Gizli rekabet

5 KASIM'DA yapılan CHP Kurultay'ından sonra, Kemal Kılıçdaroğlu devrilirken, CHP'nin yeni yönetim modeli olarak, "Ekrem İmamoğlu lider, Özgür Özel genel başkan" tasnifi gündemimize girdi.
Bu bağlamda, İmamoğlu'nun desteği ile koltuğa oturan Özel'in emanetçi olup olmayacağı merak ediliyordu.
Aradan 40 gün geçerken, CHP derinliğinde gizli ve açık ilginç siyasi gelişmeler yaşanıyor. CHP Eşbaşkanları İmamoğlu ile Özel 'ortak bir hayalimiz var' diyerek yola çıkmışlardı, aralarında gizli rekabetin erken başladığı gözleniyor. Özel'in seçildikten sonra CHP'nin gölge lideri olarak değerlendirilen İmamoğlu'nun manevraları altında ezilmekten rahatsızlık duyduğu konuşuluyor.
İmamoğlu'nun desteği ile koltuğa oturmanın da sıkıntısını yaşayan Özel'in, Kurultay sonrası kendisinden daha çok, İmamoğlu'nun CHP'nin 'gölge liderı' gibi davranmasından, Belediye Başkanı adayı olmak için teşkilatın önce İmamoğlu'na gitmelerinden, kendisinden daha çok ilgi görmesinden Özel'in rahatsız-tedirgin olduğu belirtiliyor. Evet. CHP'deki 40 günlük gelişmelere bakarsak, İmamoğlu ile Özel'in arasındaki erken başlayan rekabete örnekler giderek çoğalıyor:
1) İmamoğlu'nun Özel'den önce Akşener'le konuşması, İyi Parti'den ret kararı çıkınca, İmamoğlu'nun yaptığı açıklamanın özelliği, 2) İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in emirleri direkt İmamoğlu'ndan alarak, 39 ilçenin Belediye Başkanını belirleme çalışmaları, İmamoğlu'nun İstanbul'u da aşarak Türkiye'nin başka şehirlerindeki Belediye Başkan adaylarını belirleme temasları (Örneğin İzmir, Trabzon, Karadenız, doğu ve güneydoğu illeri gibi). Birçok il başkanının adaylık için önce İmamoğlu'na gidişleri, 3) İnce'nin, Özel'den önce İmamoğlu'nu ziyaret etmesi ve İzmir Belediye Başkan adaylığının konuşulması, 4) Özel'in Almanya'ya giderek Genel Başkanlığını tahkim etme çabası.
Yukarıdaki öne çıkan örnekler içinde, İmamoğlu ile Özel arasındaki gizli rekabette MUHARREM İNCE'NİN HAMLESİ kulislerin önemli konusu.
CHP'den ayrılıp Memleket Partisi'ni kuran İnce'nin, Özel'den önce, İmamoğlu'nu ziyaret etmesi dikkatleri çekti. İmamoğlu'nun, Kılıçdaroğlu'nun uzaklaştırdığı İnce ile görüşmesi ilgiyle izlendi. İnce'nin İstanbul'da oy hesabı yapan İmamoğlu'na el uzatması sonrası kulislere İnce'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olabileceği bilgisi sızdı.
İnce "Benim de kulağıma böyle şeyler geliyor" diyerek Özel'in kulağına kar suyu sıktı. Kendisinin Genel Başkan olduğu sırada, İmamoğlu'nun İnce'nin İzmir Belediye Başkan adaylığını konuşmaları Özel'i rahatsız etmiş. Özel'in "Bir partinin genel başkanına belediye başkanı ol denmez" diyerek konuyu kapatması dikkat çekiciydi. Özel'in manidar sözleri üzerine, İnce'nin de, "Özgür Bey'e saygısızlığım söz konusu olamaz. Ekrem Bey ile buluşmamın sebebi sadece onun için ne yapabileceğimi sordum' diyerek, kara kedi olmaktan kurtulma çabası olarak değerlendiriliyor.
CHP Eşbaşkanları arasındaki rekabette bir ilginç durum da, Özel'in GENEL BAŞKANLIĞINI TAHKİM ETME mücadelesinde Almanya'yı seçmesi.
Özel'in, Almanya Başbakanı Scholz ile konuşarak, Alman SDP toplantısında kendisinin çok alkışlanmasını sağlayarak, İmamoğlu'na bir mesaj verdiğı konuşuluyor. İmamoğlu da Belediye Başkanı olduktan sonra ilk olarak Londra'ya gitmiş, Derin İngiltere beyni Chatam House'da temaslar bulunmuş, döndükten sonra da İngiltere'nin Ankara Büyükelçisine İstanbullular karla mücadele ederken, Sarıyer'de balık ziyafeti vermişti.
SONUÇ
İmamoğlu ve Özel arasındaki gerçek güç paylaşımı meselesi CHP'yi ilginç ve manidar noktalara sürüklemeye başladı. Özel, İmamoğlu'nun öne çıkardığı bir adaydı ve onun desteğiyle "koordinatör" olarak genel başkanlık koltuğuna oturdu.
Dolayısıyla her ne kadar genel başkan olsa da en azından henüz partisinin lideri değil. CHP'nin tamamını kucaklayamadığını, İmamoğlu'nun altında ezilmekte olduğunu görüyor.
CHP'de iktidar paylaşım ve rekabet ilişkisi ancak Mart 2024 yerel seçimlerine kadar idare eder. Özel ve İmamoğlu rekabeti ve polemiklerini daha çok göreceğiz. Seçimleri kaybettikten sonra İmamoğlu, CHP Genel Başkanı olmak için muhakkak olağanüstü kongreyi toplayacaktır.
31 Mart 2024 sonrası, Özel gizli anlaşmaya göre, koltuğu İmamoğlu'na verecek mi? Yoksa, İmamoğlu'na çok kızan Kılıçdaroğlu'nun intikam ekibi ile gizlice anlaşıp koltuğu korumaya mı yönelecek?