Enerji masası!

DAHA önce birkaç kez yazdım. YENİ DÜNYA DÜZENİ, 2018 bitmeden kurulacak ya da en azından temeli atılacak. Bunu göreceğiz. Ancak sanki bu tarihe yetiştirilmesi için özel ve büyük adımlar atılmakta. Büyük planlar yapılmakta. İçinden geçtiğimiz şu günlerde BÜYÜK GÜÇLER olmadık nedenlerden dolayı birbirlerine saldırmakta... Hedef ise yönetmek. Her şeyi herkesi... Zaten bu da ancak ve ancak büyük bir SAVAŞLA olur. Öyle bir satranç tahtası konuldu ki herkes hamle yapmak istiyor. Haklı olarak biz de... Karşımızda bizi hem tahtanın üzerinden hem de oyunun oynandığı alandan atmak isteyenler de var. Bunu BATI basınını takip edince çok rahat görüyoruz. Zaten "istihbaratın yüzde 95'i açık istihbarat" derler ya... Durum tam da bu... Nasıl mı? Açalım biraz...
Dün biraz söz ettim...
Oradan devam edelim...
Pentagon'un Ortadoğu'daki en güçlü ortağı 2005 yılından beri ADNOC...
Yani ABU DABİ ULUSAL PETROL ŞİRKETİ... Bugünlerde ARAMCO'nun Yeni Dünya Düzeni'ndeki önemi tartışılırken, Pentagon'un ADNOC ortaklığı çok derin. ABD, üslerinin bulunduğu ülkelerde bazı özel anlaşmalar imzalıyor. Örneğin Ortadoğu ve Afrika'daki üslerindeki uçakların yakıtı, ADNOC tarafından karşılanıyor. ABD ortalama her yıl ADNOC'a 5-7 milyar dolar civarında bir ödeme yapıyor. Tabi bu görünen tablo. Gerçekte ise böyle değil... Pentagon, Tunus devrik lideri Zeynel Abidin Bin Ali, Libya devrik lideri Muammer Kaddafi, Yemen devrik lideri Ali Abdullah Salih ve Mısır'ın devrik lideri Hüsnü Mübarek'e bir şekilde yardım ediyor, para gönderiyordu. Amerikan Kongresi'nden çıkan kararlar DOLAR olarak buralara yol alıyordu. Giderken uğradığı asıl istasyon ADNOC'tu! Sonra da ABD, Bin Ali, Ali Abdullah Salih, Kaddafi ve Mübarek'ten bu verilen paraların 2-3 katını alıp, Ortadoğu, Afrika ve Asya'da gizli operasyonlar için kullanıyordu.
Peki sadece bu 4 devrik lider mi ABD'nin tüm taleplerini karşılıyordu?
Elbette hayır. Sevmeseler de ABD'ye karşı olsalar da diğerleri de hem nefret ediyor hem de her isteğe "EVET" diyorlardı...
Kuveyt'te bulunan Amerikan üssü ARİFCAN, Irak ve Suriye için çok önemli. Abu Dabi'de bulunan El Nayhan ailesi ADNOC'u yönetiyor.
Kuveyt'in de ulusal petrol şirketi Kuwait Petroleum Corp. da El Sabah tarafından yönetiliyor.
O da Pentagon'dan emir alıyor.
Kuwait Petroleum Corp CEO'su Nizar Muhammad Al-Adsani de El Sabah ailesinin Washington merkezli kararlarını uyguluyor. Petrol kendilerinin, ancak kararlar onların değil!
ŞAKA GİBİ AMA DEĞİL...
Niye bunları yazdım? Çünkü Kuwait Petroleum Corp. ADNOC'la bir araya gelmek üzere... Gizli yürütülen anlaşmaya göre ADNOC ile Kuwait Petroleum Corp. birleştiği anda, ARAMCO'dan daha büyük bir güç olacak. Sistematik adımlarla ilerleyen süreçte Pentagon önce ARAMCO'yu ardından da bu iki şirketi yönetmeyi düşünüyor. Daha önce de çok kez yazdığım gibi ARAMCO ile yetinecek gibi de durmuyorlar...
İstedikçe alıyorlar aldıkça istiyorlar...
İşte eğer bu adım da atılırsa çok şey değişecek! Bu gerçekleştiği an BM üyesi 190 ülkenin tüm enerjisi Pentagon'un emrine geçecek. Rusya yaşamak için Pentagon'dan izin almak zorunda kalacak.
O nedenle RUSYA bir yandan TÜRKİYE ile yaptığı TÜRK AKIMI projesine, öte yandan da ALMANYA ile KUZEY AKIM 2 PROJESİNE sarılmış durumda...
Bunu yapmaktaki en büyük amacı PENTAGON kuşatmasını yarmak!
Pentagon planlarının önüne geçmek, mümkünse de durdurmak niyetindeler.
ABD, Almanya'daki en büyük güçtür. Bu güç son zamanlarda zarar görmeye başladı.
ABD'nin İran anlaşmasını iptal etmesinin en büyük nedeni Almanya. Çünkü bu anlaşma fes edilirse, Almanya çok büyük bir darbe alacak.
Accor Grubu, Total, Airbus (Fransa), Melia Hotels (İspanya), Volkswagen, Mercedes, BMW, Audi, Continental, Dr Oetker, Osram, Profilo, Henkel, Hoffman, Lufthansa ve Bayer (Almanya) büyük bir kayba uğrayacak. Pentagon, bu adımlarla Almanya'ya en ağır darbesini indirmeyi planlıyor. Belki İNGİLTERE sadece bu nedenle ABD'nin yanında! Belki de Kraliçe sırf bu nedenle AİLENİN yani ROTHSCHILDLER'in bir kesiminin karşısında! Pentagon bütün bunları yaptıktan sonra tabi yapabilirse Türkiye ile oturup anlaşmaya çalışacak... Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak için Akdeniz kozu kullanılacak.
ALMANYA ve TÜRKİYE'ye karşı düşündükleri adımları atabilirlerse RUSYA'nın kendiliğinden diz çökeceğini düşünmekteler. Planları bu! Pentagon, CIA ve ABD Dışişleri Bakanlığı bu konuda ortak bir harekat merkezi kurdu.
Belki de son 50 yılda ilk kez bu üç birim birlikte çalışmaya başladı. Hedefleri, Türkiye-Almanya ve Rusya. NET!
Türk şirketlerin İran'la yakınlaştığı an attıkları adımları görüyoruz. Yine kafalarına göre kara liste yayınlıyorlar.
Kimseyi dinlemeden etmeden. İki komşu ülkenin ticaret yapmasından rahatsızlar!
Garip bile denmeyecek şeylerin peşinden koşuyorlar. Vazgeçmeyecekler de... Bir de masalarında HALKBANK dosyası var. Daha önce "ertelenecek" diye yazdım ve her defasında ertelediler...
Türkiye'yi kenara sıkıştırmak için kullanacaklar bu kozu! Eğer ipler kopar da kafalarındaki sonucu alamazlarsa en ağır faturayı çıkarmaya çalışacaklar. Bu da NET!
ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, Türkiye'de tutuklu olan Pastör Brunson'ın aile dostu olduğunu ve onun Türkiye'de tutuklu bulunduğu her an için kızgın olduğunu söyledi. Benzer açıklamayı bizzat Trump da yaptı.
Hatta "Yakında onu kurtaracağız" dedi.
Aslında BRUNSON Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak için çok önemli bir koz. ABD de bu kozu kullanmak adına hiç tereddüt etmiyor etmeyecek de... Biraz daha işin içine girelim. Hesabı anlayalım... Çünkü oyunu bilmezsek adım atarken zorlanırız.
Pentagon, güçlü bir Amerika Birleşik Devletleri istiyor. Kendi açılarından son derece doğal! Ancak güçlü Amerika Birleşik Devletleri'nin yolu ENERJİYİ kontrol etmekten geçiyor...
Pentagon, ENERJİYİ YÜZDE 100 KONTROL EDEREK YENİ DÜNYA DÜZENİ'Nİ KURMAK VE ELE GEÇİRMEK İSTİYOR. ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI'NIN TA KENDİSİ BU! ATILAN ADIMLAR DA SAVAŞLARIN SONUÇLARINDAN DAHA BÜYÜK! Gelişen dünyada enerjinin olmadığı bir güç yok olacaktır.
F-15 Eagle, F-22 Raptor, F-35 Lightning II dünyanın en gelişmiş savaş uçakları.
Ancak yakıtı olmayan bu özel teknoloji harikası uçaklar, birer demir parçacıkları.
Pentagon'da hiç değişmeyen bir söz vardır. Amerika Birleşik Devletleri'nin DIŞ POLİTİKASINDA da bunu görürüz: "Enerji kaynaklarını kontrol eden tüm dünyayı kontrol eder..." Bu söz bugün için çok daha anlamlı.
Çünkü PENTAGON ENERJİ KARTINI KİMSEYE VERMEK İSTEMİYOR... Enerji ile paranın dolaşımını ele geçirmek amacındalar.
Enerjiyi kontrol ettiğin anda Ortadoğu, Asya ve Afrika'nın sahibi oluyorsun.
Bu da Avrupa'yı yönetme hakkını sana elmaslarla süslenmiş bir kutuda veriyor.
ABD Başkanı olanlar ilk brifinglerini enerji üzerine alır. Enerjiyi kontrol eden ABD'nin geleceğinin ve ulusal güvenliğinin hep üst düzeyde olduğu anlatılır. Enerji şirketleri de Amerika dışında iş yapamaz. Royal Dutch Shell, Total, ENI, Statoil, BP ile Exxon Mobil, İran petrollerini yönetiyor. Hepsinin ayrı ayrı ya da birleşerek operasyonları var.
Yani ABD'nin ambargo uyguladığı İran'ın petrollerini İran hariç herkes yönetiyor.
İşte Pentagon, İran petrollerinin de ya ARAMCO ya da ADNOC tarafından yönetilmesini istiyor! YANİ KENDİSİ DİREKSİYONA GEÇMEK
AMACINDA... PLAN DA BU!
Bu çok büyük bir planın sonucu.
Etkinliği de kıtalar arası... O nedenle, bu planın engellenmesine karşı Pentagon çok titiz adımlar atıyor.
Amerikan üslerinin olduğu ülkelerdeki adımlar yakında çok daha etkin olacak.
Amerikan üslerinin kurulma planı tamamen Washington politikalarının etkin olmasıdır. İşte o etkinliği göreceğimiz zaman dilimindeyiz. Paranın da enerjinin de silahın da çok daha değerli olduğunu görüyoruz. Bunların hepsini elinde bulunduran bir güç yok.
HİÇ OLMADI! Ancak Pentagon bu 3 gücü de Washington'da toplamak istiyor.
Başarabilir mi? Hiç kolay değil. Ancak İNGİLTERE ve ROTHSCHİLDLER destek verir ortaklık kararı alınırsa belki...
Ancak tek başına zor, çok zor!
Zorlandıkları an gelecekleri ilk ülke biz oluruz. Bilirler. Aslında TÜRKİYE ile ADİL BİR ORTAKLIKTA tüm bunlar daha kolay olurdu. İşin içinde Rusya ve Türkiye'nin de bulunduğu bir İTTİFAK çok engeli aşardı. ANCAK ADAMLAR TEK BAŞLARINA YÜRÜMEK NİYETİNDELER. Önce İNGİLTERE ve AİLE ile olan bağlarına bakalım.
Orada durum ne olacak. İzleyelim.
Sonrasını okumak daha kolay... Her ne olursa olsun TÜRKİYE olmadan olmaz.
Bunu bilerek gidelim. Biz olmadan tek bir varil petrol sağlıklı bir şekilde ORTADOĞU'da d olaşamaz... İznimiz olmadan hiçbir HAT AKDENİZ'i AVRUPA'ya bağlayamaz! Bakalım önümüzdeki günler ne getirecek.
Bir masa kuruldu.
Taraflar konuşmaya başladı. Yakında sonuçlarını göreceğiz... Sonrası kolay!