Alman basınına göre Türkiye'de ayaklanma bekleniyormuş...
Bunu, oyların yeniden sayımında AK Parti kazanırsa CHP militanlarından mı bekliyorlar, yoksa İmamoğlu baskın çıkarsa AK Parti gençlerinden mi?
Onlar için fark etmiyor. Onlar için önemli olan "Gezibenzeri yeni birayaklanma" çıkması, ortalığın karışması, sonunda Erdoğan'ın devrilmesidir.
Almanya'daki bütün FETÖ kaçakları da ellerini ovuşturarak bekliyor olmalılar.
Oynanan oyun kabak gibi ortadadır.
***
Bir görüşe göre, 15 Temmuz aslında bir darbe girişimi değil, bir "iç savaşçıkarma" provasıydı.
Yani Amerikan kurgusu, FETÖ'nün kazanması üzerine değil, "maçın ortadakalması" üzerine kurulmuştu...
Bu patırtıda gerek şehit ve yaralılarımıza, gerekse FETÖ uşaklarına "expendable" gözüyle bakılıyordu, feda edilebilir kişiler...
Kan gövdeyi götürecek, bu arada PKK da bağımsızlık ilan ediverecekti.
Karamsar yorumcular, "denediler vebir iç savaş çıkarabileceklerini gördüler"diyorlar.
Bizler de "bu tür girişimleri dahakaynağında boğabileceğimizi gösterdik"diyoruz.
***
İstanbul belediye seçiminde sergilenen rezalet de buna benzer bir tezgah mıdır?
Bu iş öyle "üç-beş şaşkın sandıkbaşkanı yanlış yazmış" bahanesiylegeçiştirebilecekleri hafiflikte değil. Ortadatrafo da yok kedi de...
Oy farkı çok küçük, geçersiz olduğu söylenen oylar çok fazla. "Organize bir saldırı" olduğu çok açıktır.
Acaba bu namussuzluk da, İmamoğlu'nun kazanması için değil de, sonucun ortada kalması, en azından soru işaretleri doğması üzerine mi kuruldu?
Mazbata İmamoğlu'na verilirse AK Parti şarlasın, yok eğer Yıldırım'ın kazandığı ilan edilirse CHP çevreleri kaynaşmaya koyulsun diye mi? Bu arada Batı'ya da "müdahale" fırsatı çıksın...
Bu oy sayımından yükselen kötü koku, bir "örgüt kokusu"...
FETÖ mü? FETÖ tabii. Belki de PKK desteğiyle.
Herhalde DHKP-C falan yüzlerce sandığa hükmedecek güçte değildir.
***
Yüksek Seçim Kurulu'na düşen asıl görev, sonuç ne yönde çıkarsa çıksın, kusuru görülen bütün sandık görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunmaktır. Kaç yüz kişi olursa olsun.
Soruşturma açılsın, kim kime ve neye çalışmış, anlayalım.
İster örgütlü olsun isterse münferit, "resmi evrakta sahtecilik" var ortada. Cezası ağırdır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.