Muharrem İnce Anadolu'yu geziyor...
Vallahi haber mi haber.
Hatay'a gitmiş, oradan Osmaniye'ye geçmiş.
Gitmiş geçmiş de ne olmuş?
Bir şey olmamış.
Haber diye veriyorlar.
Oralarda müthiş açıklamalarda mı bulunmuş? İktidara gelirse oralara bir hayrı dokunacakmış da (yatırım falan) bunu mu müjdelemiş?
Yooo...
Öylesine gitmiş işte.
"
Memleket hareketi" ya...
29 Ekim, 23 Nisan, 19 Mayıs gibi milli günlerde konuşacak ya, şimdilik hiç ağzını açmıyor.
CHP il merkezlerini ziyaret etmemiş ama... Onu ağırladılar diye parti yönetimince cezalandırılmalarından çekinmiş...
Bakın bu gerçekten haber.
Peki bu gezinin mala davara faydası nedir?
Yoktur. Muhalif basın "
onun da hatırı kalmasın" diye yer veriyor,
ama bit kadar.
***
Eskiden bu tür gezilerin bir anlamı vardı. Özellikle de Atatürk devrinde.
Yani aslında anlamı yoktu da onlara anlam yüklenirdi.
Atatürk'ün Ankara'dan çıkıp da trenle bir yerlere gitmesi büyük olay sayılırdı, gittiği kasabalar da bunu "
kurtuluş günü" gibi yıllarca kutlayıp dururlardı. Açın ajandayı bakın, hâlâ "
Atatürk'ün bilmem nereyi ziyareti" yazar.
Hele İstanbul'a gelmesi...
"
Beraberindeki zevat-i mutade" ile birlikte Haydarpaşa'da kara trenden inmesi...
Varlığıyla şereflendirirdi.
***
Günümüzde herhangi bir politikacının herhangi bir yere gitmesinin bir "
kıymet-i harbiyesi" kalmış mıdır?
Seçim otobüsleri... Davul zurna...
Kesilen kurbanlar...
Bir devlet büyüğü aynı gün içinde uçakla sekiz vilayet dolaşabilir.
Propagandasını da televizyonda yapar, aynı anda seksen ile ulaşır.
Bu ziyaretler "
eski usul seçmen kafalama" çalışmalarıdır ve külüstür
kalmışlardır.
Nuri Bilge Ceylan filmlerinde anlatıldığı şekilde "
hiçbir şeyin olmadığı, hiçbir şeyin geçmediği" taşrada da zoraki heyecan kaynağı...
Ya böyle isimleri geçiyor medyada, ya da lumpen cinayetleriyle.
***
Yazdığınız haber bir işe yarasın, sayfada yer doldurmanın ötesinde bir anlamı olsun istiyorsanız, şu boyutunu ihmal etmeyeceksiniz:
Muharrem İnce'yi kaç kişi karşılamış?
Kaç kişi alkışlamış, kaç kişi mal gibi bakmış, kaç kişi poposunu dönmüş?
Muhalif basın, yüreğiniz yetiyorsa bunları da yazın.