Uçaklar bizimdi, ama…

Uçaklar, helikopterler, tanklar, toplar bir yanda. Çıplak elleri ile çocuklarının geleceğini ve milli iradeyi savunan insanımız öbür yanda…

15 Temmuz gecesinin en can yakıcı sözlerinden birisi, 'insanları öldürüyorlar ağabey!..' çığlığı idi belki… Ya da şehadeti öncesi evladından olup bitenleri öğrenmeye çalışan babanın, Ankara'ya bomba atan uçakların kime ait olduğu sorusuna, 'bizim uçaklar' cevabını alması…

Bizim uçaklar… Bizi bombalayan bizim uçaklardı, evet… Uçaklar bizimdi, ama onları kullananlar birileri tarafından devşirilmiş hainlerdi…

Varlığımızı, birliğimizi, dirliğimizi korumaları için kendilerine emanet edilen silahların namlularını milletimize çevirmişti birileri. Ülkeyi birilerine peşkeş çekmek niyetiyle hem de…

Tarihin belki de en alçakça kalkışmalarından birisi olan 15 Temmuz darbe girişiminin 5. yılını da geride bıraktık.

Yurt çapında 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü programlarına gösterilen yoğun ilgi, insanımızın yakın geçmişte yaşananlar konusundaki farkındalığın zirve yaptığını gösteriyor.

O geceki başarısızlığı hala hazmedemeyenlerin itibarsızlaştırma girişimleri de, alçaklıkta sınır tanımadıkları ve tanımayacaklarının delili. Hain girişim amacına ulaşsaydı birtakım makamlara gelme vaadi almış olanlar, milletimizin muhteşem direnişini kirletmek için her alçaklığı yapmakta sınır tanımıyorlar.

Kendilerini devşiren ve ilerde işe yarayabilecekleri düşüncesiyle kucaklarında tutanların borusunu öttürüyorlar hala. İnsanımızın ABD ve başka birtakım ülkelerin menfaatleri için çalıştıklarını anlamayacağını zannediyorlar…

Paçalarından ihanet aktığı halde demokrasiden ve insan haklarından bahsedenlerin, 15 Temmuz gecesi milleti ile kenetlenip darbe girişimini bastıran ve onların helal oyları ile işbaşında bulunan Cumhurbaşkanımıza 'diktatör' diyebilmeleri de, alçaklıkta sınır tanımadıklarının bir başka göstergesi.

Hasbelkader başına geçtiği SSK'ya tarihinin en başarısız dönemini yaşatan ve bir kaset darbesi ile getirildiği genel başkanlığı boyunca hep yenilen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da FETÖ ile aynı dili kullananlardan.

Hayatı başarı hikayeleriyle dolu Cumhurbaşkanınızı karalamaya kalkışırken kendi hikayesinin başarısızlıklarla dolu olduğunu unutuyor Kılıçdaroğlu.

Ülkemizi başkalarına peşkeş çekerek iktidara ulaşmak isteyenler, içinde debelenip durdukları çukurda oyalanmaya devam edebilirler.

Milletimiz, sahiplerini memnun etmek için havlayanları ibretle izlemeyi sürdürüyor…