan çıkmalı" diyerek rengini belli etti.
Öteden beri Avrupa'ya sırtını dayamış olan TÜSİAD "Fazla göçmen alarak buraları kaçak insan yurduna döndürme. Avrupa'ya uyumlu ol. İlerleme rotasından sapma" diyordu...
10 LİRALIK ticaretimizin yaklaşık 6-6.5 lirası AVRUPA ile gerçekleştiği için bu çıkışlar hep olurdu! Dengelerin kurulacağı günlerde ise kaçınılmazdı.
Buradan HDP'ye Kürt sorununa gelelim... CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun Kürt sorununun çözümüne ilişkin açıklamaları tartışma başlattı. Kılıçdaroğlu'nun görüşmeler için "HDP'yi meşru görebiliriz" sözüne İYİ PARTİ'den destek geldi. İYİ Partili Dervişoğlu, '"HDP'li TBMM Başkanvekili oturumları yönetiyor ve hepimiz de onun yönetimine katılıyor muyuz? Bu meşru mu, gayrı-meşru mu tartışmasına en iyi cevaptır" sözleriyle omuz verdiklerini ortaya koydu.
Çok ilgisi olmasa da AVRUPALI istihbarat örgütleri yıllar önce Öcalan'ın yerine AVRUPA SORUMLUSU Faysal Dunlayıcı'yı liderlik için hazırlıyordu.
KOD ADI Kani Yılmaz olan DUNLAYICI Öcalan'a AVRUPA'da sığınacak bir yer bulmuyordu! Tasfiyesini istiyordu. Sonra AVRUPA karşıtı bir başka istihbarat örgütü tarafından ortadan kaldırıldı.
Toparlayalım... Bütün bunlar ne anlama geliyordu?
AVRUPA kendisine karşı açılan MEVZİYİ GÖRMÜŞ DURUMDA...
AVRUPA ORDUSU'nun kurulmasına giden yol aralandı. Zamana ihtiyaçları olduğu için de İPEK YOLU ve ORTADOĞU'da hamle yapacaklardır.
KÜRT MESELESİ'nin tam bu zamanda gündeme geliyor olması asla ve kat'a tesadüf olamaz. Amaç ANKARA'ya BASINÇ UYGULAMAKTIR!
Başlandı zaten...
ABD'nin Afganistan'dan aniden çekilmesi AB'nin hazırlıksız yakalanması yeni dönemi başlattı...
Kavga büyüyecektir...