Kavga derinleşiyor
YENİ DÜNYA DÜZENİ kurulmakta.
Savaşı da beraberinde getirerek... Sergey Skripal'i defalarca konu ettik. Yazdık, çizdik. İngiltere'nin SINIRI AŞAN TEPKİSİNİN arkasında başka bir gerçek olması gerektiğini tekrarladık. Nitekim Londra'da ZEHİRLENEN eski ajan ve kızı için neredeyse dünya ayağa kalktı.
ZEHİR'li operasyonlarla sicili pek de parlak olmayan RUSYA'nın böyle bir şey yapma ihtimali SIFIR bile değildi!
Bunu aklından geçirdiği an İHALE onlara kalacaktı.
Bilirlerdi! AMA ALGI her şeydi.
"RUSYA YAPTI" denildi ve bütün parmaklar onları göstermeye başladı.
Zaten kimse de "BEN YAPMADIM!" diyen Moskova'yı dinlemiyordu. KURGU tıkır tıkır işliyordu. ZEHİRLİ saldırıdan 180 dakika sonra İNGİLİZLER "SUÇLU RUSLAR" diyordu. Dünyada hiçbir İSTİHBARAT örgütü 3 saatte böyle operasyonlarda sonuca gidemezdi. Belli ki karar masa başında alınmıştı... Zamana fazla gerek duyulmuyordu!
Peki dün ne oldu?
İngiltere ve Rusya arasındaki casus krizinde çok sayıda ülke Moskova'ya karşı peş peşe sert adımlar atacağını duyurdu.
ABD, 14 Avrupa Birliği ülkesi, Kanada ve Ukrayna, Rusya'ya karşı atağa geçti.
ABD Başkanı Donald Trump, 60 Rus vatandaşını 'ajan' olarak niteleyerek bu kişilerin sınır dışı edileceğini açıkladı.
Trump Seattle'daki Rusya Konsolosluğu'nu kapatma kararı aldı. Öte yandan, Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk, Avrupa Birliği'ne üye 14 ülkenin Rus diplomatları göndereceğini duyurdu... Bu olayın hafife alınacak hiçbir tarafı yoktu.
Demek ki YENİ DÜNYA DÜZENİ 'nde RUSLAR'a verilecek olan rol ya küçülüyordu ya tamamen ellerinden alınıyordu. Nİ YET buydu yani... Ancak bir tarafta BÜYÜK BİR KOALİSYON KURULURKEN BU KOALİSYON KENDİ ARASINDA DA KAVGA EDİYORDU. Yani hep birlikte Rusya'nın rolünü sınırlarken bile kendi aralarındaki mücadele kıyasıya devam ediyordu...
Anlamamız gereken de bu...
Oyun içinde oyun...
Devam... Açalım biraz. Bariz örneklerden giderek anlatmaya çalışalım...
Washington'da önemli bir anlaşma var! Kesin ve net! Ancak aynı zamanda da büyük kavga var. ANLAŞMA ve SAVAŞ aynı frekansta! Şimdi Ortadoğu, Afrika, Kuzey Afrika ve Asya dörtgeninde ABD ile İngiltere'nin önemli yol kat ettiği yadsınamaz. Hatta Akdeniz konusunda da önemli bir anlaşmanın olduğu, olacağı kesin gibi. EN azından anlaşmanın detayları kaldı denilebilir. Ama ANLAŞMA ile birlikte gelen SAVAŞ'ın ana konusu daha doğrusu tek önemli sorusu var!
Washington'ı Londra mı Pentagon mu yönetecek?
Trump ve damadı Kushner'in arkasındaki güç olan AIPAC, Pazar günü bunun için start verdi. Londra'nın merkezde olması için adım attı. Başta Washington DC ve New York olmak üzere, yüz binlerce kişi 40 eyalette sokağa çıktı.
AIPAC'in son dönemdeki en büyük sokak eylemiydi. Sadece Washington'da 500 bin protestocunun toplanması bir ilkti.
Vietnam Savaşı döneminden bu yana en büyük protesto gösterisi başlamıştı. Aslında 2011'de Pentagon'un merkezde yer aldığı, "Wall Street'i İşgal Et" protestolarına karşı ilk kez AIPAC bu derece güçlü bir karşılık veriyordu. AIPAC'in gösterilerdeki hedefi National Rifle Association (NRA) oldu. Kuşkusuz silah şirketlerinin sesi olan NRA'nın hedefte olması, Lockheed Martin ve Northrop Grumman'ı belli ölçülerde tedirgin etti.
Çünkü Lockheed Martin ile Northrop Grumman, Pentagon'u yöneten güç.
Peki Washington'da yüzbinler yürürken Mark Zuckerberg ne yapıyordu? Ve onun bu konu ile ilgisi neydi?
Ona bakalım...
Facebook kurucusu Mark Zuckerberg yaşanan güvenlik krizi sebebiyle İngiliz gazetelerinde özür mesajı yayınladı.
AIPAC'in önemli güçlerinden biri olan Zuckerberg, ABD'ye karşı olduğunu bu ilanda da gösterdi. Zuckerberg, özür ilanını Mail on Sunday, Sunday Times, Sunday Telegraph, Sunday Mirror, Sunday Express ve Observer'a verdi. Bu da Pentagon'a bir mesajdı. Eğer ülke içinde silaha ve silah şirketlerine karşı protesto gösterileri artarsa Washington'ı yöneten Londra olur. Gösteriler başladığı anda Beyaz Saray'ın, "Gösterileri destekliyoruz ve alkışlıyoruz" açıklaması, şu anda da Beyaz Saray'da gücün Londra'da olduğunun kanıtıydı. Kraliçe, Beyaz Saray'da gücünü gösteriyordu! Çok ama çok önemli bir adımdı bu... Etkisini daha sonra göreceğimiz akıl dolu bir hamleydi... FACEBOOK ve Mark Zuckerberg'in 50 milyon kişi üzerinden sıkıştırılması da PENTAGON operasyonuydu! Hamle üzerine hamle geliyordu.
Diğer taraftan ANLAŞMA da yürüyordu! ANLAŞMA içinde KAVGA, mücadele içinde BARIŞ vardı!
Amerika Birleşik Devletleri ile Londra arasındaki kavga şiddetlenecektir. BU NET! Ancak bu, ülke dışındaki anlaşmaları tamamen bitirmeyecek. Belki etkisi çok ama sınırlı olacak. Hatta Afrika için çok büyük bir anlaşma tamam gibi...
Eğer bu anlaşma tamamlanırsa, Fransa kıtadan gönderilecek. Çünkü İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri, Afrika'da başka bir ülke istemiyor. Zaten geçtiğimiz hafta FRANSA'ya TERÖR saldırısı ile "SENİ AKDENİZ VE AFRİKA'DA İSTEMİYORUZ" mesajı verildi... Hatta Sarkozy de gözaltına alınarak Fransa derin devletine "Akdeniz'i aklından bile geçirme" denildi...
Peki Amerika Birleşik Devletleri ile İNGİLTERE bu kararı ne zaman aldı?
Yani AFRİKA ortaklığı ne zaman vücut buldu? 20 MART'ta... Peki neden bu gün?
BÜYÜKLER tesadüfen böyle adımlar atmazlardı. Bir arka plan olmalıydı. Sanırım burada da vardı... 20 Mart 2018 ya da her yılın 20 MART'ı özel bir gündü. Çünkü bu tarih Uluslararası Frankofoni Günü'ydü! 5 kıtada Fransızca konuşan ülkeler bu günü kutluyordu. Afrika'da Fransızca konuşan ülkeler Kongo, Kamerun, Fildişi Sahili, Burkina Faso, Nijer, Senegal, Mali, Ruanda, Gine, Çad, Burundi, Togo, Orta Afrika Cumhuriyeti, Cibuti ve Cezayir de bu listeye dahildi. Doğal olarak... Dünya genelinde 380 milyon FRANSIZCA konuşan insanın bu güne katıldığı ileri sürülüyordu. İŞTE AFRİKA'daki Fransızca konuşan ülkelerin gündeminde sadece bir madde vardı: ABD İNGİLTERE İŞBİRLİĞİNE NASIL KARŞI KOYABİLİRİZ...
Kolay değildi. Bunu PARİS de biliyordu.
Bu nedenle RUS DİPLOMATLARIN GÖNDERİLMESİNE İLİŞKİN rüzgara onlar da katıldı, katılmak zorunda kaldı...
Rusya'ya karşı ABD'yi seçtiler! Dengede iyi yer tutmak ve zaman kazanmak için...
Gelelim bize...
Özellikle Kuzey Afrika'daki Tunus, Libya, Fas, Cezayir gibi ülkelerde güçlü Türkiye havası var. Bu rüzgar Fransa'nın dışında Washington ve Londra'da da çok konuşulan bir konu. Çünkü Kuzey Afrika, Akdeniz için çok önemli. ANKARA, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti nedeniyle Akdeniz'deki enerjide en güçlü ülkelerden biri. Bunu herkes biliyor. Bunlara ilave olarak yaklaşık 1600 kilometrelik Akdeniz sınırı, enerji masasındaki TÜRKİYE'yi en önemli ülke haline getiriyor. Bu nedenle BİZ OLMADAN ASLA VE KAT'A OLMAZ, OLAMAZ... Sadece bunu bilmemiz bile Türkiye'yi uçurur. Uçuracak da... Uzun zaman sonra hatırladığımız gücümüz bizi bölgede SARSILMAZ GÜÇ yaptı... Bunca saldırıya, bunca kumpasa, bunca tezgaha rağmen yürüyoruz. Kendi içlerindeki kavga da işimize yarıyor... Atılan her adımda Türkiye'siz plan yapılamayacağını görüyorlar. Bazen güzellikle, bazen de şamar yiyerek! 100 yıllık oyun başladı. BAŞROLLERDEN BİRİNİ ALACAĞIZ... Bütün gelişmelere böyle bakın! Gerisi laf!
NOT: Sergey Skripal Londra'da kızıyla birlikte zehirlendi. Ancak BAŞKAN seçilen ve seçimlerde RUSYA'dan yardım aldığı iddia edilen Trump şimdi Moskova'ya karşı!
ZEHİR OPERASYONU İngiltere ile Rusya arasında! İyi ama neden ABD topa giriyor! Anlatmaya çalıştığım BÜYÜK ANLAŞMANIN GEREĞİ OLARAK SANIYORUM... Aynı Trump ÜÇ KADIN TARAFINDAN ÇİRKİN İFADELER İLE ÇEVRELENİ YOR. Bunu yapan da Pentagon! Anlaşmayı ve kavgayı düşünün!
Kimin nereden yumruk salladığı belli değil!
Asıl mesele Washington'u kimin yöneteceği...
Merkez Washington. Bu net!
Patron kim? İşte bunu göreceğiz...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.