BAŞKAN Recep Tayyip Erdoğan, geçen hafta Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Astana Zirvesi'nde Rusya lideri Putin ve Çin lideri Şi Cinping ile stratejik görüşmeler yapmıştı. Erdoğan, görüşmelerde jeoekonomik paketleri açtı.
O görüşmelerin rüzgarı esiyor. Erdoğan, Putin ve Şi Cinping görüşmeleri, dev yatırımlar olarak dönüyor. Erdoğan, Şi Cinping görüşmesinden hemen sonra, dünyanın en büyük otomotiv şirketlerinden Çinli BYD ile Türkiye arasında yaklaşık 1 milyar dolar değerinde yatırım yapılmasını öngören bir anlaşma imzalandı. BYD, elektrikli otomobil satışlarında Elon Musk'ın Tesla'sıyla dünya birinciliği için rekabet ediyor. Çinli şirket, 2023 sonunda dünyanın en çok elektrikli araç satan şirketi olmuş; ABD devi, Nisan ayı başlarında bu unvanı geri almıştı.
BYD'nin Türkiye'de yaklaşık 1 milyar dolar yatırımla, yıllık 150 bin araç kapasiteli elektrikli ve şarj edilebilir hibrit otomobil üretimi ve diğer sürdürülebilir ulaşım teknolojileri için Ar-Ge merkezini Manisa'da kurması planlanıyor. 5 bin kişiye kadar doğrudan istihdam sağlanması planlanan tesisin, 2026 sonunda üretime başlaması hedefleniyor.
Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde Erdoğan'ın ev sahipliğinde Pazartesi günü yapılan imza törenine Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve BYD Yönetim Kurulu Başkanı Wang Chuanfu katıldı. Erdoğan-Şi Cinping stratejik temaslarının önümüzdeki dönemde Türkiye'ye Çin'in yeni küresel yatırımlar kazandıracağı belirtiliyor. Derin İngiltere'nin dünya çapında etkili dev medya grubu BBC, Çin'in Türkiye'de kuracağı elektrikli otomobil fabrikalarını anında stratejik analize aldı.
BBC'nin salı günü manşetten çıkan analizi dikkat çekici yorumlar içeriyor. Bazıları şöyle: "BYD, 1995'de Shenzhen'de kuruldu. Şirket, akıllı telefonlarda, dizüstü bilgisayarlarda ve diğer elektronik cihazlarda kullanılan, daha pahalı Japon muadillerine rakip olan şarj edilebilir bataryaların üreticisi olarak adını duyurdu. Çin devletine ait otomobil üreticisi Qinchuan Automobile Company'yi satın aldı. Analistler, BYD'nin büyümesinin büyük ölçüde batarya üretimine bağlı olduğunu söylüyor. Bataryalar, elektrikli araçların en pahalı parçaları arasında ve bunları şirket içinde üretmek BYD'ye büyük maliyet tasarrufu sağlıyor". ABD ve AB son dönemde Çin'in "kapasitesinden fazla" enerji ürünü üretmesinin küresel dengeleri bozduğunu öne sürüyor. Pekin ise bu iddialara sert bir şekilde karşı çıkıyor. Çin'in enerji ürünlerindeki atılımı küresel bir ticaret savaşına yol açabilir mi?
Avrupa, Çinli elektrikli otomobillerine yeni gümrük vergileri koyarken Çin'in Türkiye yatırımı dikkati çekiyor. Çin'in madenlerden büyük pay alması gerilimi nasıl artırdı? Erdoğan ile Putin de Astana'da stratejik görüşme yaptı. Mersin Akkuyu santralini Rusya yapıyor. İlk ünite 2025 yılında elektrik üretecek. Putin, Erdoğan'a Türkiye'nin ikinci nükleer santralini de Rusya'nın kurmasını teklif etti. Akkuyu, 25 milyar dolarlık yatırım sürüyor. Rusya, Sinop nükleer santral ihalesi için de 30 milyar dolarlık bir yatırım için Başkan Erdoğan'ın yani Türkiye'nin kararını bekliyor. Rusya, Türkiye'nin Trakya bölgesinde dev doğal gaz merkezi de kuracak. Çin lideri Şi Cinping, Trakya Karadeniz'deki üçüncü nükleer santraline büyük yatırım yapabileceğini Başkan Erdoğan'a iletti.
Çin liderinin yatırım yapma arzusunda olduğu iki proje daha var.
1) ASYA'DAN gelip Türkiye'den geçerek Avrupa'ya giden BİR YOL BİR KUŞAK KÜRESEL ORTA KORİDORU.
2) Basra Körfezi (Irak) ile Ovaköy (Türkiye) arasında planlanan KALKINMA YOLU.
Bu iki dev yatırıma Türkiye- Azerbaycan-Irak beraberliğine kredi ile katılmayı istediklerini de Başkan Erdoğan ile görüştüler.
SONUÇ: Başkan Erdoğan, küresel bir satranç ustası. Türkiye'nin stratejik konumunu dünya çapında çok iyi değerlendiriyor. Yaptığı jeopolitik hamleler nefes kesiyor. Büyük Türkiye yürüyüşünde ülkemizi akıllı hamlelerle bir nükleer enerji liginde ilk 10 içine sokuyor.
Erdoğan'ın dünya liderleri ile yaptığı stratejik görüşmeler, dev yatırımlar olarak geri dönüyor. Hedef 2071. Kızıl Elma.
Türkiye 21. yüzyılın yıldızı olacaktı.